Ekonomi
  • 23.6.2003 14:21

ALİ BABACAN :"HALK BANKASI KAPANMAYACAK, ZİRAAT BANKASI İLE BİRLEŞTİRİLECEK YA DA ZİRAAT BANKASI'NIN BİR İŞTİRAKİ HALİNE GETİRİLECEK"

MEHMET KOCA - CAFER ESER - CEMALETTİN GÖKPINAR AMMAN - Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, Türkiye'ye yatırım yapmak isteyen yabancı yatırımcıların 19 aşamadan oluşan bürokratik engellerini 3'e düşürdüklerini açıkladı. Babacan, Türk inşaat şirketlerinin, Irak'ın yeniden yapılanmasında koalisyon güçlerinin imar çalışmalarında en büyük payı almak için yeterli stratejik ve ekonomik yapıya sahip bulunduğunu söyledi. İki bankayı özelleştirme çalışmalarının devam ettiğini, bu iki bankanın birleştirilmesi ya da Halk Bankası'nın Ziraat Bankası'na satılmasının söz konusu olduğunu söyleyen Babacan, özelleştirilecek bankalara yabancı yatırımcıların büyük ilgisi olduğunu ifade etti. Babacan, siyasi istikrarın ekonomiye yansıdığını ve Türkiye'yi güzel günlerin beklediğini kaydetti. Ürdün'ün başkenti Amman'da düzenlenen ve dünyanın birçok ülkesinden 2 bine yakın başbakan, bakan, işadamı, sanatçı, finans dünyası temsilcileri ve uluslararası medya mensuplarının hazır bulunduğu Dünya Ekonomik Forumu (WEF) toplantılarına katılan Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, İHA'ya özel açıklamalarda bulundu. Katıldığı toplantıları değerlendiren Ali Babacan, foruma dahil olan ülkelerin siyasetçileri ve işadamlarının hemen hepsinin Türkiye hakkındaki düşüncelerinin müspet olduğunu ve yatırım yapmayı planladıklarını ifade etti. "YABANCI YATIRIMCIYA BÜROKRATİK ENGEL KALKTI" Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, 3 Kasım seçimlerinden önce yabancı yatırımcıların Türkiye'ye girebilmesi için aşmaları gereken 19 bürokratik engelin şimdi 3 aşamaya indirildiğini belirterek, "Türkiye'de yatırım için olmazsa olmazların başında siyasi istikrar gelmektedir. 3 Kasım seçimlerinden sonra Türkiye'de siyasi istikrar sağlanmıştır. Nisan ayında açıkladığımız ekonomik programımızda ne dediysek onu icraata geçirdik. Makro ekonomik ve siyasi istikrar sağlandıktan hemen sonra önemli olan konular, Türkiye'de yatırımcı engellerin önünde bulunan bürokratik engellerin ve vergi reformuyla ilgili problemlerin ortadan kaldırılmasıydı. Şu anda yabancı yatırımcı için Türkiye'de bürokratik engeller minimuma indirildi. Yabancı yatırımcılar ile yerli yatırımcılar arasında hiçbir fark yok. Şirket kurulması 19 basamaktan 3 basamağa indirildi. Artık bir şirket sadece bir günde kurulabiliyor. Tüm bunları burada yaptığımız toplantılarda anlattık ve yabancılar büyük ilgi gösterdi. Doğrudan yatırımlar sabır istiyor. Karar verme aşaması 3-4 yılı bulabiliyor" diye konuştu. Babacan, ekonomik forum toplantısında kendisiyle görüşme talebinde bulunan ABD Dışişleri Bakanlığı Ekonomiden Sorumlu Bakan Yardımcısı'nın Türkiye'ye ekonomik bakımdan yardımcı olabilecekleri sözünü verdiğini ifade etti. Babacan, Temmuz ayının ilk haftasında ABD'ye yapacağı ziyaret öncesinde, çok sayıda teklif aldıkları İsviçre'nin Cenevre kentine uğrayarak İsviçreli işadamlarıyla biraraya geleceklerini sözlerine ekledi. "TÜRKİYE, IRAK'IN YENİDEN YAPILANDIRILMASINDAN EKONOMİK PAYINI ALACAK" Irak'ın yeniden yapılanması konusunda birinci önceliğin koalisyon güçleri denilen ABD ve İngiliz şirketlerine verileceğinin bir gerçek olduğunu kabul etmek gerektiğini söyleyen Ali Babacan, önemli olanın bu iki ülke şirketlerinin açtığı ihalelerin Türk şirketleri tarafından alınabilmesi olduğunu söyledi. Türkiye'de inşaat malzemesi üretiminin kalitesi ve fiyatıyla rekabete açık bir pazar olduğunu söyleyen Ali Babacan, ABD ve İngiliz şirketleri tarafından yapılacak olan adil ihalelerle Türk firmalarının şansının diğer dünya ülkelerine oranla çok fazla olduğuna dikkat çekti. Türk inşaat şirketlerinin Irak'ta savaştan önce yaptıkları önemli projelerle zaten referans sahibi olduklarını ifade eden Ali Babacan, "Irak'ın yapılanmasında Türkiye, koalisyon güçlerinden sonra üçüncü ülke konumundadır. Çünkü Irak'ta yapılacak çalışmaların ABD ve İngiltere'den idare edilmesi çok güç. Bu firmalar çalışmalarını bölgeye yakın ülkelerin firmalarıyla paylaşacaklardır. Türk inşaat sektörüyle rekabet edebilecek ülke sayısı ise sanırlıdır" dedi. ZİRAAT VE HALK BANKASI'NIN ÖZELLEŞTİRİLMESİ Kamu bankaları olan Halk ve Ziraat bankalarının özelleştirilmesiyle ilgili çalışmaların devam ettiğini söyleyen Ali Babacan, programlarında önce Vakıfbank, sonra Halk Bankası ve son olarak da Ziraat Bankası'nın geldiğini söyledi. Basına yansıdığı gibi Halk Bankası'nın kapatılması gibi bir durumun söz konusu olmadığını belirten Ali Babacan, Halk Bankası ve Ziraat Bankası'nın özelleştirilmesinin iki bankanın birleştirilmesi ya da Halk Bankası'nın hisselerinin Ziraat Bankası'na satılması şeklinde olacağını ifade etti. Bankaları sıkı bir takibe aldıklarını ve iyileştirme çalışmalarının da devam ettiğini, özelleştirme işleminin 1-2 hatta 3 yıl sürebileceğini ifade eden Bakan Babacan, "Ancak biz bizden önceki dönemlerde yapılan gibi özelleştireceğiz deyip unutmayacağız. Bu 3 yıllık deneme döneminde ciddi olarak bir çalışma yürütülecek" diye konuştu. Türkiye'deki kamu bankalarına yabancı yatırımcıların çok büyük ilgi duyduklarına dikkat çeken Babacan, "Yabancı yatırımcı Türkiye'deki bankaları bizden daha iyi tanıyor ve takip ediyor. Özelleştirme çalışmalarında yabancı yatırımcılar da ihalelere girecekler" ifadesini kullandı. "İNGİLTERE, TÜRKİYE'NİN GELECEK 20 YILINA PARA YATIRACAK" Siyasi istikranın sağlandığı Türkiye'de başta İngiltere olmak üzere birçok ülkenin uzun vadeli kredilerle ülkenin ekonomik istikrarına kavuşmasına destek verdiğine değinen Babacan, "İngiltere 20 yıllık uzun vadeli kredi vererek Türkiye'nin önümüzdeki 20 yılına güvendiklerini ortaya koymuşlardır. Bu aynı zamanda İngiltere'nin Türkiye'nin gelecek 20 yılına yatırım yapması anlamına gelir ki bu da duyduğu g eme talebinde bulunan ABD Dışişleri Bakanlığı Eüvenden kaynaklanmaktadır" diye konuştu. Geçmişte verdikleri tüm sözleri yerine getirdiklerini vurgulayan Bakan Babacan, "Bundan sonra da yerine getirmeye kararlıyız. Bu kararlığımız yurt dışından olumlu tepkilerle yanıt alıyor. Türkiye'yi ekonomik anlamda güzel günler bekliyor. Biz iş yapmaktan kendimizi anlatamadık, ama vatandaşlar bunu yaşayarak anlayacaklardır. Bu yıl tahvil ihracatımızı 4.5 milyar olarak belirlemiştik. Yılın ilk 6 ayında bunun 4 milyar dolarlık bölümünü sattık. Bu satış da Türkiye'ye duyulan güvenin göstergesidir" dedi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:12

İLGİLİ HABERLER