
Ağır sperm hasarı olan erkekler baba olabilir mi?
Halk arasında bilinen adı ile kısırlık yani infertilite, teknolojinin gelişmesine bağlı olarak kadın ve erkeği eşit oranda etkilemekte ve sanıldığının aksine kısırlık şikayetlerinde kadının yanı sıra erkeğe bağlı problemlere de oldukça sık rastlanılmakta.
Peki nedir bu problemler?
Kromozomal bozukluklar, son zamanlarda sık rastlanan genetik mutasyonlar, önceden geçirilmiş kabakulak gibi enfeksiyonlar, spermin sayısal-hareketsel ve morfolojik yetersizliklerinden kaynaklanan sıkıntılar erkeklerde kısırlık oluşturan başlıca sebepler olarak sayılabilir.
Kadınlarda olduğu gibi erkeklerde de ileri yaşın, sigara kullanımının, hava kirliliğinin, uzun süre giyilen streç-kot gibi dar pantolonların, testislerin anormal sıcak ortama maruz kalmasının sperm DNA’sındaki hasarı arttırdığı, sperm kalitesini ve sayısını düşürdüğü ve bunun sonucunda da ağır sperm hasarı diye tanımlanan ciddi bir sıkıntıya yol açabildiği ileri sürülmekte.
Peki baba olmak isteyen erkeklerin çocuk sahibi olmasını zora sokan ‘ağır sperm hasarı’ nedir ve bu hasar giderilebilir mi? Bu tip rahatsızlığı olanlar ne yapmalı, nasıl bir tedavi yöntemi uygulanmalı?
İşte tüm bu soruların cevabını Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Tolga Ecemiş cevapladı.
Erkekte Ağır Sperm Hasarı Olgularında Tüp Bebek Yaklaşımı Nedir?
İnfertilite (Kısırlık) Tedavisinde Baba Adayının Değerlendirilmesi
İnfertilite (kısırlık) tedavisinde erkeğin değerlendirilmesi yapılırken önceden uygulanan tedaviler, başka merkezlerde yapılmış yardımcı üreme tekniklerine ait bilgiler, eşe ait incelemeler ve tedaviler değerlendirilir. Erkek infertilitesi tedavisinde son yıllar içinde uygulanan teknikler ile hızlı bir ilerleme kaydedilmiştir. Özellikle mikroenjeksiyon tekniği, daha önceden tedavi edilemeyen erkeğe ait birçok infertilite faktörüne çözüm getirmiştir.
Sistemik hastalıklara yönelik incelemede hastanın şeker hastalığı, sinir sistemine ait hastalıklar, ateşli hastalıklar, testis iltihaplanması, cinsel ilişki ile bulaşan hastalıklar, geçirip geçirmediği sorgulanır. Baba adayının işi dolayısıyla kimyasal maddelere, radyasyona maruz kalıp kalmadığı ve alkol, sigara kullanımı, varikoselin var olması ve ailevi kısırlık araştırılır. Bu faktörler sperm üretimini kötü yönden etkiledikleri için önemlidir. Aynı zamanda çocukluk ve gelişme dönemlerine ait kriplorşitizm (testislerin kasık kanalı içinde kalması, zamanında torbaya inmemesi) ve düzeltilmesi için yapılan orşiopeksi ameliyatı, fıtık ameliyatları, penise, idrar kanalına veya testislere ait geçirilmiş ameliyatlar sorgulanır.
Erkekler için; spermiogram, kan grubu, HBsAg, antiHBs, antiHCV, gerekli durumlarda hormon testleri (FSH, LH, total testosteron, prolaktin ve TSH) ve genetik testler yapılmalıdır.
Erkeğin 2-5 günlük cinsel perhizden sonra herhangi bir kimyasal maddenin yardımı olmaksızın mastürbasyon ile menisi temiz bir kaba alınır. Örneklerin 2 saat içinde incelenmeleri gerekir. 2-3 haftalık aralıklarla en az 2 sperm örneği almak ve birbirlerini destekleyen örnekleri temel almak en doğru yöntemdir. Normal bulunan örneklerde tekrara gerek yoktur. Hacim, koku, renk, sıvılaşma süresi, sayı, hareket ve normal morfoloji oranı açısından değerlendirilir. Yoğun lökosit içerik herhangi bir iltihabi durumu şüphelendirebilir. Spermin özelliklerinden bir ya da birkaçındaki bozukluklar bazen kadının durumu ne olursa olsun doğrudan infertil çiftlerdeki problemi ortaya koyabilir ve tedaviyi belirleyebilir.
Güncellenme Tarihi : 14.5.2016 21:12