Bakan Çağlayan S&P ve Moody’s’e verdi veriştirdi
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, kredi derecelendirme kuruluşları S&P ve Moody’s’in yetkililerinin Türkiye ziyareti ve not artırımına ilişkin, “Bir kere bir görme bozukluğu olduğunu söylemek istiyorum. Türkiye, kamu borçlarının milli gelire oranı açısından 27 AB ülkesinin 24’ünden daha iyi konumda. Mevcut durum kredi derecelendirme kuruluşlarının kaybolan itibarlarını düzeltmek için bir fırsat” dedi.
Bakanlık binasında yapılan görüşmede konuşma yapan Bakan Çağlayan, Afrika ile dış ticaret ilişkilerinin geliştiğini belirterek, “Ticari ve ekonomik ilişkilerin yanında özellikle müteahhitlik konularında Benin ile ilişkileri geliştirmek istiyoruz. Benin’de iplik fabrikası kurulması konusunda bazı işadamlarının faaliyetleri bulunuyor” diye konuştu.
Çağlayan, Türkiye’nin Afrika’ya bakışının farklı olduğuna işaret ederek, Avrupalıların Afrika Kıtası’nda sadece toprak altındaki zengin maden yataklarını gördüklerini dile getirdi. “Onların mercek ayarları buna göre yapılmıştır” diyen Çağlayan, “Ama biz kalp mercekleri ile bakarız. Biz Afrika Kıtası’na baktığımızda yerin altındaki tabii zenginliklerden nasıl fırsatçılık yapacağımız değil, yerin üstündeki Allah’ın yarattığı insanlara nasıl destek olabiliriz şeklinde” ifadesini kullandı.
“TÜRKİYE GİBİ ORTAKLARIMIZLA YAPILACAK ÇOK YATIRIM VAR”
Benin Maliye ve Ekonomi Bakanı Jonas Gbian, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin arzu ettikleri düzeyde olmadığını ifade ederek, son dönemde ilişkilerin ivme kazandığını söyledi. Yatırımlardaki özel sektörün payına değinen Gbian, “Türkiye gibi ortaklarımızla yapılacak çok yatırım var. Özellikle altyapı konusunda Benin’in çok ciddi yatırımlara ihtiyacı var” diye konuştu.
Enerji Bakanı Bart Helemy Kassa ise, madencilik konusunda Türkiye ile görüşme yapmak istediklerini kaydetti.
Açıklamaların ardından gazetecilerin sorularına cevap veren Bakan Çağlayan, kredi derecelendirme kuruluşları S&P ve Moody’s’in yetkililerinin Türkiye ziyareti ve not artırımına ilişkin değerlendirmelerinin sorulması üzerine, not artırımının geciktiğini belirterek, S&P ve Moody’s’in Türkiye’yi hala yatırım yapılabilir düzeyin bir altında gördüklerini dile getirdi. Çağlayan açıklamasına şöyle devam etti:
“Bir kere bir görme bozukluğu olduğunu söylemek istiyorum. Çünkü faizleri tarihinin en düşük seviyesine düşmüş ve bundan 10 yıl önce mukayese edilmeyecek olan makroekonomik parametreleri yakalamış bir Türkiye ile Avrupa’nın en hızlı büyüyen ikinci ekonomisi olan Türkiye ile Romanya’yı, Filipinleri, Endonezya ve Hırvatistan’ı aynı kefeye koyanların göz bozukluğu olduğu kanaatindeyim. Türkiye, kamu borçlarının milli gelire oranı açısından 27 AB ülkesinin 24’ünden daha iyi konumda. Mevcut durum kredi derecelendirme kuruluşlarının kaybolan itibarlarını düzeltmek için bir fırsat.”
Çağlayan, kriz döneminde Türkiye’de 5 milyon ilave istihdam oluşturulduğunu söyleyerek, bu durumun kredi derecelendirme kuruluşları için önemli bir fırsat olduğunu bildirdi. Çözüm sürecinin yatırımlara etkisinin sorulması üzerine Çağlayan, halkın yüzde 75’nin bugün itibarıyla sürece destek verdiğini söyledi. Yatırım teşvik belgesi sayılarında da bunun etkisinin görüldüğüne işaret eden Çağlayan, “Bu yılın ilk 3 ayında Bingöl için alınan teşvik belgesi ve öngörülen sabit yatırım tutarı geçen yılın aynı dönemine göre 5 bin kat arttı” dedi.
İstanbul’a yapılacak 3’üncü havalimanı ve Sinop’taki nükleer santral ihalesine ilişkin de değerlendirmede bulunan Bakan Çağlayan, “Kredi derecelendirme kuruluşlarının yapamadığını havalimanı ihalesine giren müteahhitler ile nükleer santrali yapacak Japon- Fransız ortaklığı gösterdi. Nükleer santral ile Türkiye yeni bir teknolojik devrimi gerçekleştirecek” şeklinde konuştu.
