Gündem
  • 8.5.2006 21:54

BAKAN ÇİÇEK TARTIŞILAN YAZIYI GAZETECİLERE OKUDU

ANKARA - Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Selanik'teki Atatürk Evi'nin şeref defterine Fethi Dördüncü adlı vatandaş tarafından yapıştırılan metin ile ilgili olarak, ''Şeref defterine yazılan ifadelerin de hatıraya saygı ölçüsünde, edep ölçüleri içerisinde yapılması gerekir'' dedi.
    
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısından sonra yaptığı açıklamada, ''Bu metni asla tasvip etmemiz mümkün değildir. Yasal yollara başvururuz. Herhalde milletvekillerimiz de bu vesileyle haberdar olacaktır. Gereği neyse yapılacaktır'' diye konuştu.
    
Bir gazetecinin, ''Başbakan Erdoğan'ın Selanik'teki Atatürk Evi şeref defterindeki yazıyı uygunsuz gördüğü için aldığını biliyoruz. Bugün Bakanlar Kurulu'nda bu konuyu gündeme getirdi mi?'' sorusuna şu yanıtı verdi:
    
''Sayın Başbakan Atatürk'ün doğduğu evi ziyaret etmiştir ve orada açılan bir şeref defteri de vardır. Şeref defterleri herkesin yazı yazdığı defterler değillerdir. Eğer siz önüne gelene o defterleri açarsanız, yarın sizin ummadığınız, tasvip etmediğiniz, etmeyeceğiniz Türkiye karşıtı ifadeler de oraya yazılır.''
    
''Bu illegal örgüt bildirisi gibi yazılmış bir metin'' diyen Çiçek, şöyle konuştu:
    
''Şeref defterine bu türlü bildiriler yapıştırılacak olursa bunun ilerde Türkiye'nin başına ne işler açacağını hepimizin iyi görmesi lazım. Yazı Hükümet aleyhine, Başbakan'ın aleyhinedir diye herkes üzerine atlayarak bundan siyasi demeç çıkarmaya ve buradan bir sonuç çıkarmaya çalışılıyorsa bu Atatürk'e saygısızlıktır.''
    
Cemil Çiçek, daha sonra söz konusu metni okudu:
    
''Ben bugün beşinci defa huzurunuza gelme mutluluğunu tattım. Aynı güneş 38 yıl sonra yine bir 19 mayıs 1919 Pazartesi günü Samsun'da doğup ışınlarını bütün Türkiye'ye yaydı. Atam, o mübarek varlık, Tanrı tarafından gönderilmiş olan sendin. 4 yıl gibi kısa zamanda da 7 düvel düşmanları mağlup ederek muasır medeniyetler seviyesine çıkardığın Türkiye'yi ve Türk milletini Tanrı'nın zatialinizi yanına aldıktan 64 yıl sonra Türkiye'nin üzerine Türk milletinin dini duygularını yıllarca sömüre sömüre bir Akepe'si çöreklendi.
    
İslamiyeti bir kalkan gibi kullanan bu insanların hakikatte kafir olduklarını, Hazreti Muhammed sakalı şerifini yerinden kaldırıp Atatürk Havalimanı'na getirip, Dubaili Arap'ın gözüne girmek için sattıkları İstanbul'un en güzel yerlerinden vazgeçmesin diye Muhammed'i bile oyuncak yaptılar. Bunların din anlayışı bu. Hepsi kafir. Zamanınızda Osmanlı'ya ait dış borçları ödediniz. Recep Tayyip hükümeti nesiller boyunca altından kalkınmayacak şekilde borç altına girmekle kalmadı. Bir de mağlup ettiğiniz devlet ve hükümet başkanları ayağınıza kadar gelip saygılarını bildirirken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Avrupa ve Amerika'nın uşaklığını yapıyor. Türkiye'nin maliyesi IMF ve Dünya Bankası'nın elinde. Dış siyaset Amerika'nın ve iç siyaset de Belçika'dan idare edilmeye kadar düştü. Tayyip, kendisi uşak olduğundan Türk milletini de uşak yapmak istiyor ama muvaffak olamayacak. Uşaklığını yaptığı Amerika'da ev de satın aldı. Her yaptığı gayrimeşru iş gibi güya oğlu almış.
    
22. Dönem, 59. Recep Tayyip Erdoğan Hükümeti, başta kendisi olmak üzere bakanlar, AKP milletvekilleri, hayatları boyunca Atatürk ilke ve devrimlerini ve Cumhuriyet idaresini ortadan kaldırıp hilafet devleti kurma çabalarındalar. Ayrıca, en çok korktukları Türk ordusunu zayıflatıp iş göremez hale getirmek maksatları ile emellerine ulaşmaktır. Ruhlarında uşaklık ve kölelik taşıyan bu güruh, emellerine muvaffak olamayacakları gibi aslında hükümet üyeleri hırsız, sahtekar, kafir, görevi kötüye kullanan, Uzakdoğu'da otel köşelerinde, Avrupa'da kimsenin haberi olmadan memleketi satıp doymayan açgözleri hırsla yalnızca küplerini doldurup memleketi satan vatan hainleri olduğundan maksatları kursaklarında kalıp tüyü bitmedik yetimlerin haklarını yiye yiye sürünüp bir gün def olup gidecekleri yakındır.''
    
Çiçek, 353 sayılı Askeri Mahkemelerin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Kanunu'nda öngörülen değişikliklerle ilgili kanun tasarısının, Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldığını da bildirdi.
    
Cemil Çiçek, yeni düzenlemeyle sivillerin askeri yargıya tabi olduğu hallerin barış ve savaş zamanına göre iki ayrı kategoride ele alınacağını belirterek, ''Asker kişilerle müştereken sivillerin işledikleri suçlara ilişkin yargılamalar hariç olmak üzere barış zamanında askeri mahkemelerde sivillerin yargılanmasına son verilmiş olacaktır'' dedi. Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 06:04

İLGİLİ HABERLER