Yaşam
  • 20.9.2005 04:16

ARAP TOPLUMUNDA CİNSELLİK: BADEM!..

17'lik İtalyan Melissa P.'nin cinsel deneyimlerini anlattığı kitabından sonra tüm dünyanın konuştuğu bir başka 'cinsellik' temalı kitap, 'Badem', Türk okurla buluşuyor.

Kitabın yazarı Nedjma takma isimli Faslı kadın yazar, "Bu aslında bir protesto çığlığı" diyor.

Nedjma takma isimli Faslı kadın yazarın kaleme aldığı L'Amande (The Almond) Erko Yayınları aracılığıyla Türk okurla buluşuyor. Bilge Erkut'un Türkçe'ye çevirdiği ve 'Badem' ismiyle yayımlanacak romanda Nedjma; Arap toplumunda cinselliği anlatıyor. Cinsel özgürlüğün keşfini ele alan yarı otobiyografik roman, Fransa'da Editions Plon tarafından yayımlandığı ilk haftada 50 bin adet satmıştı. Fransa'nın yanı sıra aralarında İngiltere, Amerika, Rusya, Almanya, İtalya, Hollanda, Yunanistan, Japonya, Finlandiya, İspanya, Katalonya, Portekiz, Brezilya, Danimarka, Çek Cumhuriyeti, Polonya ve Macaristan da olmak üzere 17 ülkede yayımlanan romanın kahramanı ise Badra... Badra'nın ağzından anlatılan romanı için yazar Nedjma, "Etin zevklerine varan bir kadını anlatarak, hem 'bedeni' yaşamın ifadesi olarak tanımladım, hem de Müslüman kadınların üzerinde yüzyıllardır süren baskıyı eleştirmek istedim" diyor. Romanın yüzde 40'ının otobiyografik olduğunu söyleyen yazar, Fransızca yazdığı romanın aslında radikal bir nedenden ortaya çıktığını belirtiyor: "Beden üzerine yazma gereği duydum... Beden, bütün siyasi ve dini yasakların toplandığı en son tabu... Demokrasi için son savaş... Siyasi bir şeyler yazmak istemedim. Radikal bir şeylerin arayışına girdim. L'Amande, bir protesto çığlığıdır."

ARAPÇA'DA yıldız anlamına Nedjma'yı kendine takma isim olarak seçen Faslı yazar, Arap toplumunu felce uğratan ve erkeğin kadın üzerindeki egemenliğini sürdüren şeyin düşünme özgürlüğüne yapılan baskı olduğunu söylüyor: Arap dünyasının sıkıntısı şu: İnsanlar nasıl aşık olunacağını bilmiyorlar.

Avrupa ve ABD'de tam anlamıyla gürültü koparan ve ekimde Türkiye'de de yayımlanacak olan 'Badem'in yazarı Nedjma, Yeni Aktüel dergisine Arap toplumundaki cinselliği çok cesur bir dille anlatmıştı.

* Kitap otobiyografik özellikler taşıyor mu?

Bir bakıma evet... Bu hikaye; yolları benimkine benzeyen, beni çevreleyen kadınların da hikayesi. Onların farkı, uzun bir fiziksel aşkla ilgili derin bir itirafta bulunamamaları...

MODAYA UYMAK İÇİN YAZMADIM

* Niçin cinselliği anlatan bir tarz seçtiniz?

Bu şekilde yazmam modaya uymak ya da gösterişli yazmak için değildi. Yazma arzumu, Arap kadınları tarafından yazılan cinsellikle ilgili bir romanın bulunmaması tetikledi.

* 'Badem' feminist bir roman mı?

Bu kitabı bir militan olarak değil, bir kadın olarak yazdım. Amacım bir manifestoyu kaleme almak değil, bir hayatı anlatmak. İçinde bulunduğum zor durum, yazının bazen militan yönlerinin öne çıkarılarak, bir siyasal broşürü andırmasından ileri geliyor. Kadınlara yapılan haksızlık ister istemez kelimeler arasından su yüzüne çıkıyor. Kadınların davası yeniden vücut bulabilirse kendimi bir parça kazançlı sayabilirim.

* Arap erkekleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Diğer erkeklerden bir farkları olduğunu düşünmüyorum.

* Arap toplumundaki cinselliği anlatmak güç müydü?

Aslında biz din ve fiziksel hisler arasında bir bağ görürüz. Çünkü aşk yapmadan önce dua edilen bir gelenekten geliyoruz. Bizde yemek yemek gibi sevişmek de Allah'ın adıyla başlar. Müslüman olarak gündelik hayatlarımızda küçük jestlerimizin bile ince anlamları oluyor. Bu demektir ki, Müslümanlar'ın sadece ritüel içeren uygulamaları yok; işin içinde kutsallık da var. Sevişme bu kutsallığın dışa vurumudur. Hıristiyanlıkta günah olarak yaşanan cinsel hazzın aksine, Müslümanlıkta cinsel haz bir inananın görevleri arasındadır.

BU RUMUZ BENİM PEÇEM!

* Niçin takma bir isim kullanıyorsunuz?

Bu rumuz benim peçem... Bu türde pek örnek bulunmadığı için bazı önlemler almam gerekiyor. Tutucular, kadın vücudu konusunda ifade özgürlüğünü kabul etmeye yanaşmıyor. Ama samimi Müslümanlar bu kitabın kendilerine saygı gösterdiğini fark edecektir. Çünkü bu kitap dünyaya, İslam'ı geri kalmış, aşk ve zevkin karşıtı olarak gören Batılı önyargıların sadece kurgu olduğunu anlatıyor.

***

Kitabını aşkın günahlardan arınmış olduğu eski Arap medeniyetine adayan yazarın romanı, bir Fas kasabasında büyüyen Badra'nın yavaş yavaş cinselliği keşfedişiyle başlıyor. Gerçek aşk hayalleriyle yanıp tutuşan Badra, kendisinden çok yaşlı bir adamla zorla evlendiriliyor. Üstelik zorla hamile bırakılmaya çalışılıyor ve tüm bunlar kocasından nefret etmesine neden oluyor. Ens onunda Tanca yakınlarında yaşayan teyzesi Selma'ya kaçıyor ve burada, ona aşkın ve cinselliğin sırlarını öğreten eğitimli zengin Avrupalı doktor Driss ile karşılaşıyor. Driss'in Badra'yı aldatmasının ardından genç kadın yaşamını yeniden gözden geçirmek zorunda kalıyor.

/Sabah

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 11:05

İLGİLİ HABERLER