Sağlık
  • 3.2.2019 08:03

Türk Profösör geliştirdi... Kalp krizine 'dur' diyen cihaz!

Prof. Dr. Mehmet Çilingiroğlu, ABD’de ‘lazerli akıllı optik tomografi’ cihazı geliştirerek kalp krizine neden olan damarlardaki tıkanıklıkları görüntülemeyi başardı. Çilingiroğlu, başarısının sırlarını açıkladı.

Prof. Dr. Mehmet Çilingiroğlu, ABD’de geliştirdiği ‘lazerli akıllı optik tomografi’ cihazıyla kalp krizine neden olan damarlardaki tıkanıklıkları görüntülemeyi başardı. Arkansas Kalp Hastanesi ve Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi arasındaki işbirliği kapsamında Türkiye’deki bilim insanlarıyla bir araya gelecek olan Prof. Dr. Çilingiroğlu, kalp hastalıklarının dünyada ve Türkiye’de ölüm nedenleri arasında birinci sırada yer aldığını söyledi.

Çilingiroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Kalp krizlerinin yüzde 50’si hastada ilk bulgu olarak görülüyor ve hasta hayatını kaybediyor. Buradan yola çıkarak yaptığımız çalışmalarda, göz doktorlarının kullandığı lazerli optikli tomografi cihazlarını kalp damarlarını görüntülemek için kullanmaya başladık. Bu yöntemle damara girildiğinde, damarlardaki hassas plak dediğimiz kirlenmeleri çok net görüp, hangi damar nerede patlayacak bu tespit edilebiliyor. Bu da bize kişileri daha kalp krizi geçirmeden tedavi etme şansını veriyor. Şu anda klinik uygulamada kullanılıyor.”

Türk Prof. geliştirdi... Kalp krizine 'dur' diyen cihaz!

Damar içlerini görüntülemek hayati önem taşıyor

Kalp krizine neden olan çoğu darlığın bazı testlerde görülmediğini ama hastanın bir yıl sonra kalp krizi geçirebildiğini dile getiren Prof. Dr. Çilingiroğlu, bu yüzden damar içlerinin görüntülenmesinin çok önemli olduğunu vurguladı. Çilingiroğlu, görüntülemenin dışında, lazer ışığıyla damardaki hassas plağı yok edip, tıkanıklığı ortadan kaldırmak için çalışmaların da sürdüğünü belirtti.

"Baypas barbar bir uygulama olacak"

Prof. Dr. Mehmet Çilingiroğlu şunları söyledi: “Günümüzde kullanılan ilaçlı stentler o kadar ilerledi ki baypas bundan 5-10 yıl sonra hikaye olacak. Günümüzdeki baypas operasyonlarında bacaktan damar alınıyor ama bu damarlar uzun süre dayanmıyor. Baktığımızda 10 yıl içinde baypasların yüzde 60’ı kapanıyor. Bu nedenle yeniden yapılmaları gerekiyor, yeniden yapıldığında da risk artıyor. İlk defa baypas olan hastanın riski yüzde 1 iken, üçüncü baypasta risk yüzde 70’e çıkıyor. Stent takıldığında hasta aynı gün bile evine gidip çok kısa sürede normal hayatına dönerken, baypasta hastanın iyileşme süresi 1-2 ay sürüyor. En fazla 10 yıl sonra hiç kimsenin göğsü baypas için açılmayacak. Bu artık barbar bir uygulama olacak.”

"Her şeyin dengesi önemli"

Kamuoyunda tartışmalara neden olan bazı doktorların açıklamaları hakkında da konuşan Prof. Dr. Mehmet Çilingiroğlu  şunları söyledi: “Bazı klinistler televizyona çıkıp ‘Yumurta yemeyelim, tereyağını kepçe kepçe yiyelim bir şey olmaz, gece gündüz paça suyu içelim’ diye açıklamalarda bulunuyorlar. Her şeyin dengesi önemli. Toplumu yanlış yönlendirmeye kimsenin hakkı yok. Ben bu konularda en çok araştırma yapan isimlerden biriyim. Bir fare, bir kedi, bir köpek şişman olmasına rağmen damarlarında plak genişliği yok. Tereyağı kullandıkça bu plaklar genişliyor. Bunlar bilimsel. Şimdi siz nasıl televizyona çıkıp da ‘Bol bol tereyağı yiyin, damarlara hiçbir zararı yok’ dersiniz? Topluma karşı sorumluluklarımız var. Meslektaşlarıma sesleniyorum, kendi egolarını tatmin etmek için ben ne istersem söylerim diyemezsiniz. Araştırma yokken milletin önüne çıkıp yalan yanlış bilgi vermek isim yapmaktan başka bir şey değil.”

Yemek ve sigara uyarısı

Kalp ve damar hastalıklarının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de arttığını vurgulayan Prof. Dr. Mehmet Çilingiroğlu, şu tavsiyelerde bulundu:

“Sigara konusunda Türkiye çok güzel bir şey yaptı ve kapalı alanlarda sigara içimini durdurdu. Ama maalesef bakıyorum, insanlar restoran girişlerinde sigara içiyorlar. Oralardan geçtiğimiz anda biz de o dumana maruz kalıyoruz. İkinci elden (pasif içici) sigara içen insanların kalp krizi geçirme şekli sigara içen kişiyle aynı. Hastaların bazılarında görüyorum, baypas ameliyatı olmuş, damarında tıkanıklık var, kalp krizi geçirmiş ama hâlâ sigara içiyor. ‘Bırakamıyorum’ diyor, öyle bir şey yok. Her sigara ömrünüzden beş dakika alıyor. Bakın ben 10 ay önce böbrek nakli oldum ve beslenmemi değiştirdim. İnsanlar kendilerine bakmalı. Yemeğinizi evde yiyin, şekeri mutlaka azaltın, hamur işlerinden uzak durun. Beyaz ekmeği hepimiz seviyoruz ama yerseniz diyabet riski ortaya çıkıyor. Haftada üç kez en az 30 dakika yürüyün, kilo almayın. En önemlisi ise günün, anın tadını çıkarın, pozitif düşünün.”

Kaynak: Milliyet

Güncellenme Tarihi : 5.2.2019 12:01

İLGİLİ HABERLER