KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA/ Ertuğrul Özkök'ün bugünkü yazısından sonra Silahlı Kuvvetlerle ANAP lideri Mesut Yılmaz arasındaki ipler iyice gerildi.
Ertuğrul Özkök'ün yazısına göre, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu Mesut Yılmaz'a,‘‘Sayın Yılmaz lütfen bana açıkça söyleyin. Arkadaşlarınızla yaptığınız bir toplantıda ‘Silahlı Kuvvetler'i silkeledik, şimdi sıra MHP'yi hırpalamakta' şeklinde bir cümle sarf ettiniz mi, sarf etmediniz mi?’’ diye sordu.
İşte Özkök'ün Başkent'te bomba etkisine yolaçan yazısı:
Sayın Başbakan baş başa görüşebilir miyiz
DÜN Başbakanlık'ta ABD Başkan Yardımcısı Cheney'in ziyareti ile ilgili çok önemli bir toplantı yapıldı.
Bu toplantıdan sonra Başbakan Ecevit, Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'la bir araya geldi.
KOMUTANIN SORUSU
Şimdi dün bütün gözlerden kaçan bu hikáyeyi aktarıyorum.
Masanın etrafında Başbakan Bülent Ecevit, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu, Dışişleri Bakanı İsmail Cem, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Uğur Ziyal ve bazı Dışişleri bürokratları vardı.
Bu önemli toplantının konusu ABD Başkan Yardımcısı Cheney'e verilecek cevaplardı.
Bu konuda bütün senaryolar hazır.
Ancak bu toplantı bittikten sonra çok ilginç bir şey oluyor. Ötekiler ayrılırken, Kıvrıkoğlu Ecevit'e, ‘‘Sayın Başbakan baş başa bir konuyu görüşebilir miyiz?’’ diye soruyor.
Dün herkes bu görüşmeyi merak ediyordu. Herkes Irak'la ilgili bir mesele sanıyordu.
Oysa konu bambaşkaydı.
Genelkurmay Başkanı, benim geçen cumartesi günkü yazımdaki bir cümleyi soruyor.
O yazıda, Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin liderler zirvesi sırasında öteki Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'a dönerek şunu sorduğunu yazmıştım:
‘‘Sayın Yılmaz lütfen bana açıkça söyleyin. Arkadaşlarınızla yaptığınız bir toplantıda ‘Silahlı Kuvvetler'i silkeledik, şimdi sıra MHP'yi hırpalamakta' şeklinde bir cümle sarf ettiniz mi, sarf etmediniz mi?’’
YAN ODAYA GEÇELİM
Yılmaz böyle bir şey söylemediğini belirtiyor.
Demek ki Yılmaz’ın bu sözleri söyleyip söylemediğini merak eden sadece Bahçeli değilmiş.
Benim yazım, Genelkurmay Basın Bürosu tarafından işaretlenip, Orgeneral Kıvrıkoğlu'nun önüne konmuş.
Dün Başbakanlığa gelince aynı soruyu o da Başbakan Ecevit'e sormuş.
O da Yılmaz'ın ‘‘Orduyu silkeledik’’ diye bir söz sarf edip sarf etmediğini merak etmiş.
Başbakan'ın ne cevap verdiğini bilmiyorum.
Ama bu görüşmeden hemen sonra Yılmaz'ı çağırıp 20 dakikaya yakın görüştü.
Yılmaz bu görüşmeden sonra da beni arayıp konuştu.
‘‘Ben askerlerle ilgili öyle bir söz sarf etmedim. Ama bir başka nokta daha var. Liderler zirvesinde Bahçeli ile aramızda böyle bir konuşma da geçmedi. Liderler zirvesinde Başbakan ve Hüsamettin Özkan da vardı. Onlara da sordum. Onlar da Bahçeli'nin böyle bir şey sorduğunu hatırlamıyorlar.’’
Ben bu yazdığım konuşmayı ‘‘neredeyse birinci elden’’ dinlemiştim.
Dün o liderler zirvesini bir de Yılmaz'ın ağzından dinledim.
O gün Koray Aydın konusu gündeme gelmiş.
İÇERDE KONUŞULAN
Bahçeli bunun arkasında siyasi bir neden bulunduğu izlenimi taşıyormuş.
Daha açıkçası, Koray Aydın hakkındaki iddiaları, Enerji Bakanı Cumhur Ersümer'in rövanşını almak için ANAP'lıların çıkardığı duygusunu taşıyormuş. ‘‘MHP'yi hırpalamak’’ sözünü de buna bağlamış.
Gerçekten de Yılmaz o gün Bahçeli'ye, ‘‘İsterseniz odanıza geleyim baş başa bir kahve içelim’’ demiş.
İçerde de Bahçeli'nin şüphesini gidermek için şunu söylemiş:
‘‘Koray Bey'le ilgili şüpheniz geçersiz. Çünkü ben bu olayı sizden sonra öğrendim.’’
Yılmaz dün telefonda bana, ‘‘İçişleri Bakanı bu olayı benden önce Sayın Bahçeli'ye söylemiş’’ diyor.
Ama dünün en önemli konusu bu değil, Yılmaz'ın ‘‘Askerleri silkeledik’’ deyip demediğiydi.
ANAP Genel Başkanı, ‘‘Ben ne askerler ne de MHP hakkında böyle bir söz söylemedim. Bahçeli'nin kulağına nasıl gitmiş bilmiyorum. O gün de böyle bir konuşma gündeme gelmedi’’ diyor.
SATIR ARALARI BİLE
Bu olay, iki şeyi açıkça gösteriyor,
Koalisyonun ‘‘psikolojik sağlığı’’ iyi değil.
Birtakım insanlar arada laf getirip götürüyorlar.
Liderlerin çok samimi ortamlarda, sansürsüz söylediği sözler, anında öteki tarafa yetiştiriliyor.
Hükümetin yürümesi için bu alışkanlıkların değişmesi, yüz yüze ilişkilerin artırılması gerekiyor.
İkincisi ise, askerlerin satır aralarında çıkan cümlelere bile çok hassas olduğu...
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:53
