AKŞAM GAZETESİ AYDIN DOĞAN'IN SABAH GRUBUNU SATIN ALMA OYUNUNU ORTAYA ÇIKARDI
KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA/Akşam Gazetesi Aydın Doğan'ın peşini bırakmıyor.Bugünkü manşetini Aydın Doğan'a ayıran Akşam Gazetesi, "Medyadaki dağıtım ve reklam tekeli kırılınca, tıpkı POAŞ operasyonunda olduğu gibi attığı her adımda suçüstü yakalanan Aydın Doğan, Sabah Grubu'na 500 milyon dolar teklif ederek eski konumunu elde etmeye çalışıyor"dedi.Akşam,"Aydın Doğan, BDDK Başkanı Engin Akçakoca'ya yolladığı teklif mektubunda, SABAH, TAKVİM, YENİ ASIR, PAS, FOTOMAÇ, GÜNAYDIN ve ŞOK gazeteleriyle, Bir Numara Dergi Grubu İşletmeleri ve ATV televizyon kanalının tümüne birden, bu işletmelerin komple baskı tesisleriyle birlikte 500 milyon ABD Doları vereceğini açıkladı" bilgisi verdi.
İŞTE AKŞAM GAZETESİ'NİN HABERİ;
Medyadaki dağıtım ve reklam tekeli kırılınca, tıpkı POAŞ operasyonunda olduğu gibi attığı her adımda suçüstü yakalanan Aydın Doğan, Sabah Grubu'na 500 milyon dolar teklif ederek eski konumunu elde etmeye çalışıyor
İş Bankası ile ortak kurduğu İş-Doğan Petrolcülük Yatırım A.Ş.'nin 1 milyar 200 milyon dolarlık açığını kapatamadığı için bu kuruluşu POAŞ'la birleştirme kararı alan ve bütün yükü küçük yatırımcının sırtına yıkmaya çalışan Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan, şimdi de Sabah'a kancayı taktı.
Doğan, bu yolla bir yandan medyada kaybettiği tekel konumunu yeniden ele geçirmeyi amaçlarken, diğer yandan da yine eski alışkanlıklarını sürdürüp, kamunun desteği ve başkalarının sermayesi ile çok sayıda yeni kuruluşun daha sahibi olmayı hesaplıyor.
Bu gidişe 'Dur' diyen SABAH ve AKŞAM gazetelerinin işbirliği ile medyadaki dağıtım ve reklam tekeli sona eren Aydın Doğan, elindeki tüm kozları oynuyor. Aydın Doğan, Etibank operasyonu sonucu söz konusu bankanın iştiraklerini de portföyüne katan en büyük devlet KİT'i Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'na (BDDK) bir mektup yazarak, SABAH ve ATV başta olmak üzere 7 gazete, bir televizyon kanalı ve bir dergi grubu için toptan pazarlık yapmaya kalkıştı.
Takke düştü kel göründü
Kartel görüntüsüyle maskelenmiş medyadaki dağıtım ve reklam tekelini yıllardır sürdüren Aydın Doğan'ın bu operasyondaki asıl amacının kaybettiği tekelci konumunu yeniden kazanmak olduğu belirtiliyor. Bilindiği gibi Doğan, kısa süre öncesine kadar dağıtım tekeli ve reklam şirketindeki eğgemenliği ile sektörün tamamını tek başına kontrol eder durumdaydı. Bu durumda POAŞ operasyonu gibi haberleri, halkın duymasını engelleyebiliyor, istediği yayını dağıtıyor, istemediğine bin türlü güçlük çıkarıyordu. Bu düzen, SABAH ve AKŞAM'ın birlikte karşı çıkışı ile bozuldu. Böylece kartelin çöküşü başladı. Takke düştü, kel göründü.
Kamuoyundaki yaygın kanıya göre, Doğan son saldırısıyla tekelci konumunu yeniden kazanamazsa, operasyonlarını gizleyen örtü kalkacak, tıpkı POAŞ'ta olduğu gibi. Bundan sonra attığı her adımda suçüstü yakalanacak.
Taksit taksit ödermiş
Aydın Doğan, BDDK Başkanı Engin Akçakoca'ya yolladığı teklif mektubunda, SABAH, TAKVİM, YENİ ASIR, PAS, FOTOMAÇ, GÜNAYDIN ve ŞOK gazeteleriyle, Bir Numara Dergi Grubu İşletmeleri ve ATV televizyon kanalının tümüne birden, bu işletmelerin komple baskı tesisleriyle birlikte 500 milyon ABD Doları vereceğini açıkladı.
Üstelik Aydın Doğan, bu teklifte bulunurken, ödemeyi taksitle yapacağını söyledi. Bir anlamda, 'Paranın birazını vereyim, gerisini konuşuruz' dedi.
Kim bu konsorsiyum?
Şu sıralarda İş Doğan'ın 1 milyar 200 milyon dolarlık açığını kapatmak için Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) engelini nasıl aşacağını kara kara düşünen Aydın Doğan, sanki bu para kendi borcu değilmiş gibi, 500 milyon dolarlık yeni operasyona girişirken de, İş-Doğan ortaklığındakine benzen bir konsorsiyuma güvendiğini açıkladı. Doğan, BDDK'ya gönderdiği teklif mektubunda, konsorsiyumun nasıl oluştuğunu açıklamak yerine, '..oluşturduğumuz konsorsiyum adına aşağıdaki teklifimizin değerlendirilmeye alınmasını rica ediyoruz' demekle yetindi.
Kendi söküğü ne olacak?
Aydın Doğan'ın daha önceki benzeri operasyonlarını dikkate alan piyasa çevrelerinde bu konsorsiyumun, kamu ya da yarı-kamu kaynaklara sırtını dayamış resmi ya da yarı-resmi kuruluşlar olabileceği belirtiliyor. Kamuoyu şimdi, 'Madem verecek parası vardı, neden tüm zararını halka açık POAŞ'ın sırtına yüklemeye çalıştığı İş-Doğan Petrolcülük Yatırım A.Ş.'nin 1 milyar 200 milyon dolarlık açığını kapatmıyor' diye soruyor.
Çamur at izi kalsın
Doğan, tekelci konumunu yeniden kazanmak için son operasyona girişmeden önce SABAH'ı içten ele geçirmeye kalkmış, işi 18 milyon dolarla kapatmaya çalışmıştı. Başarılı olamayınca el altından yüksek paralar saçarak SABAH'ın çekirdek kadrosunu VATAN'a aktarmayı hesapladı. Ama bu hesap da tutmadı. Şimdi SABAH dimdik ayakta duruyor, VATAN ise bocalıyor.
Yık devletin sırtına
Şimdi daha büyük paralar harcayarak, dağılan tekelini yeniden toparlamaya çalışan Aydın Doğan, teklif mektubuyla BDDK'yı da baskı altına almaya çalışıyor. Bu arada rakiplerine bir yığın çamur da atıyor: 'Çok kazanıyorlar, vergi ödemiyorlar' diyor.
'Bu grubun, bırakın devlete olan borçlarını faizlerini bile ödeyemediği ortadadır' diye söze girip, devletin uğradığı zararın sınırlandırılması
ve durdurulmasını istediğini ileri sürüyor. Ama, 'Bu işletmelerin bünyesindeki gayrimaddi haklar ile zikredilen baskı tesisleri dışında kalan sair aktifleri teklifimiz haricindedir' diyerek kendi gözünde işe yaramaz gördüğü ne varsa devletin sırtına yıkmaktan da geri durmuyor.
AKŞAM soruyor
30 Haziran 2002'de İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'na gönderdiği bilançosunda, yılın ilk altı ayı itibariyle 651 trilyon lira finansal borcu olduğu beyan eden Doğan Holding, pek çok gazete ve televizyonu sahipken, neden bir başka medya grubunu da bünyesine katmak istiyor?
Rekabet Kurulu, bu tür bir tekelleşmeye göz yumacak mı? Bu satışın hem medya kuruluşları hem de hizmet dağıtım kanalları açısından yaratacağı tekel kaynaklı mahzurlar, düzenleyici kurumlar tarafından göz önüne alınmak zorunda değil mi?
Yılın ilk yarısında yaklaşık 32 trilyon zarar, 651 trilyon finansal borç gösteren bir grup, 500 milyon doları kimlerden bulacak, hangi kaynakla bunun yüzde 20'si Doğan Grubu tarafnıdan ödenecek?
Sözü edilen konsorsiyumda kimler var?
Aydın Doğan, batan Demirbank'ın Hollanda'daki Demir Halkbank hisselerini de BDDK'dan Demirbank'ın eski sahibi ile birlikte almıştı. Bu hisseleri hangi para ile aldı?
Aydın Doğan'ın Demir-Halkbak'a olan borçları kamuoyuna aksettirilmedi. Bankayı en büyük borçlusu nasıl satın alır? Bu sorun ortada dururken BDDK onlara yeni bir varlık satışı yapacak mı?
BDDK, ayrıca bir konuyu daha değerlendirmek zorunda. Kamuda banka sisteminden sorumlu düzenleyicilerden biri olan Hazine eski Müsteşarı Selçuk Demiralp'in, nasıl olup da Doğan Grubu'nun bankası Dışbank'ta görev aldı? Benzer şekilde eski kamu bankaları yöneticisi Tevfik Altınok nasıl Doğan Grubu'nda görev alır ve başkan danışmanlığını üstlenir?
Dışbank yönetiminden Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu Başkanlığı'na giden Vural Akışık, nasıl Dışbank'a geri dönebilir?
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:21