AVRUPALIYA GÖRE İTİBAR, TÜRKLERE GÖRE YANGIN VE DEPREM...

Türk şirketlerinin risk algılaması Avrupalı şirketlere göre farklılık gösteriyor. Avrupa'da en çok itibar kaybetmekten korkan şirketlere karşın, Türkiye'de firmaların risk algılamasında yangın, deprem, terör ve kasko ilk sıralarda yer alıyor. Türkiye'de 1995 yılından bu yana sigorta broker'lığı ve risk yönetimi hizmetleri sağlayan AON'un Türkiye Ülke Yöneticisi Nejat Tolunay, firmaların Türkiye'de yangın, deprem, terör ve kaskonun yanı sıra notebook ve cep telefonu gibi parasının karşılığını alabilecekleri sigortalar yaptırdıklarını belirterek, ''Bize göre çok daha büyük zararları karşılayacak sigortaları yapmaları yerinde olur'' dedi. Tolunay, insanların notebook ya da cep telefonuna sigorta yaptırmayı çok sevdiğini ifade ederek, ''20 tane notebook için yıllık 2 notebook parası ödüyorsunuz. Notebook yaptırdığınızda sigortadan alacağınız para sınırlı ve notebook sigortası da pahalı'' diye konuştu. Türkiye'de emniyeti suiistimal konusunda, çalışanların kendi yetkilerini kötüye kullanıp zimmetlerine para geçirmeleri gibi sorumluluk risklerinin de pek önemsenmediğini dile getiren Tolunay, şunları kaydetti: ''Bunu gururlarına pek yediremiyorlar, (Bizim seçtiğimiz insanlar güvenlidir, yapmaz) diye. Bu psikolojik olarak da çok zor bir şey. İnsanlar bunun olabileceğini varsayarak yaşamak istemiyor. Doğru yöntem bu değil.'' Sorumluluk sigortaları konusunda Türkiye'de yöneticilerin duyarsız olduğunu öne süren Tolunay, ihracat yapan firmaların ürünleriyle ilgili bir sorun çıkması durumunda pazarı kaybetme riskinin de gözardı edildiğini belirtti. ''TÜRKİYE'DE RİSKLERİN ALGILANMASI ÇOK BAŞARILI DEĞİL'' Nejat Tolunay, Avrupa ve Türkiye'deki şirketler arasında risk algılaması bakımından büyük farklılıklar olduğuna dikkat çekerek, ''Çok ciddi fark var. Türkiye'de maalesef risklerin algılanması çok başarılı değil'' dedi. Avrupa'da sektörlerin önde gelen şirketleriyle geçen yıl yaptıkları bir ankette, firmaların en çok itibar kaybetmekten korktuğunun ortaya çıktığını kaydeden Tolunay, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Marka değerinin kaybolması onlar için çok önemli. Türkiye'de uluslararası çok firma olmadığı için biz bunu algılayamıyoruz. Bugün Türkiye'de markası olan firma sayısı çok değil. Türkiye'de marka değerinin sıralamaya girdiğini zannetmiyorum. Bizde şirketler marka değeri konusunda çok bilinçli değil. Biz şu anda bunu daha ciddi işliyoruz; kendi çalıştığımız firmalara izah etmeye çalışıyoruz. Bizim firmalarımız marka değerinin korunması veya markayla ilgili bir kriz yaşanması durumunda ne yapılacağı konusunda geri.'' Avrupalı şirketlerin en çok korktukları ikinci riskin pazar kaybı olduğunu anlatan Tolunay, 3. sırada sorumluluk risklerinin geldiğini bildirdi. Tolunay, Türkiye'de ilk sırada yer alan temel risklerin ise yangın, deprem, kasko gibi firmayı yapı olarak hiç sarsmayacak birtakım poliçeler olduğunu kaydetti. Nejat Tolunay, deprem riskiyle ilgili olarak, herhangi bir kurum ya da kuruluşun böyle bir riskin gerçekleşmesi durumunda bundan nasıl etkileneceğini iyi bilmesi gerektiğini ifade ederek, İstanbul ve deprem için özel bir ürün yaratılması gerektiğini söyledi. Tolunay, Türkiye'de uzuvların işlevini kaybetmesi ya da uzuvların kaybıyla ilgili sigortalar bulunmadığına dikkat çekerek, diş hekimi, operatör doktor ve pilot gibi belli meslek grupları, özel risk gruplarını teminat altına alan yani uzuvların sınırlı işlev kaybına karşı tazminat ödemesini sağlayan bir poliçeyi Türkiye'de geliştirmek istediklerini ifade etti. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:22