AK Parti'de idam sesleri

Bursa'da düzenlenen 'Türkiye'de Anayasalar ve Siyaset' isimli konferansa katılan AK Parti Genel Merkez Seçim İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop, anayasanın değişmesi hususunda açıklamalarda bulundu. Şentop, "Anayasa'da devletin ülkesi ve devletin milletinden bahsedilir. Devletin sahibi olduğu bir ülke ve devletin sahip olduğu bir millet var. Devlet, millete bu anlayışla baktığı için şu ana kadar milletin her şeyini tazmin etmeye kalkmıştır. Başörtüsü yasağından kılık kıyafetine, yediğine, içtiğine, her konuda müdahale etmiştir. Bu devletin şu ana kadar anayasa zihniyetini gösteriyor. Biz temel olarak bu zihniyeti değiştirmek istiyoruz. devletin millet anlayışına, milletin devlet anlayışını değiştirmek istiyoruz. Bu seçimden sonra muhalefet değişecek inşallah. Hükümet kalacak ama muhalefet değişecek. Hem kadro olarak değişecek hem de zihniyet olarak değişecek. Tamamen AK Parti karşıtlığına münhasır, 7 Haziran'dan sonra bu şekilde siyaset yapma olanağı değişecek. Mesela tartışılan güncel konulardan birisi faizler. Ancak Kılıçdaroğlu neyi tartışıyor. Cumhurbaşkanı ne dedi? Merkez Bankası Başkanı ne dedi? Başbakan ne dedi? Hep dedikodu. Kılıçdaroğlu ne dedi? CHP ne dedi? Merkez Bankası'nın faiz yürütmesini ilişkin görüşü var mı? Arttırsın mı? Azaltsın mı? Yerinde mi saysın? Böyle bir görüşü yok. Sadece siyasetin magazinini yapıyorlar. Bu değişecek. Yeni anayasayla ilgili bir sorun olmayacak inşallah çıkacak" dedi.
"ÖZGECAN ASLAN'IN KATİLLERİ İDAM EDİLMELİ"
Özgecan Aslan cinayetinin ne ceza gerektirdiği sorusunu da cevaplayan Mustafa Şentop, "Benim şahsi görüşümce ifade edeyim. Ben şahsen bu şekilde kasten adam öldürmekten, kasten işlenen cinayetten, katil zanlılarıyla sınırlı olmak üzere idam cezasının getirilmesinden yanayım. Şahsi görüşüm olarak bunu söylüyorum. Daha önce de söyledim. Kasten bu şekilde vahşice öldürmede idam cezasının olması lazım. Ama hukuken bu mümkün olur mu? Nasıl mümkün olur, izahı uzun. Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde protokolleri var. O protokoller doğrultusunda idam cezasının olmamasına dair bir hüküm var. Buna bağlı olarak anayasalarda idam cezasının ceza olarak olanağı eskiden vardı. Çıkartıldı. Ancak dünyada birçok ülkede idam cezası var. Amerika Birleşik Devletleri'nde bazı eyaletler dahil olmak üzere birçok yerde idam cezası var. Türkiye'de idam cezasının kötü bir geçmişi var. Özellikle fikir suçları için siyasi suçlar için yapıldı. Bundan dolayı idama karşı antipatik bir yaklaşım var. Ben orayı kapsamayacak şekilde sadece kasten, vahşice öldürmelerde katil için bir ceza olarak düşünülmesi gerektiğinden yanayım. Tabi bu cezaların caydırıcılığı da önemli. Bu tamamen bir vahşettir. Sonuçta masum güzel bir kızcağızın canına kıydılar. Bu insanın en ağır ceza mahkemesinde cezalandırılması gerektiğini düşünüyorum. Bunlar için anayasa değişikliği gerekiyor. Ben bu çerçevede anayasa değişikliği gerektiğinin altını çiziyorum. İdam cezası denildiğinde siyasi suçlar, fikir suçları gibi suçlara da kesinlikle idam cezası olmamalı" şeklinde konuştu

HADIM CEZASI UYGULANMALI İDAM GERİ GELMELİ

GAZİANTEP Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Mersin'de üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın öldürülmesinin tüm toplumu olduğu gibi kendisini de üzdüğünü söyledi. Aile ve Sosyal Politikalar eski bakanı olan Fatma Şahin, bu tip olaylarda kimyasal hadım cezasının uygulanması ve uluslararası hukukta tartışılarak bu tür sapık noktalarda canilerin idam edilmesi gerektiğini ifade etti.
Aile ve Sosyal Politikalar eski Bakanı olan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Özgecan Aslan'ın öldürülmesinin toplumda hassasiyet oluşturduğunu söyledi. Bakanlığı döneminde kadına yönelik önemli çalışmalar yaptıklarını ve cezaları artırdıklarını hatırlatan Fatma Şahin, "Daha önce 3-5 yıl yatan insanlar bugün artık nitelikli adam öldürme suçundan ceza alıyor. Azmettirenler ceza alıyor. Ama toplumsal vicdanında şu anda 'Özgecan’ın başına gelen başka kimsenin başına gelmesin’ hassasiyeti var. Ben de aynen bu hassasiyete katılıyorum" dedi.

'ONLARIN ANLADIĞI DİLDEN KONUŞALIM'

Cezaların yetersiz kalması ve caydırıcı olmaması durumunda kişinin kimyasal kastrasyon ile hadım edilmesi gerektiğini anlatan Şahin şöyle konuştu:

"Eğer bu cezalar yetmiyorsa bu katillerin bu canilerin önünde bir engel oluşturmuyorsa onların anladığı dilden konuşalım. Bugün, birçok dünya ülkelerinde kimyasal kastrasyon dediğimiz bir yöntemle bu tür sapık insanlar tedavi ediliyor. Biz de bunu yapalım. Bunu yapan ülkeler var. Biz de yapabiliriz. Bakanlığım döneminde bu konuda bir çalışma yaptık ve olgunlaşmış bir yapı var. Bundan önce çıkan cinsel suçlarla mücadele yasası çok kuvvetli bir yasa. Ama bu kişi bir örnek olsun ve bundan sonra buna niyet dahi edilemesin. Erdemli bir topluma gidebilmemiz için bizim toplumsal vicdanı rahatlatmamız lazım ve Özgecan’lar canımız onlara hiç bir şey olmaması lazım. Zaten şuan yasalarımızın alt yapısı cinsel suçlarla ilgili yapılan en son yasa bu alt yapı var. Bunu da örnek olarak uygulansın. Çünkü bu bir hastalık. Nasıl insanların vücudunda bir hastalık varsa tedavi olmak gerekiyorsa bunu da bizim tedavi etmemiz ve çözmemiz lazım. Cezaları arttırmayla beraber bu tür tedbirler uygulamamız ve toplum vicdanını rahatlatmamız lazım."

Fatma Şahin idam konusunun da uluslararası hukukta tartışılarak bu tür sapık noktalarda uygulanması gerektiğini ifade ederek, "İdamın uluslararası hukukta da tartışılması lazım. Yani cezaların büyüklüğü yaptırım gücünü arttırıyor ve bunu yapmaya niyet edenlerin önünde büyük bir engel oluyor. Dolayısıyla ben idamın uluslararası hukukta tartışılması ve bu tür sapık noktalarda, cani katillerde tartışılarak gereğinin yapılmasını düşünüyorum” diye konuştu.