Medya
  • 6.9.2005 10:38

AVRUPA BASININDA BUGÜN...

LONDRA (İHA) - İngiliz Independent Gazetesi''nin ilk sayfasında, ABD''nin New Orleans kentinde, Katrina Kasırgası sonucu ölen bir kişinin mezarının resmine yer verildi. Alelacele hazırlanan mezarda, cesedin çevresi tuğlalarla çevrilmiş. Tuğlalar içindeki örtünün üzerineyse, ''''Tanrım bize yardım et'''' yazılmış. Independent, mezarda cesedi bulunan Vera Smith''in, binlerce komşusu gibi, fakir olduğu için öldüğünü söylüyor. Gazete yorumunu şöyle sürdürmüş: ''''Vera Smith, sular yükseldiğinde, kaderine terk edildi. Vera''nın trajedisi bugün Amerika''daki büyük farkı simgeliyor.'''' Independent yazarı Johann Hari de yazısında, ''''Kasırga sonrasındaki seller, bir başkanın iflas etmiş felsefesini gözler önüne serdi'''' ifadesine yer verdi. Hari, kasırganın vurduğu New Orleans''ta yağmalama olaylarının; suların yükselmesinden, salgın hastalık tehdidinden ve stadyumdaki açlık ihtimalinden daha büyük bir risk olarak görüldüğünü vurguluyor. Hari, Amerikan Başkanı George W.Bush''u, ''''Bush''un arkadaşı ve danışmanı Grover Norquist 2001''de, Amerikan muhafazakar hareketinin amacının hükümeti, ''küvette boğulabilecek bir düzeye indirmek'' olduğunu söylemişti. Sonuçta New Orleans''ta, küvetin, insanlarla dolu olduğu ortaya çıktı. Hatta boğulan belki de, George Bush ve siyasi felsefesi de olabilir'''' sözleriyle eleştiriyor. ''''IRAK SAPLANTISININ TRAJİK MALİYETİ'''' New America Foundation adlı düşünce kuruluşundan Michael Lind de, İngiltere''de yayınlanan Financial Times Gazetesi''ndeki ''''Bush''un Irak saplantısının trajik maliyetleri'''' başlıklı yazısında Bush yönetimini eleştirdi. Michael Lind analizinde, Amerikan Acil Durum Yönetim Kurumu''nun (FEMA), başkan seçilmesinin hemen ardından George Bush''a sunduğu bir raporu hatırlattı. Raporda, ülkeyi tehdit edebilecek bazı olaylardan söz edildiğini belirten Lind, ''''Raporda ABD''yi vurabilecek 3 felaket hakkında uyarı yapılmıştı. Bunlar; New York''ta bir terör saldırısı, New Orleans''ta kasırga sonrası sel ve San Fransisco''da bir depremdi. Bush yönetimi ise öncelik olarak Irak üzerinde odaklandı. New Orleans ve Meksika Körfezi kıyılarındaki dehşet, Amerika-Meksika sınırı üzerindeki kaos ve Afganistan''la Irak''taki anarşi, Bush Doktrini''nin iflasının kanıtıdır. Irak Savaşı''nı destekleyenler, Ortadoğu''da domino taşlarının düşeceği kehanetinde bulunmuştu. Domino taşları, bunun yerine Amerika''da düşüyor'''' ifadesini kullandı. ''''ALMANTA''DA TV TARTIŞMASI HALA GÜNDEMDE'''' Almanya''da önceki gün Başbakan Gerhard Schröder ve muhafazakar rakibi Angela Merkel''i karşı karşıya getiren tartışmanın yankıları sürüyor. Financial Times, Schröder''in televizyondaki güçlü performansının, henüz Merkel''in zaferini ''çalacak'' boyutta olmadığını söylüyor. Independent yazarı Mary Dejevsky ise ''''Almanya''nın Thatcher''ı niçin kazanmayı hak ediyor'''' başlıklı yazısında, tartışmada Merkel''in daha açık ve doğrudan konuştuğunu, daha olumlu ve iyi fikirlerle seyircilerin karşısına çıktığını belirtti. Başyazısında ''''Taze bir başlangıç'''' başlığını kullanan İngiliz Times Gazetesi de Almanya''da hükümet değişikliğinin, hem kaçınılmaz, hem de memnuniyetle karşılanması gereken bir gelişme olduğunu savundu. Almanya''nın ekonomide köklü değişiklikler yapması gerektiğine dikkat çeken gazete, ''''Almanya, radikal ekonomik değişim fikrini sevmiyor. Ancak açıkça ihtiyaç duyduğu şey budur. Avrupa''nın da değişime ihtiyacı var zira en büyük ekonomisi, 10 yıldan uzun süredir zayıf durumda bulunuyor. Hıristiyan Demokratlar ve Hür Demokratların kesin zaferi, Almanya''ya yeni bir başlangıç imkanı sağlayacaktır. Bu ulus, 4 milyondan fazla işsizi artık daha fazla kaldıramaz'''' yorumunda bulundu. İngiltere''de yayınlanan Daily Telegraph ise ''''Almanya''nın ileri yolu'''' başlığını verdiği başyazısında Almanya''ya ileri bir yolu, Hıristiyan Demokratlarla Hür Demokratların sağlayacağını öne sürdü. Muhafazakar eğilimli gazete, Hıristiyan Demokratlarla Sosyal Demokratların oluşturacağı bir büyük koalisyona ya da sol partilerin oluşturacağı bir hükümete sıcak bakmıyor. Daily Telegraph, aksi takdirde Almanya''nın Schröder''in yaptığı ekonomik değişimlerin dahi gerçekleşemeyeceğini belirterek, ''''Birincisi bu iki hükümet de ülkeye, uzlaşmayla teşvik edilmiş bir durgunluk getirecektir. İkinci olarak da, bu hükümetlerle, Schröder''in gerçekleştirdiği sınırlı ekonomik reformlardan bile dönüş tehdidi var'''' diye yazdı. Alman gazetelerinden Sueddeutsche Zeitung, televizyon tartışmasında, izleyicilerin çoğunun, Schröder''i kendinden daha emin gördüğünü belirtti. Ancak gazeteye göre bu Schröder''e fazla oy kazandırmayacak. Gazete, siyasi görüşlerin, 90 dakikada değil, daha uzun zaman diliminde oluşturulduğunu anımsattı. Alman basınından Der Tagesspiegel Gazetesi ise Schröder''in, tartışma sonrası, kararsız oyları kendine çekebileceği yorumunu yaptı. Gazete, ''''Başbakan, kararsız kampı kendi cephesine çekmekte büyük bir başarı sağladı. Bu, partisini de istikrara kavuşturabilir'''' ifadeleriyle bu durumun, Sosyal Demokratlar için çok önemli olduğunu vurguladı. ''''SUTYEN SAVAŞALARINA GEÇİCİ SON'''' AB ve Çin''in, tekstil kotaları sorununa şimdilik orta yol formülüyle çözüm bulmaları da bugün gazetelerin gündeminde kendine yer bulmuş. Anlaşmayla, Çin mallarının yarısı için kota sınırlaması uygulanmayacak, diğer yarısı gelecek yılki kotadan düşecek. Independent başyazısında bu durum için, ''''Sutyen savaşlarının sonu ama acı sadece ertelendi'''' ifadesini kullandı. Gazete, Çin''in yükselişi karşısında, dar bir korumacılıkla hareket etmenin sürdürülemeyecek bir durum ve yanlış olduğunu dile getirdi. Başyazısında ''''Utanç verici bir tekstil anlaşması'''' başlığını kullanan Financial Times ise, AB''yle Çin arasında varılan anlaşmanın sadece ''''Çıkarcılık için bir zafer'''' olduğu yorumunu yaptı. Fransız gazetesi Liberation ise AB''yle Çin arasında varılan anlaşmanın, 80 milyon Çin ürününün Avrupa limanlarında bekletilmesi gibi ''''Acayip bir duruma çözüm bulunmasının'''' muhtemelen tek yolu olduğuna işaret etti. Liberation''a göre anlaşmayla, sutyen savaşları görülmeyecek. Ancak anlaşma, ''''Avrupalıların yüzüne atılmış bir tokat'''' sayılıyor. ''''PUTIN''DEN BATI''YA UYARI'''' Times Gazetesi''nin iç sayfalarındaki bir haberde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin''in, Kremlin''de batılı gazeteciler ve akademisyenlerle yaptığı sohbetin ayrıntıları var. Putin, otoriter bir lider olmadığını ve yeniden seçilmek için anayasayı değiştirmeyeceğini söyledi. Rusya lideri daha sonra da, Batı ülkelerini, eski Soyvet Cumhuriyetleri''nin içişlerine karışmamaları yolunda uyardı. Putin eski Sovyet Cumhuriyetleri''ndeki değişimlerin farklı mecralara çekilmesinden duyduğu endişeyi belirterek, ''''Yabancı dostlarımız, yanlış yapıyor olabilir. Biz, eski Soyvetler Birliği ülkelerinde değişime karşı değiliz. Ancak bu değişimlerin, kaos ortamı yaratmasından endişeliyiz. Aksi takdirde, sesi en yüksek çıkanın kazanacağı muz cumhuriyetleri ortaya çıkar'''' tespitini yaptı. İngiliz Guardian''da ise 2 hafta önce ölen, İngiltere''de Osmanlı mimarisi alanındaki bir numaralı uzman sayılan Godfrey Goodwin''le ilgili bir yazıya yer verildi. Yazıda Goodwin''in, ''''Osmanlı mimarisinin harikalarına, Türkiye''yle ilgili her şeye aşık bir bilgin ve Londra''daki evinin Türkiye''yle ilgilenen çok sayıda insan için bir mıknatıs'''' olduğu değerlendirmesinde bulunuldu. Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 11:11

İLGİLİ HABERLER