Ekonomi
  • 29.9.2008 11:09

VERGİ KAÇIRANLARIN CANI YANACAK!

Kurumlar için uygulanan güvenlik müesseseleri de, gelir vergisi
sistemine dahil ediliyor.

AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Vergi Konseyi, Gelir İdaresi
Başkanlığı ve Gelir Politikaları Genel Müdürlüğü uzmanlarınca hazırlanarak,
Maliye Bakanlığına sunulan yeni Gelir Vergisi Kanun Taslağı, vergi sistemini
yeniden güvenlik sistemleriyle donatıyor.

Taslakta ortalama FAVÖK (faiz amortisman ve vergi öncesi kar) oranları,
asgari gayri safi satış hasılatı, gelir ve gider bildirimi ile basit usulde
asgari kazanç müesseselerine yer veriliyor.

Kurumlar vergisinde kullanılan "İkili Kişilerle Yapılan İşlemler,
Kontrol Edilen Yabancı Kurum Kazançları, İkili Kişilerden Elde Edilen Gelirler,
Emsal Kira Bedeli" de gelir vergisinin güvenlik müesseseleri arasına alınıyor.

Taslağa göre, vergi güvenlik müesseseleri şu şekilde işleyecek:

-ORTALAMA FAVÖK ORANLARI-

Girişim kazançlarındaki vergi güvenliği için kullanılacak.

Maliye Bakanlığı, her yıl Ekim ayının sonuna kadar, o yılın ilk 9 aylık
dönemi içinde beyan edilmiş ticari kazançlara ve kurum kazançlarına ilişkin
yıllık beyanname verilerinden hareket ederek, bölgeler ve iş kolları itibariyle
ortalama faiz amortisman ve vergi öncesi kar (FAVÖK) oranlarını tespit ve ilan
edecek.

FAVÖK oranı, kendi bölge iş kolunun ortalamasına nazaran yüzde 30'dan
daha fazla düşüklük gösteren mükellefler, dilerlerse o yıl içinde beyan ettikleri
ticari kazançlarını, ortalama FAVÖK oranlarının ilan edildiği ayı izleyen birinci
ayın sonuna kadar verecekleri bir düzeltme beyannamesi vasıtasıyla, bu oranı
sağlayacak şekilde düzeltebilecek.

Verilecek düzeltme beyannamesi neticesinde ilave vergi matrahı oluşması
halinde, bu matrah artırımı için vergi ziyaı cezası uygulanmayacak ve gecikme
faizi hesaplanmayacak.

Düzeltme talebinde bulunmayan mükellefler için de, vergi inceleme
elemanlarınca düzenlenmiş inceleme raporlarına dayanmadan, doğrudan doğruya
ortalama FAVÖK oranlarına göre ilave matrah veya vergi tespit edilemeyecek.

İlan edilmiş ortalama FAVÖK oranlarına dayanılarak, yasal kayıtlara göre
hesaplanan ya da beyan edilen vergi matrahları azaltılamayacak, zararlar da
artırılamayacak.

-ASGARİ GAYRİ SAFİ SATIŞ HASILATI-

Bu yöntem girişim kazançlarında vergi güvenliğinin aracı olacak.

Otel, motel, tatil köyü, pansiyon, bar, pavyon, diskotek, gazino,
lokanta, kahvehane, kır bahçesi, plaj, hamam, kuaför salonu, erkek berberi,
güzellik salonları, tamirhaneler ve emsali hizmet işletme sahiplerinin ve her
nevi taşıma işiyle uğraşanların gösterdikleri gayrisafi hasılat, yoklama yapmaya
yetkili olanlarca yıl içinde yapılan fiili tespitler esas alınarak hesaplanacak
asgari gayrisafi hasılata göre yüzde 10'dan daha düşük olduğu taktirde, bu
şekilde bulunan tutarların tamamı ilgili dönem gayrisafi hasılatı kabul edilecek.

Vergi tarhiyatında da bu bedel esas alınacak.

Bu maddeye göre yapılacak tarhiyatlarda, yoklamaya yetkili olanlarca bir
takvim yılının her 3 aylık dönemi için en az 3 kez hasılat tespiti yapılmış
olması, bu tespitler arasında da tatil günleri dahil en az 20 gün bulunması
zorunlu olacak.

Belirlenen hüküm çerçevesinde tarhiyat yapılabilmesi için bulunacak
farkın 5 bin YTL'yi aşması ve bu farklılık nedeniyle mükelleften açıklama
istenmesine rağmen, mükellefin süresi içinde açıklama yapmamış olması veya
yaptığı açıklamanın yeterli görülmemesi gerekecek.

Mükellefler nezdinde gerçekleştirilen vergi incelemeleri sonucunda asgari
gayrisafi satış hasılatlarına göre hesaplanan gayri safi kazançları aşan
tutarlarda kazanç elde edildiğinin tespiti halinde de, asgari gayri safi satış
hasılatının varlığı, incelemeyle tespit edilen tutarlara göre vergi tarhına engel
teşkil etmeyecek.

-GELİR VE GİDER BİLDİRİMİ-

Gelir ve gider bildirimleri ile de harcama fazlası kontrol edilecek.

Bir takvim yılı içindeki harcamaların toplamı, aynı takvim yılına ilişkin
olarak beyan edilen safi gelirler ile beyanname verilmesine ya da verilen
beyannameye dahil edilmesine gerek bulunmayan gelirlerin net tutarları toplamını
yüzde 10 ve daha fazla oranda aşan Türkiye'de yerleşik gerçek kişiler, Gelir
İdaresi Başkanlığının veya vergi incelemesine yetkili olanların yazılı talebi
üzerine, 1 ay içerisinde söz konusu harcamaların gerçekleştiği takvim yılına
ilişkin gelir bildiriminde bulunacak.

Bu bildirimde, yıllık beyanname verilmesine ya da verilecek
beyannamelerde gösterilmesine gerek bulunmayan gelir unsurları da dahil olmak
üzere, ilgili dönemde edinilen bütün gelirler belirtilecek.

Gelir bildirimine, ilgili dönem harcamalarının nev'i ve tutarlarını
gösteren bir de gider bildirimi eklenecek.

Gelir İdaresi Başkanlığı ya da vergi inceleme elemanlarınca yapılan talep
yazısında, gelir bildiriminde bulunması istenen gerçek kişilerin varsa ilgili
yıla ait yıllık gelir vergisi beyannamesi ile bildirdikleri gelirlerine, yıllık
beyanname ile bildirmesine gerek olmayıp, vergi sorumlularınca Gelir İdaresi
Başkanlığının ilgili birimlerine usulüne uygun bildirdikleri gelirlerine ve bu
gelirlere nazaran yüzde 10'u aşan oranda fazlalık gösteren harcamalar toplamının
içeriğine ilişkin tespitlerin de açıkça gösterilmesi gerekecek.

Bildirimde bulunma süresi içinde, talep yazısında yer alması gereken
gelir bilgilerinin veya belirtilen harcamaların eksikliğini ya da yanlışlığını
belgeleyerek, mevcut bilgilere göre harcama fazlalığı olmadığını ispat eden
kimseler, gelir ve gider bildiriminde bulunmaya mecbur edilemeyecek.

- HARCAMALARIN İÇERİĞİ -

Harcamalar, bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde kendisinin ve
bakmakla yükümlü olduğu kişinin bir takvim yılı içindeki eğitim, sağlık,
temizlik, gıda, giyim, barınma, eğlence, tatil amaçlı seyahatler gibi cari
tüketimleri ile ev eşyası, elektrikli veya elektronik eşya ve sair dayanıklı
tüketim malı alımları için sarf ettiği ya da kara, deniz ve hava taşıtları,
değerli taş ve mücevher, antika, yüksek değerli sanat eserleri ve benzeri servet
unsurlarının edinimi için kullandığı kaynakların ve başka kişilere ödünç verdiği
ya da aktardığı paraların toplamından oluşacak.

Bu kapsamda yıllık gelir ve gider bildiriminde bulunan gerçek kişilerin
ilgili yıla ait gelirleri toplamı ile gider bildirimde yer alan harcamalarının
toplamı kıyaslanacak ve yüzde 10'u aşan oranda harcama fazlalığının saptanması
durumunda, gider bildirimindeki harcamaların tamamının kaynağını kendisinden
açıklaması istenecek.

Mükellefler, harcama fazlasını vergiden istisna edilmiş ya da yıllık
beyannameye dahil edilmesine lüzum bulunmayan gelirlerle açıklayabilecekleri
gibi, harcamanın yapıldığı yılda elde edildiği halde, vergi ve beyan dışı
bırakılmış gelirleri ile de izah edebilecek.

Harcama fazlalığını açıklamada kullanılan nakdi kaynaklar varsa, bunların
varlığı ve harcamalar için sarf edilebilir oldukları banka kayıtları ile
belgelendirilmedikçe veya teyit edilmedikçe dikkate alınmayacak.

Açıklamanın kısmen veya tamamen servet çözülmelerine dayandırıldığı
durumlarda, harcamaya dönüştürülen bu servet unsurlarının varlığı ilgili kişilere
aidiyeti ve dönüştürülmüş oldukları kanaat verici bir vesikayla ortaya konulduğu
ölçüde nazara alınacak.

Borçlanma suretiyle gerçekleştirilen harcamalarda ise ödünç verilen
tutarın kaynağı için ödünç verenden ayrıca açıklama istenemeyecek.

-BASİT USULE ASGARİ KAZANÇ-

Oluşturulacak özel komisyonlar, basit usuldeki mükellefler için iş
kolları ve bölgeler itibariyle ayrı ayrı ticari kazanç tespitinde bulunacak.

Her yıl Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığından 2, ilgili meslek
odasından da 2 temsilcinin yeralacağı komisyonların belirleyeceği safi kazanç
tutarı, 6 aylık asgari ücret toplamından az, yıllık asgari ücretin 4 katından da
fazla olamayacak.

Tespit edilen asgari safi kazanç miktarının üzerinde kazancı olan
mükelleflerin ödediği verginin, bu farka isabet eden kısmı, bu kişilerin vergi
alacağı olarak kabul edilecek. 5 yıl süreyle sınırlı olmak üzere, ortaya çıkan
kazanç, yine asgari kazancın üzerinde ise, söz konusu vergi alacağı aradaki farka
isabet eden verginin ödenmesinde kullanılacak.

-DİĞER GÜVENLİK MÜESSESELERİ-

-İkili Kişilerle Yapılan İşlemler: Ticari kazançları nedeniyle gerçek
usulde vergilendirilen mükelleflerin ticari faaliyetleri kapsamında ilişkili
kişilere sattıkları mal ya da hizmetler için uygulanan fiyat veya bedellerin
emsallere uygunluk ilkesine göre tespit edilecek bedel veya fiyatlardan daha
düşük olması halinde ya da ilişkili kişilerden bu ilkeye göre tespit edilecek
bedel veya fiyatlardan daha yüksek bir bedel ya da fiyatla mal veya hizmet
alımında bulunulması durumunda, bu farklar teşebbüs sahiplerince transfer
fiyatlandırması yoluyla tamamen veya kısmen işletmeden çekilmiş değer
sayılacak.

-Kontrol Edilen Yabancı Kurum Kazançları: Tam mükellef gerçek kişi ve
kurumların doğrudan ya da dolaylı olarak ayrı ayrı veya birlikte sermayesinin,
kar payının ya da oy kullanma hakkının en az yüzde 50'sine sahip oldukları yurt
dışındaki kurumlar, anılan gerçek kişi ve kurumlar tarafından kontrol edilen
yabancı kurum sayılacak. Kontrol oranı olarak da, ilgili hesap dönemi içinde
herhangi bir tarihte sahip olunan en yüksek oran dikkate alınacak.

-Emsal Kira Bedeli Esası: Bedelsiz olarak başkalarının yararlanmasına
bırakılan mal ve hakların emsal kira bedeli, bu mal ve hakların kirası olarak
değerlendirilecek. Kiraya verilen mal ve hakların kira bedelleri, emsal kira
bedelinden düşük olamayacak.

-Vergi Cennetlerine Yapılan Ödemeler: Türk vergi sisteminin sahip olduğu
vergilendirme kapasitesi ile en az aynı düzeyde bir vergilendirme imkanı sağlayıp
sağlamadığı ve bilgi değişiminde bulunup bulunmadığı hususu gözönünde
bulundurulmak suretiyle, Bakanlar Kurulunca ilan edilecek ülkelerde yerleşik veya
faaliyette bulunanlara nakden veya hesaben yapılan ya da tahakkuk ettirilen her
türlü ödemeler üzerinden, bu ödemelerin verginin konusuna girip girmediğine veya
ödeme yapılanın mükellef olup olmadığına bakılmaksızın, ödemeyi yapanlarca yüzde
30 oranında vergi kesintisi yapılacak.

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 05:52

İLGİLİ HABERLER