AK PARTİ'NİN HAZIRLADIĞI TCK TASARISI'NA KADINLARDAN SERT TEPKİ
SAFURE CANTÜRK
ANKARA - TBMM Adalet Komisyonu'nda görüşülmekte olan, Türk Ceza Kanunu Yasa Tasarısı'na kadın platformlarından sert tepki geldi.
TCK Kadın Çalışma Grubu, TCK Tasarısı'nda kadınlara karşı ayrımcılığın devamı için yasal zemin sunulduğunu iddia etti. Kadın Çalışma Grubu tarafından hazırlanan raporda, TCK'nın kadınları mağdur duruma düşürdüğü, bekaret, namus, edep baskıları ile yaşamalarına, namus cinayetlerinde öldürülmelerine, tecavüze uğramalarına, zorla evlendirilmelerine göz yumduğu hatırlatılarak, AK Parti hükümetinin hazırladığı TCK Yasa Tasarısı'nın da bu ihlalleri yasa eliyle meşrulaştımaya devam ettiği kaydedildi. Rapora göre, AK Parti hükümetinin hazırladığı TCK Yasa Tasarısı'nın, bağımsız kadın örgütlerinin çabalarıyla Aysel Çelikel'in Adalet Bakanlığı döneminde kurulan komisyonda atılan bazı olumlu adımları da yok saydığı ve yürürlükteki TCK'nın ayrımcı bakış açısını aynen koruduğu ifade edildi. TCK Tasarısı'nın yasalaşmadan önce kadınların talepleri ışığında yeniden düzenlenmesi ve öngörülen değişikliklerin yapılmasının istendiği raporda, tasarının bu haliyle çıkması durumunda Türkiye hukuk sisteminin, kadınların hak ve özgürlüklerini korumaktan yoksun, evlilik içi tecavüzü suç saymayan, kadınların tecavüzcüleri ile evlendirilmelerini yasa eliyle meşrulaştıran, kadınlar arasında evli, bekar, bakire ayrımı yapan, cinsel ve bedensel suçları kişiye karşı suçlar yerine topluma karşı suçlar olarak değerlendiren çağdışı yapısını sürdürmeye devam edeceği bildirildi.
KADINLARIN İSTEDİĞİ DEĞİŞİKLİKLER
Kadınlar, TCK Tasarası'nda şu değişikliklerin yapılmasını istediler:
''Cinsel suçlar 'Kişilere Karşı Suçlar' kapsamında düzenlenmeli ve 'Edep Töreleri' ve 'Genel Ahlak' gibi yalnızca kadınlara karşı ayrımcı bakış açısını sürdürmek için kullanılan ve yasaları hiçe sayarak, kız kaçırma, zorla evlendirme, namus cinayetleri gibi ağır insan hakları ihlallerini meşrulaştıran ifadelerin TCK Tasarısı'ndan çıkartılması şarttır.
Namus cinayeti faillerinin 'Haksiz Tahrik' maddesi ile cezada indirimden yararlanması önlenmeli ve namus cinayetleri 'Nitelikli İnsan Öldürme' kapsamına alınmalıdır. Cinsel Tecavüz ve Cinsel Bütünlüğü Tasaddi suçları açıkça adlandırılmalı ve tanımlanmalı, 'ırz' kavramı TCK'dan çıkartılmalıdır. Cinsel tecavüz suçu doğru adlandırılıp kapsamlı biçimde tanımlanmadığı sürece tecavüz suçunun önüne geçilemez. Yürürlükteki Tasarı ağır bir insan hakkı ihlali olan evlilik içi tecavüz suçunu tanımamakta ve cezasız bırakıyor. Bu durum bireylerin özel alanda yaşadıkları yaygın bi rinsan hakkı ihlallinin devamını teşvik etmekte ve ayrımcı bir bakış açısıl ie evli kadınların cinsel bütünlüğünü adetea yok saymaktadır. Evli ve bekar kadınlar, bakire olan ve olmayan kadınlar arasında ayrımcılık yapan düzenlemeler TCK Tasarısı'ndan çıkarılmalıdır. TCK Tasarısı tanımlar maddesindeki 'kadın' tanımı sadece bakire olan ve olmayan kadınlar arasında ayrımcılık yapan bakış açısının bir göstergesidir. Erkek sözcüğünü tanımlamaya gerek duymayan bu maddeden 'kadın' tanımını da çıkartmalıdır. Kaçırılan, cinsel tecavüze uğrayan veya başka bir cinsel saldırıya maruz kalan kadınlar kanun önünde eşittir. Ancak Tasarı'da, kadın evli ise kaçırılan faile daha fazla ceza verilmekte ve bakire olmayan kadının uğradığı cinsel tecavüz bakire bir kadının uğradığı cinsel tecavüzden daha hafif bir suç sayılmaktadır.Kadınlar arasında ayrımcılık yapan bu düzenlemeler kaldırılmalıdır.
''ÇOCUKLARIN 'RIZA'SI İLE IRZA GEÇME KABUL EDİLEMEZ''
Kız kaçırma ve zorla evlendirme suçlarını maşrulaştıran TCK maddeleri iptal edilmeli ve Kadınların tecavüzcüleri ile evlendirmelerine yol açan madde Tasarı'dan çıkartılmalıdır. Çocuklara karşı işlenen cinsel suçlar 'Çocukların Cinsel İstismarı' adı altında tek maddede düzenlenmeli ve bu suçlardan çocukların 'rıza'sının söz konusu olamayacağı açıkça belirtilmelidir. Tasırada yer alan, ''Çocukların Rızası ile Irza Geçme'' gibi çelişkil madde başlıkları, çocukların cinsel istismarında rızanın söz konusu olabileceği gibi çelişkili madde başlıkları, çocukların cinsel istismarında rızanın söz konusu olabileceği gibi yanlış bir varsayımı yansıtıyor. Evlilik içi ve evlilik dışı çocuklar arasında ayrımcılık yapan ''Yeni Doğan Evlilik Dışı Çocuğu Öldürme'' maddesi yasa eliyle çocuk öldürmeyi meşru kıldığı için kaldırılmalıdır.
''Hayasızca Hareketler'' maddesi tasarıdan çıkartılmalıdır. Cinsel Taciz suçu açıkça tanımlanmalı ve ''işyerinde cinsel taciz'' suçunun adı konmalıdır. Cİnsel suçların ''kolluk kuvvetleri'' tarafından işlenmesi cinsel suçlarda ağırlaştırıcı neden olarak belirtilmelidir. Cinsel suçların ortak ağırlaştırıcı nedenlerini düzenleyen maddeye silah ve benzeri tehlikeli neslerin kullanımı ve bu fiillerin gözaltında iken vukuu bulması veya kolluk kuvvetlerince yapılmış olması hükümleri de eklenmelidir. Bekaret kontrolleri TCK kapsamında bir suç olarak düzenlemeli ve cezelandırılmalıdır. Bekaret baskısı, kadınların cinsel özgürlüklerini kısıtlayan, bazen öldürlümelerine, bazen kendilerini öldürmelerine neden olan en korkunç denetim mekanizmalarından biridir. Yasaların işlevi, cinsel hak ve özgürlükleri sınırlamak, kullanılmasını engellemek değil, bu sonucu doğuracak her türlü zihniyet, inanış, töre, gelenek, görenek ve benzeri uygulamaları tasfiye etmektdir. TCK'ın 'Ayrımcılık' maddesi ŞAnayasa'ya uygun şekilde, kadın erkek eşitliğini gözetecek biçimde düzenlenmeli ve cinsel yönelimin ayrımcılık sebebi teşkil etmeyeceği belirtilmelidir''.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:14