LONDRA (İHA) - İsviçre''den Le Temps Gazetesi, tabloyu şu satırlarla özetliyor:
''''Terörizmin tanımı yapılamadı. Genel Sekreter''in yetkilerinin artırılması konusunda çok az yol alınabildi. Silahsızlanma ve nükleer silahların yayılmasının önlenmesi konusunda hiçbir adım atılamadı ve tabii ki Güvenlik Konseyi''nin daha demokratik yapıya kavuşturulması konusunda da bir adım öteye gidilemedi.''''
Almanya''dan Süddeutsche Zeitung Gazetesi, zirvenin ilk gününü, ''''60. yıldönümü felaketi'''' sözleriyle tanımlamış. 191 ülkeyi biraraya getiren BM''nin bu ülkelerin bencilliklerine kurban gittiğini savunan gazete, asıl sorumlunun ise ABD Büyükelçisi John Bolton olduğu görüşünde:
''''Bolton, talepleri ve öne sürdüğü şartlarla müzakereleri son anda tıkadı. Sonunda reform yolunda zar zor dengelenmiş milli çıkarlar bir anda sivrildi ve reform fikri çöpe atıldı.''''
Avusturya''dan Die Presse ise, tek suçlunun Amerika olmadığını, birçok ülkenin Washington''ın arkasına gizlendiğini savunuyor. Gazete, Genel Sekreter Kofi Annan''ı da farklı görüş ve çıkarlar arasında arabuluculuğa soyunmakta gecikmekle suçluyor.
Almanya''dan Frankfurter Allgemeine Zeitung''a göre de, zirveden en büyük darbeyi Genel Sekreter Kofi Annan aldı. Gazetenin kaybedenler listesinin 2. sırasında ise, Güvenlik Konseyi''nin genişletilmesi yoluyla daimi üye olmayı düşleyen ülkeler, başta da Almanya geliyor.
BM Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi, İngiltere basınının gündeminde de üst sıralarda. Daily Telegraph, terörizmin tanımı, silahsızlanma ve nükleer silahların yayılmasının önlenmesi, Güvenlik Konseyi''nin genişletilmesi ve Genel Sekreter''in yetkileri konusunda yol alamayan BM''nin ''''etkisizliğini'''' bir kez daha sergilediği görüşünde:
''''ABD Başkanı George W. Bush, BM''yi 2002 yılında uyarmıştı. Saddam Hüseyin tehdidini algılayamaması durumunda, örgütün etkisiz kalacağını söylemişti. BM 3 yıl sonra bugün bu uyarının doğruluğunu görmeli.''''
IRAK''TA İÇ SAVAŞ TEHDİDİ
İngiliz gazetelerinde, son ayların en şiddetli saldırılarına hedef olan, El Kaide''nin üstlendiği dünkü eylemlerde 150 kişinin öldüğü Irak da geniş yer bulmuş.
Times, Şiilerin hedef alındığı saldırılarla ilgili olarak, ''''Teröristler Irak''ta iç savaş çıkarmak için birleşti'''' başlığını atmış. Dünkü olaya, Amerikan istihbarat kaynaklarının bulguları çerçevesinden bakan haberde şu satırlar dikkat çekiyor:
''''Times''a bilgi veren kaynaklar, Irak''ta son 2 yılın en kanlı eylemlerinden sorumlu tutulan Ebu Musab el Zerkavi''nin, rakip gruplardan binlerce savaşçıyı biraraya getirdiğinin altını çiziyor. Amerikan istihbaratına göre hedef, Şiileri hedef alarak ülkede iç savaş çıkarmak.''''
Independent''ın ünlü Ortadoğu muhabiri Robert Fisk, Amerikan istihbaratının bu yaklaşımını eleştiren bir yazı kaleme almış bugün. ''''Irak''ta hiçbir zaman iç savaş olmadı ve olmayacak'''' diyen Fisk şöyle devam ediyor:
''''Emperyalist güçlerin anlamadığı, Irak''ın mezhep çizgileriyle bölünmüş bir ülke olmadığı. Irak, kabile ilişkilerinin daha hakim olduğu bir toplumdur. ''Bundan bir yıl önce, ağabeyi Şiiler tarafından öldürülen birine sormuştum: ''Irak''ta iç savaş çıkar mı?'' diye. ''Neden siz ve Amerikalılar iç savaşa sürüklenmemizi istiyorsunuz? Ben Sünni''yim, eşim ise Şii. Eşimi öldürmemi mi istiyorsunuz?'' diye yanıt vermişti. Şiiler Amerikalıların istediği iç savaşı çıkarmamakta direniyor. Neden; çünkü İmam Ali zamanında bu insanlara şöyle demişti: ''Bir adamla karşılaştığınızda ya dini bakımdan kardeşinizdir ya da insani bakımdan. Lübnan''da iç savaş kolay çıktı. Çünkü Sünniler ve Şiiler, Hıristiyan Marunilere karşı savaşıyordu. Lübnan''daki savaş 150 bin cana mal oldu? Iraklılar bunu istemezken, biz niye böyle bir dilekte bulunuyoruz?''''
ALMANYA''DAKİ SEÇİMLER
Avrupa gazetelerinde geniş yer bulan bir başka konu da Almanya''da pazar günü yapılacak seçimler. Times, iktidarla muhalefet arasındaki başa baş yarışta Schröder''in umutlarını Türklerin oylarına bağladığını yazıyor. Almanya''nın en çok satan gazetelerinden Bild''in dün attığı, ''''Seçimin sonucunu Türkler mi belirleyecek?'''' manşetinin yankılarını değerlendiren gazete şu satırlara yer vermiş:
''''Almanya''da 1 milyon 800 bin Türk yaşıyor. Bunların üçte biri seçmen ki, bu da toplam seçmenin yüzde 1.2''sine tekabül ediyor. Bu, seçimin kaderini belirleyen oran olabilir. Schröder''in 2002 seçimlerini yaklaşık böyle bir farkla 6 bin 27 oyla aldığını unutmamak lazım.''''
Times, Almanya''daki Türklerin oylarını hedefleyen Schröder''in, Milliyet ve Hürriyet gazetelerinin Frankfurt yakınlarındaki tesislerini ziyaretinin de altını çizmiş.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 11:08