Spor
  • 26.11.2008 00:07

“UZUN ZAMANDIR BÖYLE KÜFÜR GÖRMEMİŞTİM!..”

“PREMIER LİG MAÇI GİBİYDİ”
Trabzonspor – Sivasspor maçının İngiliz Ligi maçlarından bir farkı yoktu. İki takım da inanılmaz mücadele etti. Kıran kırana bir maç oldu. Sivaaspor maça ciddi derecede hücum ağırlıklı çıktı. İlk yarıyı tepede bitirme hesapları yapıyorlar. Bülent Uygun demek ki bu anlayışı aşılamış takımına. Ersun Yanal da öyle. Sanmayın ki Trabzonspor kötü oynadı. Trabzonspor da bayağı iyi mücadele etti. Bir takım her zaman iyi futbol oynayacak diye bir şey yok. Ama bir takımın mücadele etmemesi için sebep olamaz. Bakıyoruz Ankara’daki maçlara kardeşim neden mücadele etmiyorsunuz? Ya niyetiniz yok ya da fizik gücünüz yok. Demek ki Trabzonspor da Sivasspor da inanılmaz fizik gücüne sahip. Ben futbolseverim, seyrettiğimden bir zevk almaya çalışıyorum.
“ÇOK YAŞASIN SADRİ BAŞKAN”
Sadri Şener Türk Futbolu’nda örnek alınması gereken bir başkan. Bu başkanın hiç ortalığı ayağa kaldırdığını gördük mü? Trabzonspor’un çoğunluğa göre penaltı olan bir pozisyonu var. Ortalık ayağa kalktı, havaalanında hakeme tepkiler oldu, Sadri Şener’in sesi çıktı mı? Adamın bir duruşu var bir terbiyesi var. Böyle başkanlara ihtiyacımız var. Çok yaşasın Sadri başkan. 50 sene de Trabzon’un başında kalsın. Trabzonspor’un seyircisini de bu sene çok olgun buluyorum, bu sene çok değiştiklerine inanıyorum.
“MUSTAFA DENİZLİ TAKIMINA DAHA HAKİM”
Mustafa Denizli’nin takımına daha hakim olduğunu, oyuna daha iyi müdahale ettiğini düşünüyorum Aragones’e göre. Tabi Aragones’in de bir Galatasaray sınavı var. Kötü olunca onu şikayet ediyorsan iyi olunca da hakkını vereceksin. Mustafa Denizli, Fenerbahçe’yi en kötü günlerinden aydınlık günlere çıkardı zamanında.
“FENERBAHÇE’NİN YIKINTISI BÜYÜK OLUR”
Fenerbahçe seyircisi maça çok hakim. Kim ne derse desin Fenerbahçe seyircisi etkili olur kardeşim. Ne olursa olsun Fenerbahçe’nin ciddi bir seyirci avantajı var. Arada 5 puanfark var iki takımın. Mustafa Denizli giderken ciddi bir kaybetme kredisi var, yine Fenerbahçe’nin 2 puan önünde. Fenerbahçe kaybederse 8 puan geriye düşüyor. O yüzden bu maçın ağırlığını Fenerbahçe daha fazla yaşayacak. Mustafa Denizli, Aragones’e rağmen Kadıköy’de daha rahat olacak. Nereden bakarsan bak Beşiktaş çok büyük ölçüde rakamsal olarak daha şanslı. İşin telafi kısmına bakarsak Beşiktaş’ın zararı telafi etme imkanı var, Fenerbahçe’nin yıkıntısı çok büyük olur.
“FENERBAHÇE SEYİRCİSİ RAKİBİN ÜZERİNE KABUS GİBİ ÇÖKÜYOR”
Fenerbahçe büyük maçları iyi oynayan bir takım bunu kabul edelim. Buyurun Galatasaray maçı, hiç beklenmedik bir anda nasıl oynadı. Galatasaraylılar mutlak galibiyet beklerken Fenerbahçe “neden 5–6 atamadık?” diye soruyorlar. Şunu da kabul edelim ki Beşiktaş, Kadıköy’de Galatasaray gibi değil. Kalecisi Pancu olup maç kazanan bir takım Beşiktaş. Kadron iyi, Fenerbahçe’ye oranla daha formda görünüyorsun. Hocanın avantajı var. Kadro derinliği olarak en azından yedek kulübende daha iyisin. Fenerbahçe’ninse 2 avantajı var. Birincisi büyük maçlara iyi adapte oluyor Fenerbahçe. İkincisi ise Fenerbahçe seyircisi. Rakibin üzerine kabus gibi çöküyorlar ve bu işi olağanüstü iyi yapıyorlar.
“FENERBAHÇE SEYİRCİSİ’NİN RÜŞTÜ VE DENİZLİ’Yİ İYİ KARŞILAMASI LAZIM”
Volkan ve Rüştü arasında çok fazla fark görmüyorum. Volkan’a yapılan eleştirileri de çok fazla desteklemiyorum. Ben Volkan’ın iyi bir kaleci olduğunu düşünüyorum. Rüştü’nün Kadıköy’de ilk maçı olacak bu. 10 sene oynadı orada ve ilk defa gidiyor oraya. Ne kadar olgun olursa olsun etkilenir orada. Bana göre Fenerbahçe seyircisinin Mustafa Denizli’yi de Rüştü’yü de alkışlarla karşılaması lazım. Son yılları artık ve ekonomisini düşünüp gitmiş. Bunu yadırgayamazsın artık.
“UZUN ZAMANDIR BÖYLE KÜFÜR GÖRMEMİŞTİM”
Geçen maçta Beşiktaş seyircisi çok küfür etti Fenerbahçe’ye ve çok da yanlış yaptı bana göre. Keşke yapmasalardı. Özellikle Çarşı’nın şovları, katılımları olağanüstü takdir topluyordu ama Beşiktaş taraftarının 15 bin kişi olarak toplu küfür ettiğini yazmış gözlemci. Yakın zamanda bu kadar kalabalık ve bu kadar yüksek tempo ile yapılan küfrü ben duymamıştım. Polis ne yapsın ki? 15 bin kişiyi tutup, götürecek halin yok. Kötüye kötüyle cevap vermemek gerekiyor. Umarım Fenerbahçe seyircisi olgun davranır ve aynı şekilde karşılık vermez. Seyirci psikolojisini de anlayışla karşılıyorum ama sadece kendi takımlarına destek olsalar çok daha fazla büyür.
“SEYİRCİYE NASIL KIZACAKSIN Kİ?”
Seyirciye nasıl kızacaksın ki? Yöneticiler şeref tribününde birbirlerine küfür ederse, kavga ederse seyirciyi nasıl suçlayacaksın ki? Hoca-Cemaat ilişkisi. Her sene diyoruz ki şöyle olalım böyle olalım her sene aynı. Marka değerini sağlamamız lazım. Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu’nu kutluyorum. Oğlu Kastamonuspor yöneticisi, sahada hakemin üzerine yürümüş. Bugün çıkıp “kimse ayrıcalıklı değil, kurallar neyse uygulanır” diyor. Helal olsun bakana. Kırmızı kart gören futbolcunun yöneticisinin çıkıp “kart doğruydu” dediğini gördük mü?
“KİMSE BÜYÜK TRANSFERLER BEKLEMESİN”
Bazı büyük kulüplerin yöneticileriyle konuştum. Ara transfer konusu hakkında. Kabul edelim ki Dünya’da büyük bir kriz var. Kulüplerin eskisi kadar büyük transfer yapması çok kolay değil. Açık konuşalım burada başkan ve yöneticilerin yanlarında durmamız lazım. Ayaklarını yorganlarına göre uzatmaları lazım. Artık kimse büyük transferler beklemesin. Büyük transfer bedelleriyle gelen oyuncu beklemesin. Onun için ara transferde beklentileri yüksek tutmak bana göre doğru değil. Kolay değil bu ekonomide dümeni tutturmak.
“ALEX’İN TÜRKİYE’DE FAZLA ÖRNEĞİ YOK”
Delgado, Mustafa Denizli’nin tuttuğu bir oyuncu. Hoca gerçi eleştirilerden fazla etkilenmeyen bir yapıda. Savunmada ben Fenerbahçe’yi daha ön planda görüyorum. Çünkü Fenerbahçe’nin önemli maçlarda kötü oynadığını hatırlamıyorum. Kadrolara bakınca birbirlerinden çok farkları yok. Ama orta sahada iyi oynarsa bir Alex farkı var. Kabul edelim ki Türkiye’de fazla örneği yok Alex’in. Beşiktaş’ın hücum anlayışında kullanabileceği daha fazla adam var. Fenerbahçe’ye bakıyorsun Semih sakat, Güiza iyi değil başka da kimse yok. Kazım bu maçın içinde olur bir şekilde. Ben ilk 11’de olacağını da fazla düşünmüyorum gerçi.
“AKIL TUTULMASI VAR”
Mustafa Hoca’nın demeçleri bir derbi öncesinde ne kadar hoşgörülü ne kadar birleştirici ne kadar gerilimden uzak. Fenerbahçe’ye Porto maçında şans diledi. Fenerbahçe iyi takım dedi. Ben eminim ki bazı Beşiktaşlılar tepkilidir bu yüzden hocaya karşı. Ne kadar sağlıklı, ne kadar yumuşak ve ne kadar iddialı yaklaşıyor. Rakibe de saygı gösteriyor, “bir iyi takımız” diyor iddiasını da ortaya koyuyor. Bu örnekleri arttırmak lazım. Küfrün sesini kısıyoruz diye mail geliyor, “neden kısıyorsunuz biz küfrü dinlemek istiyoruz” diye. Akıl tutulması var futbol dünyamızda.
“GÜIZA İYİ FUTBOLCU DEĞİL DEMEM”
“Güiza iyi futbolcu değil” lafını bana kimse söyletemez. Ben bu adamı canlı izledim Avrupa Futbolu’nun en önemli turnuvasında. Şu an Avrupa’nın en önemli golcülerinden biri olan Torres çıkıyordu, Güiza giriyordu. İspanya Ligi’nde 27 gol atmak her babayiğidin harcı değil kardeşim. Ama şu var; atamadıkça gerildi, gerildikçe çöktü. Eli ayağı birbirine dolanıyor adamın. Düzelir mi? Düzelebilir. Fenerbahçe ne kadar sabreder? Mecbur sabretmeye bu kadar yatırım yaptığı oyuncuya. Fenerbahçe’nin çok adamla hücum etme gibi bir anlayışı da yok. Fenerbahçe çok adamla hücum edebilse ve Güiza o maçlar gollü geçirebilse kendine gelir diye düşünüyorum. Ama şunlar da var; çok fazla kafa hakimiyeti olan futbolcu değil, adam eksiltebilen bir oyuncu değil. Avrupa Şampiyonası’nda bunları yapıyordu. Takım arkadaşı olan stoper Lugano bile kendisinden çok gol atmış.
“SEMİH, FENERBAHÇE’NİN VAZGEÇİLMEZİ”
Bugün Fenerbahçe’nin en vazgeçilmez oyuncusu Semih. Oynar mı oynamaz mı noktasından vazgeçilmez adam durumuna geldiyse helal olsun Semih’e. Semih çok iyi bir profesyonellik örneği verdi. Herkesin o yedekliği kaldıramayacağı kadar süre yedek kaldı. Yeri geldiğinde çok zekice tepkiler de verdi ama hiçbir zaman sorun çıkaran futbolcu konumuna gelmedi. Fenerbahçe için ve Türk Futbolu için çok önemli bir değer Semih bana göre.
“HAKEMLERİN ERKEN AÇIKLANMASI BENCE DOĞRU”
Hakemlerin Pazar akşamından veya Pazartesi gününden açıklanmasını ben doğru buluyorum. Halis Özkahya’nın da Fenerbahçe maçından alınmasını doğru buluyorum. Halis Özkahya o maçta son derece masum bir yanlış yapsa o maçın altından kalkabilir miydi? Mahmut Özgener’in de hakemler konusunda başkanlara karşı çok güçlü durduğunu düşünüyorum.
(Maraton.com.tr)

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 03:59

İLGİLİ HABERLER