TÜRK TELEVİZYON ÜRETİCİLERİ PİYASANIN YENİ LİDERLERİ OLDU...

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türk televizyon üreticilerinin rakiplerine rağmen Avrupa’da son beş yıl içerisinde satışlarını hızla artırarak piyasanın yeni liderleri haline geldiklerini bildirdi.

Fitch dün yayımladığı raporda, Türk üreticilerin kapasitelerini artırmalarıyla bu güçlü büyümenin orta vadede sürmesini beklediğini ifade etti. Fitch Avrupa Sektörel ekibinin Direktör Yardımcısı Kaan Kiziroğlu’nun verdiği bilgiye göre, yaz döneminde Avrupa’da satılan televizyonların yüzde 50’sinden fazlası Vestel, Beko, Profilo gibi Türk menşeli ekipman üreticileri tarafından üretildi. Bu durum Grundig, Formenti, Sei ve Finlux gibi Avrupalı televizyon üreticilerinin pazar paylarını azalttı.

Rapora göre, Türk şirketlerinin başarısının arkasındaki temel etken, sabit giderlerin azalmasına ve malzeme tedarikinde pazarlık gücü kazanılmasına yardımcı olan büyük üretim kapasiteleri oldu. Buna ek olarak düşük işgücü maliyetleri, geniş ürün tasarım yelpazesi ve iyi lojistik hizmetleri de Türk üreticilerinin Avrupalı ve Uzakdoğulu şirketlere karşı rekabeti sürdürmesine yardımcı oluyor. Avrupalı şirketlerin yüksek işgücü, emeklilik ve sabit maliyetlerin yanı sıra işgücü ve sendikaların esnekliğinin az olmasının sıkıntısını çektiğini belirten Fitch, Uzakdoğulu üreticilerin ise Avrupa satışlarında vergi ve Gümrük Vergisi ile karşı karşıya kaldığına dikkat çekti. Kiziroğlu, “Her ne kadar Türk televizyon üreticilerinin marka primlerinin eksik olması manevra esnekliklerini sınırlıyor olsa da, maliyet avantajı ve yeni tüketicilere ulaşma, Türk üreticilerin Avrupa’daki lider konumlarını uzun vadede sürdürebilmeleri açısından daha önemli unsurlardır.” dedi. Buna ek olarak, televizyon üretiminde kullanılan teknoloji daha standart hale getirilirken, televizyon tasarımlarının da yakınlaştığını kaydeden Fitch, ayrıca şu değerlendirmelerde bulundu:

“Ancak, Schneider Electronics AG gibi Avrupalı şirketleri satın alma ya da Çinli TCL International’ın Fransız Thomson’la yaptığı gibi ortak girişim kurma yoluyla düşük maliyetli Çinli üreticilerin Avrupa pazarına girmesi, özellikle üst ürün segmentinde Türk imalatçılara yönelik bir tehdit olmayı sürdürüyor. Gerekli operasyonel iyileştirmeleri yapamamaları ve kârlılıklarını yeniden kazanamamaları halinde, geleneksel olarak iyi yerleşmiş Avrupalı markaların görünümü karmaşık görünüyor.”

Zaman

Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:20