AHMET HAKAN ÇANKAYA'NIN 'ŞİFRESİNİ ÇÖZDÜ'!..

AHMET HAKAN'IN HÜRRİYET'TEKİ YAZISI:

Şifreyi çözdüm

OLAY şudur:

Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanlığına aday olacak!

En azından bunu sonuna kadar zorlayacak.

Çünkü...

Erdoğan şunu çok iyi bilmekte:

Eğer, "Kalsın, ben almayayım da benim yerime şu akmaz kokmaz, kimseye bulaşmaz, halim selim arkadaş Çankaya’ya çıksın" derse...

O meşhur "karizma" bir anda yerle bir olur.

Eğer "gerilim olmasın" diye bir "özveri jesti" yaparsa...

Seçmen bunu asla "jest" olarak algılamaz.

"Korktu, kaçtı" gibi Türk seçmeninin hálá çok önemsediği sözcükler havada uçuşur ve Erdoğan’ın siyasette bir daha dikiş tutturması imkansızlaşır.

Bu yüzden...

Bedeli ne olursa olsun...

Erdoğan Çankaya kapılarını zorlayacaktır.

Hem de sonuna kadar.

Karşı taraf ise...

Yani...

Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkmasını, "Hadi başbakanlığına katlandık ama cumhurbaşkanlığına asla tahammül edemeyiz" noktasında olanlar ise...

"Olmasın" diye zorlayacaklardır.

Hem de sonuna kadar.

***

Bu bir savaştır ve savaşın tarafları bellidir:

"Erdoğan’ı Çankaya’ya çıkarmak isteyenler" ile "Erdoğan’ın Çankaya taarruzunu püskürtmek isteyenler."

Ancak...

Savaş, "Biz seni Cumhurbaşkanı yapmak istemiyoruz, bunun için savaşa başlıyoruz" ya da "Ben cumhurbaşkanlığını sonuna kadar zorlarım arkadaş" şeklinde açık niyet bildirimleriyle cereyan etmeyecektir.

Devreye acayip kullanışlı şifreler girecektir:

Bir taraf "İrtica! İrtica!" diye bağıracaktır.

Ama o sözcüğün altında gizli olan asıl cümle, "Çankaya’yı sana yar etmeyiz" cümlesi olacaktır.

Buna karşılık...

Diğer taraf "Nerede hani irtica?" diye soracaktır.

Ancak bu sorunun altında gizli olan asıl cümle ise, "Bal gibi de çıkarım arkadaş" cümlesi olacaktır.

Devam edelim:

Bir taraf yine "İrtica" diye haykıracaktır.

Ama gizli cümle "Çankaya sana haram" cümlesi olacaktır.

Buna karşılık...

Diğer taraf ise "Aman dur, yoksa borsa çökecek" diyecektir.

Ama bu çıkışın altında yatan asıl cümle, "Beni Çankaya’ya çıkarmamak için neleri göze alabilirsin ki?" cümlesi olacaktır.

***

Demek istediğim şudur:

Bizler ortalıkta uçuşan "irtica" vurgularına bakarak...

Meselenin gerçekten "irtica" olduğunu sanmayalım.

Unutmayalım ki:

Bu topraklarda tam iki yüzyıldır, "irtica" denilen ihtiyar gulyabani, bütün iktidar kavgalarının şifresi olmuştur.

Her darbede, her iktidar savaşında, her seçimde o vardır.

Menderes’in de, Demirel’in de, Özal’ın da belalısıdır.

Kısacası:

Şu canım dünyanın orta yerinde "irtica" adı verilen sihirli sözcük, sert başlayan Çankaya savaşında da üzerine düşen görevi hakkıyla yerine getirecektir.