Arap ülkeleri 20 İsrail şirketine yasak getirdi
Arapların 20 büyük İsrail şirketine yasak getirme kararı
Arap ülkeleri, işgal altındaki Filistin topraklarındaki İsrail yerleşim birimlerine yatırım yapılmasını ve İsrail'in askeri ve ekonomisine destek verilmesini öngören Arap boykot kurallarını ve düzenlemelerini ihlal eden 20 İsrail şirketine yasak getirme kararı aldı.
Arap Birliği'nin İsrail'i boykot etme konusundaki bölge ofislerinin irtibat görevlilerinin 97. konferansı, Arap bölge ofislerinin bulunduğu ülkelerden gelen heyetlerin yanı sıra İslam İşbirliği Teşkilatı temsilcisinin de katılımıyla Arap Birliği Genel Sekreterliği binasında gerçekleştirildi.
Toplantı, Arap ülkelerinin üst üste düzenlediği zirveler ve bakanlar konseylerinde, tüm ülkelere, kurumlara, şirketlere ve bireylere, işgal altındaki Filistin ve Arap topraklarında kurulan İsrail yerleşim birimleriyle her türlü ilişkiyi durdurmaları, uluslararası hukuku ihlal ettikleri gerekçesiyle bu yerleşim birimlerinin ürünlerinin ithalatını veya bu yerleşim birimlerine doğrudan veya dolaylı olarak yatırım yapılmasını yasaklamaları çağrısında bulunmaya devam etmenin öneminin vurgulanmasının ardından gerçekleşti.
Konferansta, Arap ülkelerinin yerleşim yerlerine yatırım yapmama boykotunun kurallarını ihlal eden ve İsrail ekonomisi ile ordusuna destek veren 20 şirketin yasaklanmasına karar verildi. Ayrıca, onaylanan boykot düzenlemeleri uyarınca diğer şirketlere de yatırımlarını geri çekmeleri ve yerleşimci-sömürgeci rejimle işbirliklerine son vermeleri yönünde bildirimler gönderilmesine karar verildi.
Bu adım, 1950'lerde Arap Birliği çatısı altında İsrail'i ekonomik ve siyasi olarak izole etme çabalarını koordine etmek amacıyla bölgesel boykot ofislerinin kurulmasıyla başlayan Arap boykot stratejisi kapsamında yer alıyor.
Bu hamle, özellikle Gazze'ye yönelik devam eden savaş ve Batı Şeria'daki saldırılar ışığında, işgal altındaki Filistin topraklarında artan gerginlikle aynı zamana denk geliyor. Son yıllarda Arap ve İslam ülkelerinde halk ve resmi boykot kampanyaları giderek ivme kazanıyor ve bu durum, İsrail'i destekleyen bazı küresel şirketler için somut ekonomik sonuçlar doğuruyor.
Konferansta, Arap boykot kuruluşlarının çalışmalarının güçlendirilmesinin ve boykot hükümlerinin uygulanmasına yönelik çaba ve faaliyetlerinin, boykotun ana ofisiyle koordinasyon ve iletişim halinde izlenmesinin, karar ve tavsiyelerin uygulanmasının izlenmesinin ve boykot hükümlerinin ve ilkelerinin ihlal edilip edilmediğinin izlenmesinin önemi vurgulandı.
Arap toplantısında, İslam boykotuna yönelik mekanizmaların geliştirilmesi ve bunların Arap ve uluslararası boykotla bütünleştirilmesi amacıyla Arap Birliği Genel Sekreterliği ile İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) arasındaki iş birliği ve koordinasyonun artırılmasının önemi vurgulandı.
Konferansta, İsrail'e karşı uluslararası boykot hareketinin çabaları ve tüm ülkelerdeki dayanışma hareketlerinin, uluslararası sözleşmelere ve hukuka, Birleşmiş Milletler'in ilke ve amaçlarına bağlılıkları ile dünya halklarının aradığı adalet ve barışı savunmada insani, manevi ve ahlaki değerlere bağlılıkları çerçevesinde gösterdikleri çabalar takdirle karşılandı.
Arap toplantısı, uluslararası boykot hareketine destek veren tüm dost kurum, kuruluş, ülke ve halkların rolünü takdir ederek, adaleti, özgürlüğü ve barışı seven dünya ülkelerine ve halklarına işgali ve sömürgeci yerleşimlerini boykot etme, saldırgan uygulamalarına karşı koyma çağrısını yineledi.
Arap devletlerinin 20 İsrail şirketine yönelik yasaklama kararları, Filistin davasını destekleme ve yasadışı yerleşim yerlerine yatırım yaparak veya İsrail ekonomisine ve ordusuna destek vererek İsrail işgaline katkıda bulunan kuruluşları boykot etme yönündeki uzun süredir devam eden çabaların bir parçasıdır.
