Gündem
  • 30.11.2011 12:51

'SURİYE HALKI KARDEŞİMİZDİR'

İSTANBUL (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye'nin Suriye'ye yönelik aldığı önlemlerin kardeş Suriye halkının olumsuz etkilenmemesini temin ettiğini belirterek, ''Bizim yönetimlerle ve onların takip ettiği politikalarla anlaşamadığımız, uzlaşmadığımız, eleştirdiğimiz yönler olabilir ama Suriye halkı kardeşimizdir. Onların günlük hayatlarında herhangi bir zarar görmemesi de amacımızdır'' dedi.
Başbakanlık Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünce ''Değişim ve Süreklilik Ekseninde Medya, Yeni İmkanlar ve Fırsatlar'' adı altında düzenlenen ''Türk-Arap Medya Forumu''nun açılışında konuşan Arınç, Türkiye'nin sürecin başından beri dostluk ve kardeşlik elini uzatmaya azami özen gösterdiğini belirterek, Tahrir Meydanı'ndan Şam'a, Tunus'tan Sana'ya Türkiye'nin sesinin milyonların kalbinde yankılanmasının bir tesadüf olmadığını vurguladı.
Türkiye'nin bu coğrafyaya yüreğini açtığını ve açılan yüreğin karşılık bulduğunu ifade eden Arınç, ''Bütün mesele budur. Bazılarının belli bir kasıtla iddia ettikleri gibi Türkiye'nin rol model olmak gibi bir hevesi, iddiası yoktur. Rol modellik başkaları tarafından belirlenen bir rolün, senaryosunu başkalarının yazdığı, yönetimini başkalarının üstlendiği bir oyunda sergilenmesi ve sahnelenmesidir'' dedi.
Arınç, Türkiye'nin hür iradesiyle tarihi tecrübesini, toplumsal, siyasal ve kültürel birikimini, sahip olduğu bütün imkan ve kaynakları Orta Asya'dan Orta Doğu'ya, Balkanlar'dan Afrika'ya paylaştığını ve bu paylaşımdan büyük onur duyduğunu belirterek, Türkiye'nin barışın ve adaletin güvencesi olmak için azami gayret göstermeye de kararlılıkla devam edeceğini vurguladı.
Bülent Arınç, ''Kendimiz için istediğimizi komşularımız, akrabalarımız ve kardeşlerimiz için de istiyor, bu istikamette bir siyaset takip ediyoruz. Zaten bizim bütün derdimiz, kardeşlik hukuku temelinde dost ve kardeş ülkelere yardımcı olmaktır'' diye konuştu.
Ortak geleceğin, dayanışma ruhuyla, hep birlikte inşa edilmesinin önemine işaret eden Arınç, bölgeyi bir istikrar havzası haline getirmek amacıyla çalışmanın herkesin ortak sorumluluğu ve görevi olması gerektiğini söyledi.
Geri dönüşü olmayan değişim rüzgarlarına karşı direncin bazı bölge ülkelerinde hala kuvvetli olduğunun görüldüğünü ifade eden Arınç, şöyle konuştu:
''Bu yanılgı uzun sürmeyecektir. Halkın iradesine karşı durmaya çalışmanın nafile olduğuna ve kimsenin tarihin akışını tersine çevirmeye muktedir olmadığına inanıyoruz. Bu bağlamda, Suriye'de can kayıplarına yol açmaya devam eden gelişmeleri büyük bir kaygıyla izliyoruz. Arap Ligi'nin Suriye'deki krizin aşılmasına yönelik çabalara rağmen, Suriye yönetimi Arap Ligi tarafından kendisine yapılan çağrıları yanıtsız bırakmıştır. Arap Ligi, Suriye'deki kardeşlerini hedef alan şiddet olaylarına artık tahammül etmeyeceğini, Suriye yönetimine karşı bazı yaptırımlar kabul etmek suretiyle açık bir şekilde ortaya koymuştur. Bizim de ulusal düzeyde birtakım önlemleri almamız kaçınılmaz hale gelmiştir.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarafından bu önlemler açıklanmıştır. Dolayısıyla konukların da bilgilenmesi amacıyla önlemleri ifade etmek istiyorum. Alacağımız önlemler, kardeş Suriye halkının olumsuz etkilenmemesini temin etmektedir. Bizim yönetimlerle ve onların takip ettiği politikalarla anlaşamadığımız, uzlaşmadığımız, eleştirdiğimiz yönler olabilir ama Suriye halkı kardeşimizdir. Onların günlük hayatlarında herhangi bir zarar görmemesi de amacımızdır. Dolayısıyla Türkiye elindeki stratejik anlamda bulunan su ve elektrik imkanını Suriye halkının zarar görmemesi amacıyla önlemler paketine dahil etmemiştir. Eskiden olduğu gibi Suriye'ye su verilmeye devam edilecek ve karanlıkta kalmaması için elektrik devamlı olarak verilecektir.''
Arınç, ''Arap Baharı''nın tarihin bir dönüm noktası olduğunu belirterek, ''Unutmayalım ki, bu büyük dönüşüm sadece Arap toplumlarıyla sınırlı kalmayacak ve sonuçları itibariyle bütün insanlığın, bütün ülkelerin geleceğini doğrudan etkileyecektir'' dedi.

Güncellenme Tarihi : 23.3.2016 11:49

İLGİLİ HABERLER