11. Yargı Paketi’nde bomba değişiklikler
11. Yargı Paketi’nin geçtiğimiz günlerde ertelenmesinin ardından konuya ilişkin yeni açıklama geldi. 11. Yargı Paketinin 27 Kasım Perşembe günü Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunulacağı öğrenildi. Peki, 11. Yargı Paketi ne zaman çıkacak, TBMM'ye sunuldu mu? Genel af ve infaz düzenlemesi var mı? İşte, 11. Yargı Paketi son durum...
11. YARGI PAKETİ NE ZAMAN ÇIKACAK?
Koronavirüs düzenlemesinin de yer aldığı 11. Yargı Paketi, yarın Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunulacak.
Dün AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, yargı paketine ilişkin açıklamalarda bulunmuş ve “Cuma günü Meclis’e gelecek” demişti. Bugün ise sıcak bir gelişme yaşandı. 11. Yargı Paketinin yarın Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunulacağı öğrenildi.
CNN Türk Muhabiri Paşa Alyurt’un aktardığı bilgilere göre, AK Parti kaynakları paketin içinde COVID izinleriyle ilgili önemli bir düzenleme bulunduğunu belirtiyor. Düzenleme kapsamında, 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyenlerin koşullu salıverme haklarından yararlanması öngörülüyor. Bu düzenlemeden 50 ila 55 bin mahkûmun etkilenmesi bekleniyor.CNN Türk Muhabiri Paşa Alyurt'un açıklamaları şöyle;
"İşaret ettiğim gibi, dün AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik bu konuya ilişkin bir değerlendirme yapmıştı. Bugün ise önemli bir gelişme yaşandı ve 11. Yargı Paketinin yarın TBMM Başkanlığı’na sunulacağı bilgisi geldi. AK Parti kaynaklarına göre pakette COVID düzenlemesi de yer alacak. Bu kapsamda, 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyenlerin COVID düzenlemesi kapsamında koşullu salıverme haklarından yararlanabileceği belirtiliyor.
Süreci biraz daha detaylandıracak olursak; 11. Yargı Paketi kapsamında önce ceza infaz kurumları ve bölge adliye mahkemelerinden bir rapor istendi. AK Parti’nin özellikle insan haklarına bağlı cezaevi komisyonu aracılığıyla cezaevi ziyaretleri gerçekleştirdiği ve bu rapor doğrultusunda hareket edileceği öğrenildi.
COVID izni düzenlemesinde ise yaklaşık 50-55 bin mahkûmun bu düzenlemeden yararlanması bekleniyor. Mevcut düzenlemede, 31 Temmuz 2023’ten önce hükmü kesinleşmiş olanlara tanınan hakların, artık hüküm kesinleşmesi yerine suçun işlenme tarihi esas alınarak uygulanması öngörülüyor.
Çünkü yargısal süreçlerin uzunluğu nedeniyle hükmü kesinleşmemiş çok sayıda dosya bulunuyordu. Bu durum, infaz rejiminde ölçülülük ve eşitlik açısından sorun oluşturduğu gibi, “makul sürede yargılanma” ilkesinin de ihlal edildiği yönünde talepleri beraberinde getirmişti. Bu nedenle bu konuda yeni bir düzenleme yapılmasına ihtiyaç doğduğu belirtiliyor.
Sonuç olarak, AK Parti kaynaklarına göre 11. Yargı Paketi yarın Meclis’e sunulacak ve pakette COVID düzenlemesi de yer alacak. Buna göre, 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyenler koşullu salıverme hakkından yararlanabilecek."
11. YARGI PAKETİ MADDELERİ VE İÇERİĞİ
TBMM Başkanlığına sunulması öngörülen kanun teklifine göre, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarda çocukların araç olarak kullanılması halinde örgüt yöneticilerine verilecek ceza bir katına kadar artırılacak.
Teklifle, bilişim suçlarıyla mücadelede de düzenlemelere gidilecek. Ayrıca meskun mahalde ateş edenlere verilecek cezalar da yükseltilecek. Bu kapsamda da meskun mahalde silahla ateş edenlere verilen hapis cezasının 6 ay olan alt sınırı 1 yıla, 3 yıl olan üst sınırı ise 5 yıla çıkarılacak. Böylece meskun mahalde silahla ateş edenlere 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilecek.
Kamuoyunda "kurusıkı" olarak bilinen ses ve gaz fişeği atabilen silahla ateş edenler 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak.
Düğün, nişan, asker uğurlaması gibi yerlerde silahla ateş edilmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılacak.
"Trafikte yol kesme" eylemi Türk Ceza Kanunu'nda müstakil suç olarak düzenlenecek. Hukuka aykırı davranışla bir aracı durduran veya hareket etmesini engelleyenler hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına hükmedilecek. Araçları gitmekte olduğu yerden başka yere götürenlere de 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilecek.
11. YARGI PAKETİNDE NELER VAR?
Bakan Tunç, Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfındaki Yargı Teşkilatı Toplantısı'nda basın mensuplarıyla bir araya geldi, soruları yanıtladı, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Dijital ortamdaki suç yapılanmalarına ilişkin soruyu cevaplayan Bakan Tunç, İzmir'de 16 yaşında bir çocuğun 3 polisi şehit ettiğini, bilgisayar başında tanımadıkları kimselerden "resmen eğitim aldığını", bunun üzerine kendisini örgüt mensubu gibi gördüğünü belirtti.
Çocuğun eyleminden önce "Gideceğim, katliam yapacağım." paylaşımında bulunduğunu hatırlatan Bakan Yılmaz Tunç, "Burada hem bu tür suçlar hem uyuşturucu ticareti, sanal bahis, sanal kumar, yasa dışı bütün faaliyetler, yani artık bu teknoloji çağında dolandırıcılık, kripto para vesaire tüm bunlar internet ortamında yapılan eylemler. Şimdi bunlar gerçek hayatta yapılırsa zaten suç. Gerçek hayatta bunları kovalamak daha kolay ama dijital ortamda bunların izini sürmek kolay değil." diye konuştu.
Yaklaşık 2 hafta önce Vietnam'da Siber Suçlara Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'ni imzaladıklarını dile getiren Bakan Tunç, sanal ortamdaki suçların bütün ülkelerin problemi olduğunu, bunun ülke sınırını aşan suçlar olduğunu söyledi.
Söz konusu suçlarla ülkelerin tek başına mücadele etmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Bakan Tunç, sözleşmeyi ilk imzalayan ülkeler arasında Türkiye'nin yer aldığını bildirdi.
"11. Yargı Paketi'nde bilişim suçlarıyla ilgili düzenlemelerimiz var." ifadelerini kullanan Tunç, "Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) bilişim suçlarıyla ilgili yapılan düzenlemeler, daha detaylı yapacağımız düzenlemeler." dedi.
Bakan Tunç, sanal ortamda suç tespit edebilmek için siber polislerin sanal ortamda da devriye gezmesi gerektiğini belirterek, "Nasıl açık alanda güvenliğe önem veriyorsak siber alemde de güvenliğe önem vermemiz lazım." görüşünü paylaştı.
ÇOCUKLARI SUÇA SÜRÜKLEYENLERİN CEZALARI ARTACAK
Adalet Bakanı Tunç, suç örgütlerine ilişkin düzenlemeler içeren TCK 220. maddede düzenlemelerin yer alacağını vurgulayarak, "Milletvekillerimiz şu anda bunu teklife daha dönüştürmediler. 11. Yargı Paketi'nde olacak. Çocukları suça sürükleyen, suçta çocukları araç olarak kullananlarla ilgili cezaların arttırılması söz konusu." dedi.
Konuya ilişkin yasa teklifinde örgüt kurmak, yönetmek ve örgüte üye olmak suçlarının hapis cezalarının alt ve üst sınırlarının artırılmasının öngörüldüğünü aktaran Bakan Tunç, şu bilgileri verdi:
"Buna göre, örgüt kurma ve yönetme suçunun cezası 4 yıldan 8 yıla kadar hapisken 5 yıldan 10 yıla çıkartılacak. Örgüt üyeliği suçunun cezasının üst sınırı 4 yıl hapis iken 5 yıl hapis cezası olarak belirlenmektedir. Yine örgütün silahlı olması halinde cezada dörtte birinden yarısına kadar yapılan artırım, sadece yarısı oranında olacak şekilde düzenlenmektedir. Buna göre silahlı bir örgütü yöneten kişiye 5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası verilirken teklife göre 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası verilebilecektir.
Diğer yandan, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarda çocukların araç olarak kullanılması halinde örgüt yöneticilerine verilecek cezanın yarısından bir katına kadar artırılacağı kabul edilmektedir. Örneğin örgüt faaliyeti çerçevesinde çocuğa bir yeri silahla taratan, birini tehdit ettiren ya da yaralatan örgüt yöneticisine, yöneticilik suçundan dolayı verilecek, ceza yarısından bir katına artırılabilecektir. Buna göre 7 yıl 6 ay olacak alt sınırdaki hapis cezası 1/2 oranında artırılırsa 11 yıl 3 ay; 15 yıl olacak üst sınırdaki hapis cezası bir kat artırılırsa 30 yıl olabilecektir. Mevcutta çocuğu araç olarak kullanma diye bir suç yoktu."
Güncellenme Tarihi : 26.11.2025 19:05