Gündem
  • 1.12.2003 09:33

ALEV ALATLI: 'İNTİHAR BOMBACISI CEHENNEMLİKTİR'

SOHBET ODASI Derya SAZAK/ MİLLİYET DERYA SAZAK: ABD'de 11 Eylül'de İkiz Kuleler'in vurulması sizde ne tür refleks yarattı? ALEV ALATLI: Hayatın her cephesinde dünyaya hızlı uyan birileri var. Milyar dolarlık şirketler, Bilderberg tarzı gruplar. Bu adamlar dünyayı bir hammadde gibi görüyor. Olaylara yön veriyorlar. Bu grupların milliyeti yok. Aydınlanmanın kibri dediğim bireyselliğin tepe noktası. Siz diyelim Amerikalısınız, Türk'sünüz ama kendi insanınız umurunuzda değil. Dünya hâkimiyeti bu. Mesela Doğu Bloku'nun yıkılacağını, iki Almanya'nın birleşeceğini öngören 1950'lerde yazılmış raporlar var ABD'de. Bush akıllı biri değil Bush'un 'önleyici savaş' doktrini de tasarlanmış bir aklın ürünü mü, Afganistan, Irak derken, terör dalgası Batı'yı tehdit etmeye başlamadı mı? Bush akıllı adam değil ama bir sistem var. Petrol savaşının ardında trilyonlarca dolar yatıyor. Güçlü zayıfı ezer! Bu içgüdüyü hep öne çıkarıyorlar ki boyun eğmeye şartlandırılsın toplumlar. Kuantum fiziği dünyaya dair hiçbir şeyin bu denli net olmadığını anlatıyor. Örnek kelebek etkisi... Pi sayısı üç dört diye kabul ediyorsun sonu atıyor, atıyorsun. O küsuratın harekete geçtiği bir nokta var. Kelebek kurgusunu 11 Eylül bağlamında yapmak yaratıcı bir düşünce... Hayat fiziktir. Kendine göre kuralları var. Romanda kullandığım 'Kelebek etkisi' benim lafım değil, fizikçilere ait. Bunun bütün düzeni nasıl değiştireceğini bilim adamları söylüyor. Medeniyet tarihine baktığımız zaman pek çok örnek var. Mavi Çarşı'yı çabuk unuttuk ABD'nin ve Türkiye'nin 11 Eylül'üne ilişkin sizin yorumunuz nedir? 1960'lardan bu yana ABD'nin dünya egemenliği hazırlanıyordu. ABD Anayasası Kennedy'den beri delinmeye başladı. Sivil haklar sınırlandırılıyor, ABD hızla militarizme gidiyor. Nefret yasaları çıkardılar. ABD'de bugün 'soykırım olmadı' diyemezsin, hapse girersin. 11 Eylül'de kimin kiminle çıkarı olabileceğini görüyordum. Halkını zapturapt altına almaya ihtiyacı vardı Bush yönetiminin. İkiz Kuleler saldırısı El Kaide'nin işi değil mi? Terör sonuçta, kimin işine yarıyor, ona bakalım. Belki romancı olmam nedeniyle her bir olayda başka boyut arıyorum. İstanbul'daki hadiseler de öyle, Mavi Çarşı'yı ne çabuk unuttuk. Cihat Amentü'ye ters AKP'nin iktidarda olması da İslami duyarlılığı artırıyor. Gerçi Erdoğan, 'İslamın terörle birlikte anılması kanıma dokunuyor' diyor. Müslümanla terörist bir arada olmaz diyor. Doğru söylüyor. Ya biri değil, ya öteki değil. Erdoğan 'Ben bu mesajı almam' demekte de haklı. Cihadı savunanlar Müslüman değil mi? Amentüye ters. 5 yıl İslamiyet çalışmış biri olarak söylüyorum: İntihar kesinlikle yasaktır. İntihar bombacısı bunu yapıyorsa İslama terstir. İkincisi Adetullah diye bir kavram var, Allah'ın âdeti demek. Adetullah'ta olayla ilişkisi olmayan birine zarar veremezsiniz. Masum insanları katletmenin 'cehennemlik' olduğunu gerçek Müslüman bilir. AKP bunu anlatamıyor, zaten anlatsalar da laiklerden yankı bulmuyor. Vatikan bağnazlık etmeyip bir Türk kardinal yapsa görün bakın ne oluyor? 'Saldırıların uluslararası terörle ilgisi yoktu' Yazar Alev Alatlı, İstanbul'daki intihar saldırısı eylemlerinin uluslararası terör örgüsünün parçası olmadığı görüşünde... DERYA SAZAK: Schrödinger'in Kedisi (Rüya) adlı romanınız 11 Eylül 2001'de Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon'un saldırıya uğradığı günlerde yayımlanmıştı. 'Kâbil'de kanat çırpan bir kelebeğin New York'ta fırtınaya neden olabileceği'nden söz ediyordunuz. ABD'den sonra Türkiye'nin 11 Eylül'ünü de yaşadık. Bu saldırıları neye bağlıyorsunuz? ALEV ALATLI: İstanbul'daki son iki olayın uluslararası terör örgüsünün bir parçası olduğuna henüz inanmıyorum. Yüreğimde öyle hissetmiyorum. Romanlarınızda 'kaos paradigması'ndan söz ediyorsunuz. 'Kaostan korkmamayı öğreneceğiz' diyorsunuz. Ne kadar iyi düzenlense ve denetlense de kimi toplumsal olayların bütün dünyayı sarsacağına inanıyorsunuz. Kâbil'den New York'a uzanan 'Kelebek etkisi' bu mu? Bu bir fizik fenomeni. Karanlık çağlar... Dünyaya dair bilgilerin vahiy veya usavurum yoluyla açıklandığı çağlar. Semavi dinlerin çağları. Newton'la birlikle 1687, ilk kez klasik fizik ortaya çıkıyor. Neden - sonuç ilişkisi. Fizikte başlayan bu kuram sosyal bilimlerden müziğe kadar bir dünya görüşü ortaya çıkarıyor. Bu toplumsal matematiğe cevaz veren dünya görüşü. Bu anlayış siyasi ideolojilere de yol açtı. Aydınlanma çağı, niye rönesans? Tekrar Aristo'ya dönüyor. Aradaki dinsel açıklama çağlarını bir kenara atıyor. Benim 'aydınlanmanın kibri' dediğim bir şey ortaya çıkıyor. A a'dır, siyahtır beyazdır. Başka türlüsü olmaz. Geri kalan hurafedir. Bizim gibi ülkelerin Batı'yla arasını açan kuralsızlık, siyah beyaza adapte olamamaktır. Laikler başörtüsü konusunda hatalı AKP'nin türbanla sınavına ne diyorsunuz? Geçenlerde Diyanet'ten iki örtülü hanım geldi. Birisi doçentmiş. Bana şunu sordu: 'Peygamber, mağaraya girince örümcek ağıyla etrafı kapanmış, dışardan görmesinler diye... Siz buna inanıyor musunuz?' Bakın dedim: Kuran'ın Allah'ın kelamı olduğuna inanıyor musunuz? Evet. O zaman bana niye bunu soruyorsunuz? Din, eğitimli insanların işidir. Entelektüel çıta düşmeye başlayınca bundan her şey olumsuz etkilenir. Laikler başörtüsüne savaş açmakla hata yapıyor. Bu inanç meselesi. Türkiye kendisine sahip çıkmalıdır Türkiye için gelecek senaryonuz nedir? Türkiye kendisine sahip çıkmalı. Benim 'Turna milliyetçiliği' dediğim bir şey var. Kendi sazlığını koruyan milliyetçilik. Türkiye dışarıdan kendisine biçilen kaftanın uyup uymadığına bir baksın. Kendine uyan elbiseyi giysin. Kürt meselesini nereye koyuyorsunuz? Benim sözünü ettiğim kanla, kemikle ortaya konan türden milliyetçiliğin zaten reddidir. Bunun gerisinde Kürtle benim aramda ne kalır? Dili mi, şarkısını mı söyleyecek? Söylesinler... Çok Türkiye yazdım şimdi sıra Slavlar'da Rusları anlatan bir çalışmanız var... Çok fazla Türkiye yazdım, yeni romanımda Slavları yazdım. 3 - 4 yıldır Rusları öğreniyorum. 1996-2001 yılları arasında Rusya'da yaşayan bir Türk'ün gözüyle Rusları anlatıyorum. Hükümsüzleştirilmek diye bir şey var, Sovyetler dağılırken 3 milyon bilim adamı var, 4 sene sonra 1.3 milyona iniyor. IMF fonlarını kesiyor. Nasıl korkunç kıyım. İntiharlar. Bunları işliyorum. Romanın adı? Gogol'ün İzinde. 'AKP Müslüman parti değil' İslam Rönesansı diye bir kavram tartışması vardı, Abant toplantıları yapılıyordu. Son dönemde 'modern Müslümanlık' tartışması başladı. AKP bu dönüşümü başaracak mı? Abant'a bir kez gittim. Yeni dünya düzeni tartışılıyordu. Neo liberallerle İslamcıların ittifakını gördüm. Ödüm patladı. Bir hocaefendi 'Yeni dünya düzeninin Allah'ın emri olduğunu söyleyip Kuran'dan bir ayet okudu. Şu kadar Kuran'ı biliyorsam Allah'ın söylediği bu değil. Bir başka grup çıktı sanki 1860 nihilist Rusya'sı, Bazarov'u oynuyoruz. Böyle insanların AKP'ye oy verdiğini biliyorum. Politika başka bir şey AKP iktidarında Türkiye AB'den müzakere takvimi alabilecek mi? Zor. Sürekli bir şeyleri değiştirmemizi istiyorlar, AKP de buna açık duruyor. Doğulu olmak sürekli reformlara maruz kalmaktır. Bu durum Rusya için de geçerli. Yeni dünya düzeninin istediği tür bir dünya vatandaşı var. AKP'ye baktığınız zaman, 'AKP Müslüman parti değil'. Siyasal İslam anlamında mı? Neo liberalizm ile Müslümanlık aynı anda gitmez. Türkler soru sormaz, aynı Ruslarda olduğu gibi. Tefsir kapanmıştır. Gazali'den bu yana. Politika başka şeydir, İslamiyet başka şey. Semavi dinlerin hepsi için geçerlidir. Akideler, seni politikada başarıya götürmez. Mutlaka yanlış yaparsın. Bir insan hem mütedeyyin bir âlim hem politikacı olamaz. AKP Müslüman değil derken bunu kastediyorum. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:09

İLGİLİ HABERLER