Asayiş
  • 11.1.2011 16:24

VİCDANLARI KANATAN TAHLİYELER!

Bursa’da 9 yıl önce iki arkadaşıyla bıçaklanarak öldürülen jeoloji mühendisi Efkan Açıcı’nın ailesi tahliyelere öfkeli.

Anne Ayşe Açıcı, “Bu nasıl adalet? Kendi işimizi kendimiz mi görelim?” diye feryat ediyor. Aynı aileden 7 kişiyi katleden ve 7’şer kez müebbete çarptırılanların tahliyesi yürekleri kanattı

102 ve 252’nci madde Türkiye’yi sarsmaya devam ediyor

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) ağır cezalık suçlarda tutukluluk sürelerini 5 yılla sınırlayan 102’nci maddesi ve terör suçlarında 10 yılla sınırlayan 252’nci maddesinin yürürlüğe girmesi Türkiye’yi sarsmaya devam ediyor. Aralarında Hizbullah, PKK gibi örgüt üyeleri bulunan yüzlerce tutuklunun tahliye edilmeleri toplumda tepki çekerken yakınları öldürülen ailelerin feryatları yükseliyor. Bursa’da 31 Ocak 2002’de Makine Mühendisi Bülent Kepçeli, Harita ve Kadastro Mühendisi Efkan Açıcı ile Lütfullah Ahmet Erdin’in hunharca işlenen cinayete kurban gitmelerinin ardından sanıklar yapılan yargılamada ikişer kez ağırlaştırılmış ömür boyu ve birer kez 24’er yıl hapis cezası almışlardı. Sanıklardan Adem Güney ve eşi Figen Yıldırım Güney, cezaları Yargıtay tarafından onanmadığı için, CMK’nın 102’nci maddesi kapsamında tahliye edildi.

‘KATİLLER SOKAKTA’
Açıcı Ailesi, 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 24’er yıl hapis cezasına çarptırılan sanıkların tahliye edilmesi karşısında ateş püskürdü. Ayşe-Ali Açıcı çifti, “Oğlumuz öldü, katiller sokakta elini kolunu sallaya sallaya gezecek. İki çocuğumuz daha var. Onların da başına bir şey gelirse belimize tabanca takıp, kendi işimizi kendimiz göreceğiz” diye feryat etti.

‘BÖYLE ŞEY OLMAZ’
Baba Ali Açıcı, “Başımıza bir iş geldiğinde, adalete sığınmayıp, kendi davamızı kendimiz göreceğiz. Böyle yasa, böyle değişiklik olmaz. Üç kez müebbet hapis cezasına çarptırılan katiller, sokaklara salınıyor” diyor. Anne Ayşe Açıcı ise “Bu nasıl adalet? Benim iki çocuğum daha var. Onlar da çalışıyorlar. Başlarına bir şey gelirse, belimize tabancamızı takıp, kendi işimizi kendimiz mi görelim? Bir davayı bitiremediler. Benim oğlum öldü. Katilleri ise sokakta elini kolunu sallaya sallaya geziyor” diyerek öfkesini dile getirdi

PKK SANIKLARINA 15 YIL SONRA TAHLİYE
Terör örgütü PKK adına bir korucunun öldürülmesi eylemine katıldıkları gerekçesiyle 25 Ekim 1995 yılında tutuklanan ve yargılamaları devam eden Habip Çiftçi ve Abdurrahim Demir de tahliye edildi. Sanıklar hakkında yurtdışı yasağı konuldu. TKP/ML(B) örgüt üyesi olduğu iddiasıyla İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “Anayasal düzeni cebren değiştirme”den müebbet hapis istemiyle yargılanan Yaşar Eriş ise 3 ay farkla tahliye edilemedi.

3 AY SONRA
4 Nisan 2001 yılında gözaltına alınan Eriş, ancak 4 Nisan 2011’de tahliye olabilecek. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 12 yıldır tutuklu olarak yargılanan Serdar Güzel de uzun tutukluluk süresi nedeniyle tahliye edildi. Sanık hakkında adli kontrol uygulaması getirilerek, yurtdışına çıkışı yasağı da konuldu. Ayrıca Güzel’e ikametinin yakın bulunduğu emniyet ya da jandarma birimlerine her pazartesi günü başvuruda bulunması yükümlülüğü getirildi.

Aynı aileden 7 kişiyi öldürdüler 7’şer müebbet aldılar, serbestler
İstanbul Sarıyer’de 3 Ocak 2005 tarihinde Şamil Çınar, eşi Satı Çınar, kızı Derya Çınar ile 3 yaşındaki yeğenleri Eren Yılanlıdağ, Tarabya Cumhuriyet Mahallesi’ndeki evlerinde, bir hafta sonra ise kayıp olan oğulları Yılmaz, Özcan ve Muşar Çınar, Bakırköy’de terk edilmiş halde bulunan bir otomobilin bagajında öldürülmüş olarak bulunmuştu. Olayın azmettiricisi olarak aranan, Çınar kardeşlerin işyeri komşusu Hamza Karadeniz ise bir gün sonra Silivri’de otomobilinin içinde silahla intihar etmişti. İntihar eden Karadeniz’in borcu nedeniyle yapıldığı iddia edilen katliamla ilgili olarak gözaltına alınan 14 kişiden 5’i çıkarıldıkları Nöbetçi Mahkeme tarafından tutuklanmıştı. CMK’nın 102’nci maddesi kapsamında hafta başında başlayan tahliyelere bu katliamın sanıkları Ertekin Tanış ile Metin Tanış da eklendi. Beyoğlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 2007 yılında sanıkların 7’şer kez müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar vermiş, ancak Yargıtay geçtiğimiz ay usul yönünden kararı bozmuştu.

URFİ ÇETİNKAYA'YA TAHLİYE YOK
Uyuşturucu kaçakçısı Urfi Çetinkaya'nın avukatı Hatip Mercan yasanın uygulanma şeklini eleştirdi. Mercan, müvekkili Çetinkaya'nın 7 yıldır tutuklu bulunduğunu ve başka bir suçtan ceza aldığı için 4 yıl cezaevinde kaldığını belirterek, "Cezaevinde yattığı 4 yıllık süre 7 yıllık tutukluluk süresinden düşürüldüğü için İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde 3 yıldır tutuklu olarak yargılandığı gerekçe gösterildi. Bu yüzden tahliye edilmedi. Yasa en çok iki yıl tutuklu bulunan kişi tahliye olur diyor. Zorunluluk varsa gerekçe gösteril erek 3 yıl daha uzatılabileceği söyleniyor. Halbuki 2 yıl tutuklu olan kişi de tahliye olmayı hak ediyor" dedi.

Müebbetlik çete reisleri de tahliye oldu
Tahliye zinciri sürerken, müebbetlik çete reislerinin de tahliye olduğu ortaya çıktı. Adana’daki Karagiydiren Çetesi’nden 6, Konya’daki Bingöller Çetesi’nden 2, yine Konya’daki Fidekök Çetesi’nden de 6 kişi tahliye edildi. Karaman’da da ‘Adam öldürmek, adam yaralama, çete kurmak’ gibi suçlardan 5’i müebbet, 5’i de 10’ar yıl hapse mahkûm edilen ve haklarındaki karar Yargıtay’ca bozulan 10 çete üyesi de CMK’nın 102. maddesine göre tahliye edildi.

10’ar yıl hapsi Yargıtay bozunca tahliye yolu açıldı
Karaman’da 10 Şubat 2004’te Süleyman Erbay’ı tabancayla öldürdüğü iddia edilen ve çok sayıda yaralama, çek senet tahsilatı gibi olaylara karıştıkları gerekçesiyle Özel Yetkili 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu yargılanan K. Kürşat Altıner, Atilla Demir, Ali Çevikler, Abdullah Ünver, Yüksel Yetişti müebbet hapse, Eyüp Öztürk, Cenk Yenen, Teyfik Çınar, Mustafa Barbaros Bacak ve Ömer Akbaş 10’ar yıl hapse mahkûm edilmişti. Yargıtay, sanıklara verilen cezayı usulden bozunca yeniden yargılama başladı ve sanıklara tahliye yolu açıldı.

Güncellenme Tarihi : 23.3.2016 23:14

İLGİLİ HABERLER