Gündem
  • 27.6.2008 16:01

AKPM'NİN TÜRKİYE KARARINA TEPKİLER

ZAFER ÇAKMAK
ANKARA - MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ise, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin (AKPM) Türkiye kararını, "Bu bir darbe girişimidir" sözleriyle değerlendirdi.
AKPM'nin AK Parti'nin kapatılması halinde izleme sürecinin yeniden başlayabileceği yönündeki kararı Meclis'te farklı tepkilere neden oldu. TBMM'de gazetecilerin konuyla ilgili sorularını cevaplayan AK Parti Grup Başkanvekili Nihat Ergün, Türkiye'nin, Avrupa Komisyonu'nun bir üyesi olarak 2004 yılına kadar izleme alanı içinde olan bir ülke olduğunu hatırlatarak, 2004 yılına kadar yapılan değişim hamlelerinin, paketlerin, atılan bazı adımların 2004'te Türkiye'yi demokratik anlamda izlemenin dışına
çıkardığını ifade etti. Şimdi kimsenin Türkiye'nin pozisyonunu yeniden 4 yıl önceki noktaya getirmeye hakkı olmadığını ifade eden Ergün, Türkiye'yi anti demokratik istikamete doğru götürme çabalarına kimsenin destek vermemesi gerektiğini belirtti. Avrupa Komisyonu'nun yeni bir şey olmadığını belirten Ergün, Avrupa Komisyonu'nun Türkiye ile ilgili değerlendirme yapmasının da yeni olmadığını vurguladı. Ergün şöyle konuştu:
"2004'te bir değerlendirme yapmış, Türkiye'yi izleme alanı dışına çıkartmış. Demek ki Türkiye hakkında Avrupa Komisyonu'nun değerlendirmeleri, Türk siyasetçilerinin çok da uzak olduğu bir konu değildir. 2004'te iyi bir değerlendirme yapmış, Türkiye'deki ilerlemeleri görmüş ve Türkiye'yi demokrasi çıtası yüksek ülkeler arasına katmış. Bu memnuniyet verici durumun geriye gitmesi söz konusu olmaz. Türkiye'de bugün yaşanan bazı problemler var, ama Türkiye bu ilerlemelerden sonra geriye gidecek olursa
uluslararası alanda Türkiye hakkındaki değerlendirmeler de farklılaşacaktır. Türkiye okyanusta bir ıssız ada olsa ya da şu dağın arkasındaki bir köy olsa o zaman Türkiye hakkında kimse bir şey söylemez zaten. Aslında bu değerlendirmeler Türkiye'nin dünya ve Avrupa açısından ne kadar önemli bir ülke olduğunu ve Türkiye'nin demokratik ilerlemelerinin ne kadar önemsendiğini önümüze çıkaran bir tablodur."
Avrupa kurumlarının şu veya bu kişinin baskısıyla bir noktaya ulaşacağını zannetmediğini belirten Ergün, Avrupa'nın çok parçalı bir yer olduğunu, 27 ülkeye birden bir siyasi partinin ya da birkaç milletvekilinin baskı uygulayabilmesinin düşünülebilir bir şey olmadığını kaydetti. Ergün, "Avrupa'daki değişik siyasetçiler Türkiye hakkında ortak bir değerlendirme noktasına geliyorlarsa bizim Türkiye'de siyasetçiler olarak bu siyasetçilerle kavga etmek yerine şunu yapmamız lazım. 'Acaba gerçekten Türkiye'de
demokrasi alanında bir geriye gidiş var mı? Bizim iç iktidar mücadelelerimiz gözden kaçırdığımız bir takım şeyleri mi önümüze koyuyor ve dünyadaki başka kurumlar, organlar bizim göremediklerimizi görüyor?' diye bunu değerlendirmeye tabi tutmamız lazım. Yoksa onunla, bununla kavga ederek bir yere varamayız. Biraz da biz objektif bir değerlendirme yapsak doğru olur" değerlendirmesinde bulundu.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ise, bu yaklaşımı Türkiye Cumhuriyeti devletine, demokrasisine ve Parlamentosu'na hakaret olarak gördüğünü belirterek, "Bu bir darbe girişimidir, baskıdır, dayatmadır. Böyle bir şeyin kabul edilmesi mümkün değildir. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi, adeta AK Parti meclisi haline dönüşmüştür" diye konuştu.
Yine AK Parti milletvekillerinin girişimiyle AKPM'nin Türkiye Cumhuriyeti devletini cezalandırma, onun hakkında baskı uygulama niyetini ortaya koyduğunu anlatan Vural, Türkiye'de demokrasiyi siyasi partiler ve kurumlar nezdinde yürütecek milli kurumlar bulunduğunu söyledi. MHP olarak Türk demokrasisinin sağlıklı bir biçimde yürütülmesi için gerekli girişimlerde bulunduklarını anlatan Vural, yabancılardan merhamet dilenerek siyaset yapılmasının doğru olmadığını dile getirdi. Vural şunları kaydetti:
"Eğer bu konuda bir talep varsa bunu açık yüreklilikle Türk milleti önünde dile getirmek gerekiyor. Yabancılara gidip, onlardan merhamet dilenip Türkiye'ye baskı yapılmasını istemek doğru değildir. Ne isteyecekseniz milletten isteyin. Ne isteyecekseniz bu Parlamento'dan isteyin. TBMM varken AKPM'den merhamet dilenmek, bu konuda bildiri yayınlanmasını talep etmek, bu konuda baskı oluşturulmasını talep etmek Türk demokrasisine, Türk milletine hakarettir. TBMM Başkanı'nı ivedilikle bu konuda açıklama
yapmaya ve AKPM'nin Türkiye üzerinde oluşturmak istediği bu baskıya hayır demeye çağırıyorum."

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 08:18

İLGİLİ HABERLER