ABD:"KIBRIS'TA ÇÖZÜM TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİĞİ İHTİMALİNİ ARTTIRIR"
KAYNAK : Haber Vitrini
ABD Başkanı George Bush'un Kıbrıs Rum kesimi büyükelçisi olarak atadığı Michael Klosson ve Arnavutluk'a büyükelçi atanan ABD'nin Ankara Büyükelçiliği Müsteşarı James Jeffrey, Kıbrıs'ta kapsamlı çözüme ulaşılmasının, Türkiye'nin AB üyelik sürecini olumlu etkileyeceğini söyledi.
Büyükelçilik görevlerinin kesinleşmesi için Senato onayı gereken Klosson ve Jeffrey, Senato Dış İlişkiler Komitesi'nde komitenin sorularını yanıtladılar.
Ataması onaylanırsa, ABD'nin Rum kesimi Büyükelçisi Donald Bandler'ın yerini alacak olan Avrupa ve NATO ile ilişkiler uzmanı Klosson, şu sırada bütün ilginin, Kıbrıs'ta kapsamlı bir çözüme ulaşılması üzerinde olduğunu ve ABD'nin çözüme yönelik ''fırsat penceresine'' inandığını ifade etti.
Klosson, ''önceliğimiz çözüm ama Kıbrıs'ın AB'ye üyelik sürecinin işlemesi, çözüm yönünde teşvik edici bir unsur'' dedi.
Michael Klosson, Rum kesimi ve Türkiye'nin AB'ye girmesi arasında resmi bir bağlantı bulunmadığını, ancak pratikte Kıbrıs'ta bir çözümün, Türkiye'nin üyelik ihtimalini artıracağını söyledi.
Arnavutluk'a atanan James Jeffrey de Türkiye'de görev yapıyor olması dolayısıyla Kıbrıs konusundaki sorulara muhatap oldu.
Jeffrey, Klosson'a katıldığını belirterek, ''Kıbrıs'ta çözüm, belki yazılı olarak değil ama psikolojik olarak Türkiye'nin AB'ye kabulüne yardım edecektir. Helsinki'deki AB toplantısında Kıbrıs, Türkiye ile AB arasında siyasi diyalog konusu olmuştu. Dolayısıyla Türkiye'nin üyeliğine yardım edecektir. Türkiye'nin AB üyeliği yumuşak tonda gelişecektir. Çünkü bu bir siyasi diyalog meselesi, politik bir kriter veya önşart değil. AB'nin daha sonraki bir noktada hesaba katacağı birşey. Eğer Ada'da çözüme yönelik bir anlaşma sağlanırsa, bu Türkiye'nin AB üyeliği için pozitif bir adım olur'' değerlendirmesinde bulundu.
''AB KARARINDAN ÖNCE FIRSAT PENCERESİ VAR''
Klosson, ABD'nin, Aralık ayında Avrupa Birliği genişleme kararını almadan önce, Kıbrıs konusunda bir ''fırsat penceresi'' bulunduğuna inandığını belirtti.
Kıbrıs'ta iki lider arasında yüzyüze görüşmeleri desteklemek için ABD'nin elinden geleni yapacağını, ancak uzlaşmanın yine iki lidere bağlı olduğunu söyleyen Klosson, iki bölgeli, iki toplumlu federasyon politikasını yineledi.
''GÖRÜŞMELERDE BAZI AÇILIMLAR VAR''
Michael Klosson, Ocak ayında Kıbrıs müzakerelerinin, iki liderin doğrudan görüşmeye başlamasıyla yeni bir evreye girdiğini, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve Kıbrıs Rum Kesimi lideri Glafkos Klerides'in 40 kez görüştüğünü söyledi.
Klosson, ''Bu görüşmelerde bazı açılımlar gördük. Bazı esneklik işaretleri. İki lider hala bu süreçte ilerleme arayışında. Biz, ortada kapsamlı çözüme yönelik gerçek bir fırsat olduğuna inanıyoruz'' diye konuştu.
ÇÖZÜM OLMADAN RUM KESİMİ'NİN AB ÜYELİĞİ
Çözüm olmadan AB'nin, Rum kesimini üyeliğe kabul edip etmeyeceği yönündeki bir soru üzerine Klosson, Rum kesiminin AB üyeliğine destek vermenin, ''kapsamlı çözümü teşvik edeceğine inanıldığını'' söyledi.
Klosson, ''ABD'nin konumu, AB üyesi olmamamıza rağmen, Kıbrıs'ın AB üyeliğini desteklemektir. Üyelik süreci, kapsamlı çözümü teşvik edebilir. AB, Helsinki zirvesinde, çözümün önşart olmadığını söyledi ve karar verirken, ilgili bütün faktörleri dikkate alacağını kaydetti'' dedi.
Bölünmüş bir Kıbrıs'ın AB'ye alınmasının sonuçlarına ilişkin bir soru üzerine Klosson, şu anda sadece kapsamlı bir çözüme ulaşma konusuna odaklanıldığını kaydetti.
Klosson, ''Üyelik sürecinin teşvik edici olduğuna ve çözümün mümkün olduğuna inanıyoruz. Kamuoyu önünde spekülasyonda bulunmak görüşmelere zarar verebilir'' diye konuştu.
''Kıbrıs Rum yönetimi için, bir çeşit federasyona katılma yönünde nasıl bir teşvik var? Kıbrıslı Rumlar biliyorlar ki AB'ye girecekler.
Onları çözüm yönünde çaba göstermeye ve federasyona katılmaya teşvik edecek birşey var mı?'' sorusuna ise Klosson, hem Denktaş hem de Klerides'in çözüm çabası içine girmesinin cesaret verici olduğu yanıtını vermekle yetindi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:17