
AĞCA'NIN TUTUKLANMASINI DEĞERLENDİREN BAKAN ÇİÇEK'TEN "AF" TEPKİSİ...
TUNCER CENGİZ
İSTANBUL (İHA) - Atatürk Havalimanı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Çiçek, Mehmet Ali Ağca konusundaki düşüncelerini, Yargıtay'a sunulan dilekçede açıkça ifade ettiklerini söyledi. Çiçek, "Bizim süreçten tereddüdümüz olmadı. Bayram tatilinden dolayı hemen anında başvuru imkanı yoktu. Zaten ilk mesai günü başladığında dosya Ankara'ya geldi. İstanbul ve Ankara'daki arkadaşlarımız bu konuyu çok değişik yönleriyle inceledi. Şu ana kadar bu dosya ile ilgili söylenen sözlerin önemli bir kısmı işin insani boyutu açısından yapıldı. O değerlendirmeler saygı duyulacak değerlendirmeler, ancak ortadaki yanlışlığın hukuk yoluyla düzeltilmesi bizim görevimiz. Çok karmaşık bir dosya. Biz incelemeleri yaptık. Verilen kararların ne yönden hatalı olduğunu ortaya koyduk. Yargıtay'ın verdiği karar bizim başvurumuz doğrultusundadır, mesele hukuken aydınlanmıştır. Bundan sonra ilgili infaz mercileri bu işin gereğini yapacaklardır" diye konuştu.
Bu konuda spekülasyona girmenin bir anlamı olmadığını ifade eden Cemil Çiçek, bu olay vesilesiyle herkesin çıkarması gereken dersler olduğunu söyledi. Çiçek, "Onlar üzerine yoğunlaşmak daha doğrudur. Ağca olayı bizi 80 öncesi yaşadığımız şartlara götürdü. O şartların tekrar yaşanmaması için hepimizin gayret göstermesi lazım. O zaman da kan dökülüyordu, şimdi de kan dökülüyor. Bu yolla kimsenin bir yere varması mümkün değil. Birbirimizin gırtlağına sarılmak yerine enerjimizi ve gücümüzü devletimizi, yargımızı, demokrasimizi daha güçlü kılmak çabası için harcamalıyız. Bu türlü eylemler hiçbir zaman Türkiye'nin yararına olmadı, hep başkalarının faydasına oldu. Bugün Güneydoğu'da dökülen kanın ülkeye faydası yoktur. Bu ülkenin insanları kendi sorunlarını çözebilmeli, başkalarına taşeronluk yapmamalı. Türkiye'de işleyen bir yargı var. Yanlış olabilir, eksiği olabilir ama ortaya çıkacak bir yanlış söz konusu olduğunda bunu gidermenin yolu yine hukuk içerisinde kalır. Bu olay bunu da ortaya koymuştur" şeklinde konuştu.
Bakan Çiçek, Türkiye'nin açık bir toplum olduğunu söyledi. Her konuda titizliğin önemine dikkat çeken Çiçek, "'Ben ne yaparsam benim yaptığım doğrudur' anlayışı içinde değil, kim neyi yapıyorsa daha titiz bir araştırma yapmak, o konuyla ilgili bilgi ve belgeleri daha titizlikle incelemek lazım. Bu her mesleğin mensupları için gerekli. Medyanın bu dönemde önemli çabası olmuştur. İnfaz makamlarının bundan sonraki infaz hesapları dahil biraz daha titizlikle davranmaları gerekir" ifadelerini kullandı.
"ÇIKARILAN AFLAR NEDENİYLE YARGIDA İSTİKRAR KALMAMIŞTIR"
Türkiye'de çıkarılan afların, hukuk sistemini altüst ettiğini belirten Adalet Bakanı Cemil Çiçek, "Türkiye'de çok sayıda af çıktı. Çıkarılan aflar nedeniyle yargıda istikrar kalmamıştır. Yasa uygulayıcıları açısından pek çok zorluklar beraberinde gelmiştir. Bunun temeli de kişinin suç işlediği günden bu güne infaz hukukunda yapılan af nitelikli pek çok düzenlemelerdir. Türkiye'nin gündeminden bu afları kaldırmamız lazım. Dağdakileri indirmek için 'af var mı' diye toplum beklenti içine sokuluyor. Ben afların ceza hukuku açısından doğru olduğu kanaatinde değilim. Aflar Türkiye'ye fayda getirmedi. Bu yasaları uygulayanlar da aynı alanla ilgili birden fazla yasa varsa bunda görüş farklılıkları olabilmektedir. Bunda kasıt aramaya gerek yok. Bu tümüyle bir yargı işlemidir. Yargı kararları hiçbir zaman bir siyasi otoritenin onayına tabi değildir" açıklamasında bulundu.
Hayali ihracatçı Turan Çevik'in oğlu ile kendi oğlunun ortak şirket kurduğu ve bu sayede silahlı bir çatışma olayında kendi özel emriyle bu kişiyi cezaevine girmekten kurtardığı öne sürülen Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcısı Ünal Canpolat'ın durumunun sorulması üzerine ise Bakan Çiçek şunları söyledi:
"Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcısı 3 Şubat günü yaş haddinden emekli olacak. Bazı mesleklerde etik kurallar düzenleyici yasalardan daha önemlidir. Bazı meslekleri icra edenlerin özgürlüğü sade vatandaşlar gibi değil. Her yere gidemez, herkesle düşüp kalkamaz. Eğer öyle yapacaksa o mesleği icra edemez. Bugün 9 bin 500'e yakın hakim ve savcı Türkiye'nin en ücra köşelerinde görev yapmaktadır. Birkaç kişinin böyle davranışlarına bakarak bir genellemeye gitmek yanlıştır. Bu olayla ilgili olarak da hemen işlemi başlattık. Soruşturma bitti. Bize geldi, ben de yüksek kurula gönderdim. Yüksek kurul kararı verecek."
Bakan Çiçek son olarak Sabancı cinayeti zanlısı Fehriye Erdal'ın durumunun sorulması üzerine, "Fehriye Erdal üzerinde hem bakanlık, hem Sabancı Ailesi ile diyalog içinde çalışmaları yapıyoruz. Hangi yoldan gidersek hangi neticeyi elde edeceğimize karar vererek çalışıyoruz" dedi.