Gündem
  • 3.5.2025 11:03

Arap Birliği'nden Uluslararası Adalet Divanı'na tarihi dilekçe

Arap Birliği, Filistin halkına yönelik tarihi haksızlıklara son vermenin ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamanın tek yolunun, Filistin halkına kendi kaderini tayin hakkının iadesi olduğunu vurguladı.

Arap Birliği'nden Uluslararası Adalet Divanı'na tarihi dilekçe

Bu durum, Arap Birliği Genel Sekreterliği'nin, Birleşmiş Milletler, uluslararası örgütler ve işgal altındaki Filistin topraklarındaki diğer devletlerin, özellikle de İsrail'in işgal altındaki topraklarda faaliyetlerini yasakladığı UNRWA'nın faaliyetlerine ilişkin İsrail'in yükümlülükleri hakkındaki danışma görüşü için Uluslararası Adalet Divanı'na sunduğu sözlü savunmalarda yer aldı. 

Arap Birliği Genel Sekreteri'nin resmi sözcüsü Müsteşar Cemal Rüşdi, Genel Sekreterliğin sözlü savunmasının "uluslararası hukuk uzmanlarından oluşan bir ekip tarafından hazırlanmış önemli bir hukuki belgeyi temsil ettiğini" söyledi ve "İsrail'in, Birleşmiş Milletler, uluslararası örgütler ve işgal altındaki Filistin topraklarında yardım ve insani yardım alanında çalışan diğer ülkelerin faaliyetlerinin ve çabalarının engellenmemesini ve başta Birleşmiş Milletler Filistin Mültecilerine Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA) olmak üzere çalışmalarının kolaylaştırılması için uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirme taahhüdünün gerekliliğini" vurguladı.

Çağrıda, Filistin halkına yardım ve insani yardım sağlamada UNRWA'nın oynadığı temel ve vazgeçilmez rolün, devam eden İsrail işgal saldırıları ve ihlalleri nedeniyle daha da artan acıların hafifletilmesinde önemli rol oynadığı vurgulandı.

Arap Birliği'nin çağrısında, Birleşmiş Milletler'in Filistin davası ve Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkı konusundaki daimi sorumluluğu vurgulanırken, Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkını elde etmesini sağlayacak gerekli tedbirleri almanın tüm devletlerin hukuki sorumluluğu olduğu vurgulandı.

Arap Birliği, Filistinlilerin kendi kaderini tayin hakkının "uluslararası hukukta, ilgili BM kararlarında ve Uluslararası Adalet Divanı'nın önceki görüş ve kararlarında kesin olarak yerleşmiş, devredilemez bir hak" olduğunu vurguladı.

Savunuculukta, Filistin halkına on yıllardır uygulanan tarihi adaletsizliğin sona erdirilmesinin, bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanmasının, iki devletli çözüm vizyonuna dayalı adil, kalıcı ve kapsamlı bir barışa ulaşılması, İsrail işgalinin sonlandırılması ve başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulmasının tek yolunun, Filistin halkına kendi kaderini tayin hakkının iade edilmesi olduğu vurgulandı.

Arap Birliği Genel Sekreteri'nin resmi sözcüsü, Birleşmiş Milletler ve uluslararası yardım örgütleri ile kuruluşların işgal altındaki Filistin topraklarındaki faaliyetlerine ilişkin İsrail'in uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini teyit eden ve yakın zamanda yayınlanması beklenen Uluslararası Adalet Divanı'nın tavsiye kararının önemini vurgulayarak, bu kuruluşların çalışmalarını engellememek, kolaylaştırmak gerektiğini söyledi.

Arap Birliği, İsrail'in (işgalci güç) uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuku ihlal etmeye devam etmesinin uluslararası alanda reddedilmesi ve kınanmasının boyutunu ve Filistin halkını açlığa, susuzluğa ve yoksulluğa mahkûm etme politikasını, özellikle Filistin halkına karşı sürdürdüğü imha savaşı göz önünde bulundurulduğunda, insani yardım ulaştırılmasını ve yardım kuruluşlarının çalışmalarını engelleyerek ve engelleyerek bir silah olarak kullanmakta ısrar etmesini yansıtan muhtıralarını ve hukuki savunmalarını Mahkemeye sunan tüm ülkelere ve kuruluşlara derin takdirlerini iletti.

Arap Birliği'nin Uluslararası Adalet Divanı'na yaptığı başvuru, işgal altındaki Filistin topraklarındaki faaliyetlerine yönelik İsrail kısıtlamaları nedeniyle ciddi zorluklarla karşı karşıya kalan Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'na (UNRWA) destek amacıyla yürütülen uluslararası çabalar kapsamında geliyor.

UNRWA, Ürdün, Lübnan, Suriye ve işgal altındaki Filistin topraklarındaki Filistinli mültecilere insani destek ve koruma sağlamak amacıyla 1949 yılında kuruldu. Milyonlarca Filistinliye eğitim, sağlık hizmeti ve yardım ulaştırılmasında hayati bir rol oynuyor.

Güncellenme Tarihi : 3.5.2025 11:32

İLGİLİ HABERLER

Onceki Sayfa
Sonraki Sayfa