BAKAN BABACAN: ENFLASYON ÜÇ DÖRT YIL İÇİNDE AB ÜLKELERİNİN ENFLASYONUYLA AYNI OLACAK
Devlet Bakanı Ali Babacan, Türkiye'nin gerçekleştirdiği reformlar ve kaydettiği gelişmelerin kalıcı olması açısından Avrupa Birliği üyeliğinin önemine işaret ederek, ''Bu üyelikle, geri dönülmez bu gelişmelere demir atmış olacağız'' dedi.
DEİK tarafından Londra'da yabancı yatırımcı ve finans çevreleri için düzenlenen ''Türkiye'de Sermaye Piyasaları ve Yatırım'' konulu konferansta konuşan Babacan, konuşmasının ''sürücü koltuğunda oturanların niyet ve uzun vadeli vizyonlarını açıklamaya yönelik olduğunu'' belirtti.
Geçen yılın Kasım ayında yapılan seçimin Türkiye için yeni bir dönem ve yenilenme süreci olduğunu vurgulayan Babacan, Türk politikasına yeni bir konsept getirdiklerini kaydetti.
Kendilerini, bilinen bütün politik tanımların dışında ''muhafazakar-demokrat'' olarak tanımladıklarını ve bu konseptin sadece Türkiye için değil, bölge için de yeni olduğunu belirten Babacan, iyi işleyen bir demokrasinin gereğine inandıklarını ifade etti.
Parlamentoda çoğunluğa sahip olduklarını, ancak buna rağmen bu güç ve mutlak üstünlüğe sığınmadıklarını belirten Babacan, atılan bütün önemli adımlarda diğer politik kesimler ve sivil toplum kuruluşlarının görüşlerini aldıklarını anlattı.
''İletişim kanallarımız bütün kesimlere sonuna kadar açık'' diyen devlet bakanı, her aşamada konsensüs sağlamaya çalıştıklarını ve Türk siyasetine faydalı bir yeni yaklaşım getirdiklerini söyledi.
Muhafazakarlık anlayışlarını da açıklayan Babacan ''Bunun dinci bir parti olmakla ilgisi yok. Mükemmel bir laiklikten yanayız'' dedi.
Politik istikrarın da önemine değinen Babacan, Türkiye'nin uzun yıllar koalisyonlarla idare edildiğini, bu nedenle son 10 yılın kayıp sayılabileceğini belirtirken, ''bizim demokrasi anlayış ve yaklaşımımız bugün sağlanan politik istikrarın en önemli kaynağı. Bu istikrar orta ve uzun vadede sürecek'' diye konuştu. Devlet Bakanı Babacan, AB üyeliği konusundaki görüşlerini açıklarken de bu konuda hükümet içinde varolan istekliliğin altını çizdi.
Türkiye'de bugün geçmiş hiçbir hükümette olmadığı kadar büyük bir kararlılıkla AB fikri üzerinde durulduğunu belirten Babacan, Avrupalı muhataplarına bu konudaki samimiyetlerini aktarabildiklerine inandığını ifade etti.
Çıkartılan uyum paketlerinde politik kriterlerin büyük ölçüde karşılandığını, şimdi uygulama yolunda adımlar atıldığını belirten Babacan, ''Biz AB'yi birarada tutan evrensel değerlere inanıyor ve bunlarla aynı çizgide duruyoruz. Üyelik konumuna iki yıl önce ya da sonra gelmek önemli değil, önemli olan bu gelişmelerin ışığında sürecin içinde olmak'' dedi.
''TÜRKİYE, BÖLGESİNDE BİR ROL-MODEL OLABİLİR''
Türkiye'nin Orta Doğu, Orta Asya, Kafkasya gibi bölgelerde bir rol-modeli olabileceğini, bölgesel istikrar için de anahtar önem taşıdığını belirten Babacan, ''Demokratik kalitemiz AB demokrasilerinin kalitesine ulaşıyor. AB süreci reformların geri dönülmez olduğunu gösterecek'' diye konuştu.
Hükümetin şu ana dek seçim öncesinde halka ve piyasaya verdiği bütün sözleri tuttuğunu da belirten Babacan, ''söz verdiğimiz her şeyi yaptık. Çünkü bunların doğru politikalar olduğuna inanıyoruz. Uyguluyor olmamızın sebebi Washington'dan verilen reçeteler olmaları değil. Bu politikalar doğru olduğu için de sıkı sıkıya bağlı kalacağız.
Enflasyonun düşürülmeye başladığını, hedeflenen faiz dışı fazlaya ulaşıldığını, büyüme konusunda kararlı bir politika izlendiğini de anlatan Bakan Babacan, ''enflasyon üç dört yıl içinde AB ülkelerinin enflasyonuyla aynı seviyede olacak ve bu sorun tarihteki yerini alacak'' dedi.
Bakan Babacan, yabancı yatırımcı için en ideal ortamı yaratma yönündeki çabalarının da sürdüğünü, Türkiye'yi olabildiğince yatırımcıya açık bir ülke haline getirmeye çalıştıklarını anlattı.
Kamuoyu yoklamalarının halkın hükümete desteğinin arttığına işaret ettiğini belirten Babacan, ''Halkla ilişkimiz güçlü. Herkesi temsil ediyoruz. Elitist bir hükümet değiliz ve bu halk desteğiyle başarısız olmak imkansız'' dedi.
Ali Babacan, bir soru üzerine de, 2004 yılından sonra IMF ile ilişkilerin hangi şekilde süreceğine henüz karar verilmediğini söyledi. Babacan, bu konuda değişik alternatifler bulunduğunu, bu alternatiflerin 2004 yılı ortalarından itibaren gözden geçirileceğini kaydetti.
Bakan Babacan, liradan sıfır atılmasına ilişkin soruya yanıt verirken, konunun iki üç aydır tartışılmakta olduğunu hatırlatarak, bu konuda 2005 yılı başı itibariyle uygulamaya geçmeye çalışacaklarını ifade etti.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:49