KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA/Akşam Gazetesi yazarı Ergun Babahan,bugünkü köşesini yeni RTÜK, yani internete sansür konusuna ayırdı.Babahan,"Düzenleme adı altında yasaklama getirerek İnternet'i komünist ülkelerde görülebilecek bir yapıya sokuyoruz.İnternet doğru düzgün eğitim fırsatı vermediğimiz, yabancı dil öğretemediğimiz, kütüphane sağlayamadığımız, spor yapma şansı tanımadığımız gençlerin önündeki tek ve en zengin kapı.Şimdi bu kapıyı RTÜK tasarısıyla kilit altına almaya hazırlanıyoruz "dedi.
İŞTE BABAHAN'IN YAZISI
RTÜK yasası ve internet
Türkiye, basında, kitapta, sinemada bile sansüre alışmış bir orta yaş kuşağına sahip. Sansürler, yasaklar, baskılar bu kuşağı çileden çıkarsa da, bu uygulamalara biraz da alışkınlar.
Şimdi Meclis'ten geçmek üzere olan RTÜK tasarısı, Türkiye'nin en genç kuşağını şoke edecek. Çünkü onların ölesiye bağlı olduğu İnternet de bu yasayla sansür alanına girecek.
Şu anda Türkiye'de yaklaşık 3.5 milyon İnternet kullanıcısı var. Bunun yüzde 40 kadarı İnternet'e işyerlerinden giriyor. Yani 1.5 milyon kişi İnternet'e girmek için özel veya kamuya ait işyerindeki bilgisayarını kullanıyor.
Bu 3.5 milyonun yüzde 30'u İnternet'e 'İnternet Cafe'lerden ulaşıyor. Bu da yaklaşık 1 milyon kişi ediyor.
Geri kalan 1 milyon kişi ise evindeki bilgisayardan ulaşıyor bilgiye.
Türkiye'deki masaüstü bilgisayar sayısı ise işyerlerindekilerle birlikte 2.5 milyon olarak hesaplanıyor.
Yani Türkiye bilgisayar kullanımı ve İnternet ulaşımında Amerika'nın bir yüzyıl gerisinde. Avrupa ile arasında ise dağlar kadar fark var.
Molla rejimi dediğimiz İran bile bu konuda bizden çok ileri. Her konuda son derece tutucu olan İran'da İnternet'te tam bir serbestlik var. Bilgisayar kullanımı hızla artıyor, İnternet en önemli bilgi kaynağı.
Küreselleşmenin hızla arttığı günümüzde bilgi devrimini kaçırmamanın tek yolu, bilgisayara, teknolojiye yatırım yapmak, kullanımını teşvik etmek.
Ancak bu sayede gençlerimize diğer ülkedeki yaşıtlarıyla aynı olanağı verebiliriz. Ancak bu sayede eğitim eksiğimizi kapatabiliriz. Ancak bu sayede gençlere bilginin önemini öğretebiliriz.
Ama biz şimdi bunun tam tersini yapıyoruz.
Düzenleme adı altında yasaklama getirerek İnternet'i komünist ülkelerde görülebilecek bir yapıya sokuyoruz.
İnternet doğru düzgün eğitim fırsatı vermediğimiz, yabancı dil öğretemediğimiz, kütüphane sağlayamadığımız, spor yapma şansı tanımadığımız gençlerin önündeki tek ve en zengin kapı.
Şimdi bu kapıyı RTÜK tasarısıyla kilit altına almaya hazırlanıyoruz.
İnternet'in ne olduğunu kavrayamayan, İnternet'i öcü gibi gören birkaç bürokratın hazırladığı bir tasarı ile İnternet zincire vurulmak isteniyor.
Anlamıyorlar ki, İnternet sadece haber sitelerinin yer aldığı bir ortam değildir.
İnternet, bir bilim merkezidir. Kuruluş amacı da budur. Üniversitelerarası bilimsel çalışmaların daha kolay gerçekleştirilmesi amacıyla yola çıkılıp tüm dünyaya maledilmiş bir sistemdir.
Siz bu yasayla şimdi bilimsel araştırmayı da mı yasaklayacaksınız?
İnternet aynı zamanda bir alışveriş merkezidir.
İnternet, bir RTÜK yasasına sıkıştırılmış iki cümleyle düzenlenemeyecek kadar büyük bir evrendir.
Türkiye'yi teknolojiden, çağdaşlıktan uzaklaştırmak istiyorsanız bundan daha iyi bir fırsat bulamazsınız.
Meclis'te iletişim platformu kuranlar, demokrasi vakıflarına başkanlık edenler, bugün susarsanız bir daha konuşamazsınız.
Bu, sizin tepkinizi gösterme günüdür.
Bu yasaya 'evet' dedikten sonra, 'iletişim toplantıları düzenliyoruz, demokrasi toplantıları yapıyoruz' diye kapımıza gelmeyin.
Çünkü bu yasayla iletişim özgürlüğüne, demokrasiye büyük bir darbe vuracaksınız.
Biz de bu gerçeği, her fırsatta, her ortamda yüzünüze vuracağız.
Önümüzdeki hafta RTÜK yasasında Avrupa Birliği'ne uyum, iletişim devrimini yakalama, demokratikleşme sınavı olacak.
Bu sınavda kimin ne yaptığını göreceğiz.
Ve hiç unutmayacağız.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:27
