Gündem
  • 27.6.2002 14:13

AB'DEKİ GENİŞLEME TARTIŞMALARI ADAY ÜLKELERİ ENDİŞELENDİRİYOR

KAYNAK : Haber Vitrini AB'nin genişleme süreci açısından son karar aşamasını oluşturan Kopenhag Zirvesi'ne 6 ay kala, genişlemeye ilişkin fikir ayrılıkları giderek artıyor. AB Komisyonu Başkanı Romano Prodi'nin, ''genişlemenin birkaç ay gecikmesinin bir felaket olmayacağını'' söylemesi, aday ülkeleri endişelendirdi. Prodi, basına yaptığı açıklamada, Kopenhag Zirvesi'ne kadar adayların tam üyelik müzakerelerinin tamamlanmamasının ''bir felaket olmayacağını'' açıkladı ve AB bünyesinde, genişleme konusunda uzlaşma arayışlarının sürdüğünü belirtti. Prodi, Ortak Tarım Politikası çerçevesinde aday ülkelere aktarılması gereken yardımların miktarı konusunda sorunlar yaşandığını teyit ederken, bu yardımların ''yüzde 5 eksik veya fazla olabileceğini, ama uzlaşma sağlanacağına inandığını'' anlattı. Prodi, ''Aday ülkelerin tarımcılarına sonsuza dek maddi yardım aktarılacağı garantisi vermedik. Tarım konusunda müzakereler son bulmadığı gerekçesiyle genişleme bloke edilemez'' dedi. ''Kopenhag'da, genişlemeye yeşil ışık yakılmalı ve 2003'te katılım anlaşmaları imzalanmalı'' diyen Prodi, tarım politikası reformlarının bu yıl tamamlanmasının mümkün olmadığını da belirtti. AB Komisyonu Sözcüsü Jonathan Faull, bugün, Prodi'nin sözlerine ilişkin bir soruyu yanıtlarken, ''Genişleme takvimine uyulsun istiyoruz. Elimizden geleni yapacağız, ama gerçekten de, bu süreçte kısa bir gecikme kaydedilirse felaket olmaz'' dedi. Kopenhag'da tam üyeliklerine yeşil ışık yakılmasını bekleyen 10 aday ülke, bugüne kadar AB'ye uyum için tüm çabaları gösterdiklerini belirterek, bazı AB üyelerinin, mali yardımlar konusunda çaba gösterme sırası kendilerine gelince sorun çıkarmalarını eleştiriyorlar. AB bünyesinde, Ortak Tarım Politikası çerçevesinde yeni üyelere yapılacak yardımlar konusunda uzlaşma sağlanamıyor. Hollanda, Almanya, İsveç ve İngiltere gibi ülkeler, ''faturanın çok yüklü olacağı'' gerekçesiyle çekincelerini sürdürüyorlar. Aynı çekinceler, bölgesel yardımlar konusunda da gündemde kalıyor. İRLANDA ENDİŞESİ AB Dönem Başkanlığı'nı gelecek hafta başında, 6 ay süre için İspanya'dan devralacak olan Danimarka'nın Başbakanı Anders Fogh Rasmussen, ''Avrupa kıtasının bütünleşmesi, hepimizin ortak hedefidir. Bu, tarihi ve manevi bir görevdir'' diyerek, genişlemenin, kendileri için en öncelikli unsur olacağını, bu sürecin, maddi engeller gerekçesiyle askıya alınamayacağını söyledi. Rasmussen, ''genişleme sürecinin rehine alınamayacağını'' söylerken, ''Genişleme dosyası ya şimdi, Kopenhag'da tamamlanacak veya hiçbir zaman tamamlanamayacak'' dedi. Danimarka Başbakanı, İrlanda'da tekrar yapılacak referandum konusuna da değindi ve bu referandumdan bir kere daha ''hayır'' çıkması halinde, ''her şeyin bloke olacağını'' ifade ederek, ''Yedek planımız olmadığına göre, AB'nin geleceği İrlandalıların elinde'' diye konuştu. Öte yandan, Danimarka Dışişleri Bakanı Per Stig Moeller, Ortak Tarım Politikası konusunda bir uzlaşma aramak için, Danimarka Dönem Başkanlığı sırasında bir olağanüstü zirve düzenlenmesi fikrini reddettiklerini açıkladı. GENİŞLEME TARTIŞMALARI AB'nin genişlemesine ilişkin tartışmalar, basın ve kamuoyunda da giderek derinleşiyor. AB ülkeleri, Türkiye hariç tüm adayların vatandaşlarına vize uygulamasını kaldırdılar. Belçika Başbakanı Guy Verhofstadt'ın, Doğu Avrupa ülkelerinden gelerek hırsızlık, kapkaççılık yapan ve çeşitli suçlar işleyen çocukların toplu olarak sınırdışı edilmelerini emretmesi ve bu emrin uygulanması, ''Genişleme gerçekleşince nasıl tedbir alınacak?'' sorusunu gündeme getirdi. Özellikle Doğu Avrupa ülkelerinden AB'ye gelerek çeşitli suçlar işleyenlerin sayısının fazlalığı, güvenlik konusunda zaten var olan endişelerin artmasına, aşırı sağ partilerin ve AB karşıtlarının güç kazanmasına yol açıyor. Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası (AGSP), Ortadoğu politikası, göç politikası gibi konularda uzlaşma sağlayamayan ve somut adımlar atamayan AB ülkelerinin genişlemeye hiç hazır olmadıkları görüşünü savunanlar artarken, ''Zamanı gelince, örneğin Kıbrıs sorunu bahane edilerek ve Yunanistan kullanılarak genişleme askıya alınacak'' iddialarını ortaya sürenler bulunuyor. Almanya'da yapılacak genel seçimleri de ''heyecanla'' bekleyen gözlemciler, bu seçim sonuçlarının AB'yi geniş ölçüde etkileyeceğini savunuyorlar. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:18

İLGİLİ HABERLER