Ekonomi
  • 18.5.2012 00:45

Babacan: Türkiye çoktan 2015 hedeflerini yakaladı!..

     Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'deki ekonomik büyümeye ilişkin, ''2010 yılında yüzde 9,2 ve 2011 yılında yüzde 8,5 oranında ekonomik büyüme sağladık. Bu büyüme özel sektör tarafından liderlik edilen bir büyüme oldu, kamu harcamaları yoluyla olmadı, özel sektör bu kapsamda anahtar rol oynadı'' dedi.
     Başbakan Yardımcısı Babacan, BM Genel Kurul Başkanı Nasır Abdülaziz En Nasır ile BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un girişimiyle BM Genel Kurulu'nda düzenlenen, ''2012 Yılında Dünya Ekonomisi ve Maliyesinin Durumu'' konulu yüksek düzeyli toplantının açılışında konuşarak, Türkiye'nin makroekonomik gelişmeleri ve sosyal politikalarıyla ilgili detaylı bilgi verdi.
          Babacan, Türkiye'nin bu dönemde makroekonomik çerçevede, kamu maliyesi yönetiminde ve kontrolünde, bankacılıkta, sağlıkta ve sosyal koruma alanlarında derin bir yapısal dönüşüm sürecini gerçekleştirdiğini ifade etti.
     Türkiye'nin ''İnsan merkezli' yaklaşımıyla aşırı yoksulluğu ortadan kaldırmayı, cinsiyet eşitliğini güçlendirmeyi, çevreyi korumayı, eğitim sektörünü daha iyiye götürmeyi ve herkese sağlık hizmeti sağlamayı amaçladığını dile getiren Babacan, ''Türkiye gerçekten de bu amaçlara ulaşmada iyi ilerleme kaydetmiştir'' dedi.
    
     -''Gelir dağılımı iyileşmeye devam etti''-
    
     Babacan, Türkiye'nin, zamanında yaptığı reformlar sayesinde 2008-2009 dönemine güçlü bir kamu maliyesi ve bankacılık sektörüyle girdiğini, ekonomik krizin doruk noktasına ulaştığı 2009 yılında, pek çok ülkenin mali teşvik programı ilan ettikleri dönemde, mali konsolidasyona odaklı 3 yıllık orta dönemli bir program açıkladığını anımsatarak, şöyle devam etti:
     ''Türkiye'de borcun sürdürülebilirliğinin hiçbir zaman sorun olarak algılanmayacağı konusunda emin olmak istedik. Bunda da başarılı olduk, güvenilirlik oranları yükseldi, 2010 yılında yüzde 9,2 ve 2011 yılında yüzde 8,5 oranında ekonomik büyüme sağladık. Bu büyüme özel sektör tarafından liderlik edilen bir büyüme oldu, kamu harcamaları yoluyla olmadı, özel sektör bu kapsamda anahtar rol oynadı. Türkiye'de 2009 yılının ortalarından bu yana 3,7 milyon ilave iş yaratıldı. Gelir dağılımı iyileşmeye devam etti.''
    
     -''Türkiye, hedefleri yakaladı''-

    
     Türkiye'de bir doların altında günlük geliri olan kişinin kalmadığını ayrıca 2 doların altındaki gelirle yaşayan kişi sayısının neredeyse sıfıra iniğini belirten Ali Babacan, ülkede günlük geliri 4,3 doların altında olan nüfusun, 2002 yılında yüzde 30 iken bugün yüzde 3,7'ye indiğini vurguladı. Babacan, ''Bu sonuçlara dayanarak Türkiye çoktan 2015 yılında ulaşılması hedeflenen (BM Binyıl Kalkınma Hedefleri)ni yakaladı'' diye konuştu.
     Son yayımlanan OECD raporunda da işaret edildiği üzere Türkiye'nin gelir dağılımında çok önemli ilerleme sağladığına değinen Babacan, raporda birkaç ülke dışında tüm OECD ülkelerinde gelir dağılımının hızla bozulduğu, Türkiye'nin ise kişi başına geliri artırırken, dağılımı da iyileştiren istisnai ülkelerden biri olduğunun vurgulandığını anımsattı.
     Babacan, bu başarıyı sağlamada 3 alanda uyguladıkları politikaların rolü bulunduğunu, bunların, ''Sosyal destek programları, 3 çocuklu olan düşük gelirli aileleri koruyan vergi politikası ve rekabetçilik'' olduğunu söyledi. Babacan bu kapsamda Türkiye'de hiçbir aileye ya da şirkete imtiyaz ya da koruma sağlanmadığını belirtti.
     Sağlık sektöründe de önemli bir dönüşümden geçildiğini dile getiren Babacan, toplumun her kesimine etkili, adil, erişilebilir ve yüksek kaliteli hizmet verildiğini söyledi. Türkiye'de ortalama ömür oranlarında da 1990 yılından bu yana, özellikle de 2003-2010 döneminden beri son derece düzenli ve hızlı iyileşme olduğunu ifade eden Babacan, eğitime de büyük önem verdiklerini, yoksul ailelere çocuklarını okula gönderme kaydıyla nakdi yardımda bulunduklarını bildirdi.
     Babacan, ''Biz ailelere, kız çocuklarını okula göndermeleri için erkek çocuklarına göre daha fazla para yardımı yaptık. Parayı babaya değil anneye verdik. İlkokuldan çok ortaokula çocuklarını gönderen ailelere daha fazla yardım yaptık'' ifadesini kullandı.
     Yoksulluğu azaltmada istihdam yaratmanın önemine dikkati çeken Babacan, Türkiye'de küçük ve orta ölçekli işletmelerin toplam istihdamın yüzde 80'ini oluşturduğunu, hükümet olarak bu işletmelerin gelişiminin önündeki engelleri kaldırmaya özel önem verdiklerini vurguladı.
     Ekonomik faaliyetlerde kadınların sayısının artmasına özel önem verdiklerini, iş yerlerinde kadınlar ile gençlerin istihdamında pek çok kolaylık sağladıklarını dile getiren Babacan, ''2009 yılından bu yana yarattığımız 3,7 milyon işin 1,5 milyonunda kadınlar istihdam edildi'' diye konuştu.
     Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'nin, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri ve gelişmekte olan ülke olarak, çok sayıda ülkeye de önemli oranda kalkınma yardımında bulunduğunu belirterek, ''Geçen yıl verdiğimiz resmi kalkınma yardım miktarı bir yıl önceye kıyasla yüzde 38,2 oranında artarak, 1,3 milyar dolara çıktı'' dedi.
    
     -''Türkiye, ekonomik meselelere hakimdir''-

    
     Türkiye'nin, Afrika'da 2008 yılında 12 olan büyükelçilik sayısını bu sene 27'e çıkarttığını, gelecek sene ise rakamın 34 olacağını belirten Babacan, THY'nin de 19 Afrika ülkesine İstanbul'dan direkt uçtuğunu, Türkiye'nin Afrika Kalkınma Bankası'nın hissedarı olduğunu söyledi.
     Babacan, şunları kaydetti:
     ''Türkiye, bölgesel ve küresel ekonomik meselelere vakıftır ve ekonomik krizle ve kriz sonrası durumlarla nasıl başedileceği konusunda deneyimlerini paylaşmaya hazırdır. Türkiye, ekonomik büyümenin ve sürdürülebilir kalkınmanın insani boyutunu teşvik etmeye devam edecektir. Türkiye, En Az Gelişmiş Ülkeler İstanbul Eylem Programı'nı, Rio+20 Konferansı'nın sonuç belgesiyle uyumlaştırmaya da büyük önem atfetmektedir.''
     Toplantı için BM Genel Kurulu Başkanı En Nasır ve Genel Sekreter Ban'a teşekkür eden Babacan, söz konusu etkinliğin gelecek ay Rio'da yapılacak BM Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı (Rio+20) öncesi düzenlenen son derece önemli bir toplantı olduğunu söyledi.
     Babacan, Rio+20'ye hazırlık kapsamında, kendisinin de üyesi bulunduğu,''Küresel Sürdürülebilirlik Yüksek Paneli''nin hazırladığı rapor ile BM Kalkınma Programı'nın (UNDP) 2011 İnsani Kalkınma Raporunun da kapsamlı bir vizyon oluşturmada önemli katkıları olduğunu sözlerine ekledi. 

Güncellenme Tarihi : 22.3.2016 17:56

İLGİLİ HABERLER