Spor
  • 26.10.2008 00:31

"TÜRKİYE'DE TOPLAM 2 BİN KİŞİ GOLF OYNUYOR"

Türkiye Golf Federasyonu Kurucusu Raif Bilir, Türkiye’de golfün geleceğini, turizme, çevreye, sağlığa, spora, milli gelire katkılarını; Türkiye Golf Federasyonu olarak hedeflerini ve projelerini aktardı.
İki bölüm olarak yayınlanacak bu röportajın ilk bölümünde Kurucu Başkan Raif Bilir’in golfle tanışmasını, Türkiye Golf Federasyonu’nun kuruluş öyküsünü ve Türk turizmine katkılarını sizlerle paylaşacağız…
* Golf Türkiye’de henüz çok tanınan bir spor dalı değil… Sizce gelecekte Türkiye’den bir Tiger Woods yetişebilir mi?
Biraz zor maalesef… Türkiye’de en fazla 2000 kişi golf oynarken ABD’de 30 milyon kişi golf oynuyor. Bu yüzden böyle bir ihtimal
Özden TOPRAK'ın röportajı /HÜRRİYET
neredeyse imkansız…
* Golfle tanışmanızdan ve Türkiye Golf Federasyonu’nun kuruluş öyküsünden kısaca bahsedebilir misiniz?
1970’li yıllarda İstanbul’a geldim. Aslen Artvinliyim. Lise döneminde hem çalışıp hem okuyordum. İstanbul Golf Kulübü okul binamızın yanındaydı. Harçlığımı çıkarmak için cady’lik (çanta taşıyan eleman) yapmaya başladım. Üniversiteden sonra iş hayatına atıldım ve 1990’da İstanbul Golf Kulübü’ne üye oldum. Üç yıl sonra iyi golfçülerden biri oldum ve 1994 yılında yönetime girdim. Aynı sene Yunanistan’da uluslararası bir müsabaka oldu ve biz de Türkiye’yi temsilen orada bulunduk. Ancak bir federasyonumuz olmadığı için ödül veremeyeceklerini belirttiler. Bunun üzerine Türkiye’ye döndüğümüzde Türk Golf Federasyonu’nun kurulması gerektiğine karar verdik ve bunun üzerine çalışmalara başladık.
*Böylece Türk Golf Federasyonu ortaya çıktı…
1996 yılında Türk Golf Federasyonu’nu kurduk. İlk kurucu başkan olarak ben atandım, iki dönem federasyona başkanlık yaptım. Daha sonra Türk golfü, dünyada tanınmaya başladı. 1996 yılının Ekim ayında Türk Golf Federasyonu’nu Avrupa Golf Birliği’ne üye yaptık. Türk golfü böylece resmi bir zemine oturdu. Daha önce sadece kulüp kendi içerisinde müsabakalar yapılırken federasyon çatısı altında müsabakalar yapılmaya başlandı. Milli takımı oluşturan gençler de o tarihlerde yetişmeye başladı. 1997 yılında temeli atılan milli takımı oluşturan gençlerimiz, şu an dünya ve Avrupa’da Türkiye’yi temsil ediyorlar. 2006 da Avrupa Kulüpler şampiyonu oldular.
*Siz iki dönem başkanlık yaptınız. Hangi yıllarda başkanlığı bıraktınız?
2001 yılında bıraktım. Benden sonra Ahmet Ağaoğlu başkan oldu ve halen başarılı bir şekilde devam ediyor. Biz kuruluş döneminde başkanlık sürecinin iki dönemden fazla olamayacağını belirtmiştik. Bir dönem dört yıl sürüyor. Yeni başkan tüzük değişikliği yapar mı, devam eder mi bilemiyorum.
* Golf Türkiye’de halen çok yaygınlaşmamış bir spor… Bunun genel gerekçeleri nedir? Türkiye’de golf belli bir zümreye mal edilmiş gibi görünüyor…
Dünyada 60-70 milyon kişi golf oynuyor. Dünyada golfle ilgili dönen gelir 40 milyar dolar… Özellikle ABD’de 40 milyon insan golf oynuyor… Bu sayının iki milyonu, golf için her an seyahat ediyor. Günlük 250-500 Euro arası günlük harcamaları oluyor. Bu çerçeveden bakarsak “golf zengin sporu” diyebiliriz. Fakat Avrupa ve ABD’de yerel yönetimlerin yaptığı ve halka açık olan golf sahalarında az gelirli olan insanların da golf oynama şansları vardır. Her yerde olduğu gibi pahalı golf kulüpleri de var ve onların yanında halka açık; her kesimin gelebileceği golf kulüpleri var. Dolayısıyla bu açıdan bakınca zengin sporu diyemeyiz.
Türkiye’de yerel yönetimler, bu konuda alanlar sunmadığı için pahalı kabul ediliyor. Örneğin eskiden tenis sporu da öyle kabul edilirdi ama şimdi tenis sahaları çok yaygınlaştı. Golf sahalarını her köşeye kurmak da mümkün değil. Bu yüzden mini golfle halkı bu spora yönlendirmeye çalışmalıyız. Bunlarla ilgili projelerimiz var. Ayrıca herhangi bir golf kulübüne üye olmadan Antalya Belek yöresinde oluşan ve 2008’de Avrupa golf destinasyon merkezi seçilen bölgede herkes golf oynayabiliyor. Yaklaşık 16-17 golf sahası olan Belek’te günlük giriş ücreti ödenerek golf oynanabiliyor, ders alınabiliyor. Tabi bu yörede daha çok turizme yönelik çalışmalar uygulanıyor. Bu yöre, mayıs ile eylül arası yaz turizmi; ekimle nisan arası da golf turizmi açısından en iyi yer kabul ediliyor. Kongre ve futbol da buna eklenirse kalkınma ve milli gelir açısından çok önemli bir veri elde edilebilir.
*Yabancı turistlerin ilgisi nasıl? Daha çok hangi ülkelerden ilgi var?
Bu bölgeye golf oynamaya gelen turistlerin %90’ı yabancı turist zaten. Daha çok Orta ve Kuzey Avrupa’dan ve Rusya’dan gelen golfçüler bu bölgeyi tercih ediyor. Bu konuda ciddi boyutta bir talep var. Hatta hükümetin planlamasında önümüzdeki beş yıl içinde 60-70 golf sahası hedefleniyor ki bu gerçekleşirse Türk turizmine çok ciddi bir değer kazandırır. İspanya ve Portekiz turizm girdilerinin %25 – 30 civarındaki kısmını golf turizminde sağlarken aynı iklim kuşağındaki Türkiye’nin yapılacak projelerle bu pastadan pay alması kaçınılmaz.
*Türkiye’de golf sporunun geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
O kadar inanıyorum ki ilk kurucu başkan benim ve tek oğlumun (Cankut Bilir) Golf Management üzerine lisans eğitimi alması için öncü oldum. Oklahoma State University’de... Ben golfün Türkiye’de çok iyi noktalara geleceğine inanıyorum. Benim oğlum bu konuda ilk lisans eğitimi alan kişiydi ancak bizim öncülüğümüzden sonra iki kişi daha çocuklarını, Golf Yöneticiliği ile ilgili eğitim alması için ABD’ye gönderdi.
*Oğlunuzun golfle ilgili ne yapmasını istiyorsunuz? Bu mesleği seçerken sizden mi etkilendi yoksa kendi tercihi miydi?
Türkiye’de golfün geleceğine inandığımız için böyle bir yolu seçtik. Tabi hayatımın önemli bir bölümünü golf kapsadığı için benden etkilenmesi kaçınılmazdı. Ama onun da en büyük zevklerinden biri idi golf… Sevdiği bir işin eğitimini almak istedi. Türkiye’de biz golfü aynı zamanda gelişmekte olan yeni bir sektör olarak değerlendirdiğimiz için bu konuda eğitim almasına karar verdik.

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 04:59

İLGİLİ HABERLER