
Ahlat'a Cumhurbaşkanlığı Külliyesi OTAĞ kuracağız
Malazgirt Zaferinin 947. yıldönümü kutlamalarında konuşan Başkan Erdoğan "Sultan Alp Arslan'ın varisi olarak Ahlat'a bir Cumhurbaşkanlığı Köşkü yapacağız" dedi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Ahlat'ta 10 dönüm alanda, 1071 metrekare oturma alanına sahip bir otağ merkezi yapacaklarını bildirdi.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:
"Burada yapacağımız daha çok şeyler var. Özellikle burayı selvilerle çevreleyip çok daha farklı bir hale getirmek istiyoruz. Şu andaki durum bizim için yeterli değil, daha iyi olacak. Çünkü bu millete ne yakışırsa onu yapacağız. 26 Ağustos burası, 24 Ağustos Ahlat. Ahlat'ta otağı kuruldu. Oradan yolculuk iki gün buraya. 26 Ağustos'ta da Malazgirt Zaferi'yle ilgili adımlar atıldı. Van gölü havzası tarihimizin bize en kıymetli emanetlerinden biridir. Bu bölgeyi her bakımdan korumalıyız.
'AHLAT'A BİR CUMHURBAŞKANLIĞI KÖŞKÜ YAKIŞIR'
Sayın Bahçeli bir ziyaretinde 26 Ağustosu konuşurken güzel bir hatırlatmada bulundu. Dediler ki 'Ahlat'a bir Cumhurbaşkanlığı Köşkü yakışır.' Çünkü otağı Sultan Alp Arslan oraya kurdu. Biz de varisleri olarak oraya bir otağı kuralım." dedi.
Muş’un Malazgirt ilçesinde kutlanan 26 Ağustos Malazgirt Zaferi’nin 947. yıl dönümü öncesi Türkiye’nin her tarafından on binlerce insan akın akın ilçeye geldi. Bitlis’in Ahlat ilçesindeki kutlamalarının ardından helikopterle Malazgirt’e gelen Erdoğan, burada protokol üyeleri tarafından karşılandı. Daha sonra kendisini bekleyen kalabalığa hitap eden Erdoğan, yollardaki sürücüleri dikkatli olmaları konusunda uyararak, sabah Bitlis’in Ahlat ilçesinde olduğunu anımsattı. Erdoğan, “Sabah Ahlat’taydık. Tarihimizde çok önemli bir yeri olan bu güzel ilçemizde Selçuklu Mezarlığını ziyaret ettik. Ardından buradaki etkinlik alanını ziyaret ettik ve buraya geldik. On binler buraya geldi, Malazgirt Ovası'nı doldurdu. Az önce resmi rakamı aldım, 75 bin kişi. Burada yapacağımız daha çok şeyler var. İnşallah çevre düzenlemesiyle burayı özellikle selvilerle çevreleyip çok daha iyi bir hale getirelim diyoruz. Milletimizin birliğinin ve beraberliğini sembolü olan bu bölgeyi korumalı ve gözetmeliyiz. Sayın Bahçeli bir ziyaretinde güzel bir hatırlatmada bulundu, ‘Ahlat’a bir Cumhurbaşkanlığı Köşkü yakışır’ demişti. Çünkü otağı Sultan Alparslan oraya kurdu, biz de varisleri olarak oraya böyle bir otağ kuralım inşallah. Bugün vali ve belediye başkanımızla görüştük. Onlar 1071 metrekare yer düşünmüşler. Dedik olmaz. 1071 metrekare oturum alanı olur, en az 5 dönüm ve çevre düzenlemesiyle. Belediye başkanımız da coştu, ‘en az 10 dönüm’ dedi. Bu bir işaret fişeğidir, inşallah sonu da hayır olur. Malazgirt Savaşı’nın yaşandığı bölgeyi milli park olarak ilan ettik ve düzenlemesine başladık. Bu yıl milli park alanının ilk etabı devreye girdi” dedi.
“Fetih zulme karşı başkaldırının adıdır”
Fethin zulme karşı başkaldırının adı olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bizim medeniyetimiz bir fetih medeniyetidir. En büyük fethimiz gönüllerin fethidir. Kaç asır geçerse geçsin varlığımız bu sayede devam ediyor. Malazgirt'te kazandığımız zafer bize Avrupa’nın ortalarına kadar giden yolu açmıştır. Bu yüzden Malazgirt; Mekke, Medine, Bursa, Edirne, İstanbul, tüm Balkanlar demektir. Malazgirt ruhunu unutursak ne öncemiz kalır ne sonramız. Biz Malazgirt’te sadece bir zafer kazanmadık, Malazgirt’te millet olduğumuzu tüm dünyaya ilan ettik. Şayet Malazgirt ruhunu yaşatmayı başaramazsak, geçmişimizle birlikte geleceğimiz de kaybederiz. Maziden atiye uzanan bu büyük mirasa çok iyi sahip çıkın. Mekke’ye, Medine’ye sahip çıkın. Bu mübarek topraklara namusunuz gözüyle bakın. Kudüs’e sahip çıkın. Selçuklu’ya Osmanlı’ya sahip çıkın. Osmanlı başkentlerine evladı fatihan olan Balkanlara sahip çıkın. Kurtuluş Savaşımıza ve Cumhuriyetimize çok iyi sahip çıkın. 15 Temmuz kıyamına sahip çıkın. Bu tarihi hadiseyi asla unutmayın, unutturmayın. Siz bu ülkenin, bu ümmetin ve tüm insanlığın umudusunuz.”
“Anadolu, insanlığın geleceğinin kilit taşıdır”
Anadolu’nun insanlığın geleceğinin kilit taşı olduğunu belirten Erdoğan, “Büyük liderler Anadolu'ya sahip çıkmak istemiştir. İşte Çanakkale’de Gazi Mustafa Kemal o gençliği ile beraber yedi düvele karşı savaştılar ve ‘Çanakkale geçilmez’ dediler. Nice şehitler verildi. Ülkemizin bir süredir yaşadığı sıkıntıların sebeplerini konjonktürel gelişmelerde arayanlar çok yanılırlar. Perde gerisinde yazılan senaryoların işte böyle bir arka planı vardır. Unutmayın, Anadolu bir benttir, bu bent yıkılırsa ne Ortadoğu, ne Orta Asya, ne Balkanlar kalır. Üzerinden ulu çınar gölgesi kalkan bu tüm bu coğrafyalar tehlikeye maruz kalır. En ufak bir zaaf belirtisi gösterdiğimizde üzerimize leş kargaları gibi geleceklerini görürsünüz. İçerimizdeki bazı gafiller sanıyorlar ki mesele Tayyip Erdoğan meselesidir. Hayır mesele Türkiye meselesidir. Mesele İslam meselesidir. Haram görmüş kursak ve çürümüş bir gönül akıbeti ölüm olan çaresiz bir hastalığa tutulmuş demektir. Bir kez daha Malazgirt Zaferimizin 947. yılını tebrik ediyorum. Bu gazada yer alan tüm kahramanları şükranla yad ediyorum” ifadelerini kullandı.
“Malazgirt Muharebesi; Sultan Alparslan'ın kazandığı büyük bir zaferdir”
TBMM Başkanı Binali Yıldırım ise 26 Ağustos’un kendileri için iki tane önemi olduğunu belirterek, “Birincisi Mustafa Kemal Atatürk’ün taarruz emrini verdiği gündür. Bundan daha da önemlisi 1071’de Cuma namazından sonra Sultan Alparslan savaşmak için ordusunun önüne geçtiğinde, ‘yenilirsem bu beyaz elbisem kefenim olsun’ diyerek aziz milletimizin ilelebet Anadolu’nun vatan edinmesine neden olan kahraman askerlerine selam olsun. Malazgirt Muharebesi; Sultan Alparslan'ın kazandığı büyük bir zaferdir. Bu zafer bize yeni bir istikbal kazandırmıştır. Osmanlının kıtalara açılmasının kapılarını bu topraklar açmıştır. 1071’de Malazgirt’te ‘Allah-u Ekber’ nidalarıyla buluşan bu topraklar, bin yıldır dünyaya hakkı ve hakikati haykırmıştır. Türk milleti, 26 Ağustos’ta kazandığı zaferle tarihin seyrini değiştirdi ve hakkı üstün kılmak için İslam’ın kılıcı olduğunu bütün dünyaya gösterdi” dedi.
Binali Yıldırım, Türkiye Cumhuriyetinin büyük bir medeniyetin varisi olduğunu ifade ederek, “Bunu geliştirmek ve yaşatmak hepimizin sorumluluğundadır. Ümidini, yarınlarını bize bağlayan topluluklara mahcup olmayacağız, onları hayal kırıklığına uğratmayacağız inşallah. Bu necip milletimiz nice zorluklar atlattı, tarihe nice şanlı sayfalar ekledi. Kıtalara adaletle hükmetmiş bir cihan devletinin mirasçılarıyız. Biz et ve kemik gibi, et ve tırnak gibi bir ve beraberiz, birlikte Türkiye’yiz. Bizim aramızı bozmaya çalışanlar asla bunu başaramayacaklardır. Asırlardır bu topraklarda her renkten, her inançtan birlikte yaşadık. Bugün hiç kimse Türkiye’ye sadece burada yaşayan 81 milyonu görmüyor. Türkiye denilince kültürünün ve tarihinin arka planıyla geliyor. PKK, FETÖ, DEAŞ ile mücadelesini yürüttü. Ülkemizin kalkınması için projelerini üretmeye, vatandaşımızın yüzünü güldürmeye devam ettik. Terörü Türkiye’nin gündeminde çıkartacağız dedik, hamd olsun kararlılıkla bunu başardık. Projelerimizle Anadolu’yu yeniden kalkındırıyoruz. Ne ekonomik darbe girişimleri ne de 15 Temmuz darbe girişimleri sonuç vermeyecektir. Bütün bunların hepsi aziz milletimizin kararlığıyla boşa çıkacaktır inşallah. Türkiye, ekonomisi dışa açık yapısıyla kapsayıcı bir ivme ile yoluna devam ediyor. Hareketlere rağmen güçlü ekonomisiyle her türlü saldırılara rağmen hedeflerine yürümeye devam ediyor. Türkiye’yi tehdit etmeye kalkanlar, her zaman cevabını misliyle alır. Muhataplarımızın bir süredir sergiledikleri anlamsız tavırlarından en kısa zamanda vazgeçmeleri, yeni bir yaklaşım göstermelerini tavsiye ediyorum” diye konuştu.
Güncellenme Tarihi : 26.8.2018 22:50