Ekonomi
  • 28.3.2007 00:00

BAKANDAN İLGİNÇ TESPİT: TÜRK SANAYİİ REKABETİ ÖĞRENDİ!..

Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Türkiye'nin AB üyesi olmadan gümrük birliğine girmesinin zararının olduğunu, ancak Türk sanayisinin de rekabeti öğrendiğini söyledi.
      Coşkun Milli Prodüktivite Merkezi'nin 46. Genel Kurul toplantısında yaptığı konuşmada 2002 yılında yapılan seçimler sonucunda Türkiye'de huzur ortamının sağlandığını belirterek, ''aynı zamanda güven de sağlanmıştır'' dedi.
      ''Eğer siyasi istikrar sağlanmasaydı, sosyal barışı da sağlayamazdık'' diyen Bakan Coşkun, Türk ekonomisinin faiz-borsa-döviz üçgeninden kurtularak makro dengelerde önemli kazanımlar elde ettiğini bildirdi.
      Türkiye'nin ihracatının 85 milyar dolara ulaştığını ve hedefin 100 milyar dolar olduğunu hatırlatan Coşkun, ihraç ürünlerinin yüzde 92'sinin sanayi ürünlerinden oluştuğunu kaydetti.
      Konuşmasında bir anısını nakleden Bakan Coşkun, kendisinin TOBB Başkanı iken Turgut Özal'ın ekonomik hedefleri ortaya koyan bir toplantı yaptığını ve bu toplantının yapıldığı yıl ihracatın 2,8 milyar dolar olduğunu hatırlattı.
      İhracatın büyük çoğunluğunun da tarım ürünlerinden olduğunu ifade eden Bakan Coşkun, Özal'ın 15 milyar dolar ihracat hedefi koyduğunda herkesin (neyimiz var da satalım) dediklerini kaydetti ve o günden bugüne büyük mesafeler alındığını söyledi.
      Aynı zihniyette insanların hala bulunduğunu ifade eden Bakan Coşkun, ''AB'ye üye olmadan gümrük birliğine girmemizin zararı oldu ama, Türk sanayi de rekabeti öğrendi'' diye konuştu.
      Coşkun iktidara geldiklerinden buyana istihdam konusunda da önemli gelişmeler kaydedildiğini, birkaç yıl yüzde 10,3 oranında sabitlenen işsizlik oranının yüzde 9'lara indiğine dikkat çekti.
      Bakan Ali Coşkun, kazancın olmadığı yıllarda dolaylı vergiler ve akaryakıt vergileri başta olmak üzere halkın ve işverenin üzerinde fazlaca yük bulunduğunu, bu yüklerin de özel sektörü bunalttığını belirtti.
      Coşkun, kıdem tazminatına ilişkin yaşanan sorunların da sermayeye, rant ekonomisine ve kayıt dışıya sevkettiğini, bunların da çözülmesi gerektiğini kaydetti.
      Dinleyiciler arasında bulunan Türk-İş Başkanı Salih Kılıç'a hitaben Coşkun, ''istihdam paketini beraber oturup konuşalım. Kıdem tazminatını, yıpranma tazminatı olarak işçinin cebine koyalım, ne dersin Salih Bey? Kıdem tazminatı her yıl işçiye verilsin. Geçmiş haklar saklı kalmak kaydıyla tabii...Bunun üzerinde çalışıyoruz. Çalışma Bakanlığı bizden iki hafta süre istedi, üzerinde çalışacak'' bilgisini verdi.
      Coşkun, Ekonomi ve çalışma hayatına ilişkin alınan kararlarda, devlette devamlılığın esas olduğunu, bu nedenle başta IMF olmak üzere birtakım kurumlarla dengeleri sağlamak durumunda olduklarını bildirdi.
      Bakan Coşkun, enerji, vergi adaleti, AB ile ilgili konular başta olmak üzere sanayi ve kobi stratejisi, konularında çalışmalarını sürdürdüklerini vurgulayarak, Ekonomik-Sosyal Sorunları Değerlendirme Konseyi'nin (ESDK) toplanamaması konusunun Devlet Bakanı Abdüllatif Şener'in görev alanında olduğunu ve bu konuda bir şey diyemeyeceğini sözlerine ekledi.
     
     ÇELİK'İN SÖZLERİ
      MPM Başkanı Bedirhan Çelik de konuşmasında Merkezin geçmiş dönem faaliyetlerine ilişkin ayrıntılı bilgi verdi.
      Çelik, geçen yıl 2007-2011 dönemini kapsayan MPM Strateji Planı'nın hazırlama çalışmalarının tamamlandığını söyledi.
      1998 yılında başlatılan ve gittikçe hızlanan iller düzeyinde verimliliği artırma projelerinin, merkezin kuruluş amaçları doğrultusunda üstlenmiş olduğu görevlerini yurt çapında yaygınlaştırmasını sağlandığını kaydeden Çelik, ''2007 yılında proje kapsamına alınanlarla birlikte proje kapsamına alınan illerimizin sayısı 40'a ulaşmıştır'' dedi.
      MPM'nin 2007 iş programında yer alan projeleri, illerde verimliliği artırma, araştırma çalışmaları, verimlilik ölçme-izleme çalışmaları, danışmanlık hizmetleri, eğitim hizmetleri, halkla ilişkiler etkinlikleri, uluslararası çalışmalar, bilgi teknolojileri, insan kaynakları yönetimi ve mali hizmetler olarak 10 ana başlık altında topladıklarını kaydeden Çelik, toplantıya katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yurt düzeyindeki çalışmalarında harcırah ve misafirhane konularındaki sıkıntılarına dile getirdi.
      Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, çiftçinin gerçekten sıkıntı içinde olduğunu ifade ederek, 2006 yılına ait hububat primleri ve yem destekleme ödemelerinin yavaş ilerlediğinden yakındı.
      Türk çiftçisinin başta gübre ve mazot fiyatları olmak üzere pahalı girdiler nedeniyle dünya fiyatlarıyla rekabette zorlandıklarını kaydeden Bayraktar, şunları söyledi:
      ''Tarımda çok önemli bir sorun haline gelen yüksek üretim maliyetlerini düşürmek ve girdilerdeki aşırı fiyat artışından çiftçinin olumsuz yönde etkilenmesini önlemek üzere tarımsal girdilerde uygulanan KDV oranlarının da düşürülmesi, verilmekte olan desteğin artırılması gerekmektedir.
      Geçen yılki elektrik borçlarının yeniden yapılandırılmasından çiftçilerimizin yüzde 30'u ancak faydalanabilmiştir. Tarımda kullanılan elektrik fiyatları sanayide kullanılandan daha yüksektir. Bu konuda da indirimli tarife uygulanmasına ve borçların yeniden yapılandırılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.''
     
     TÜRK-İŞ BAŞKANI
      Türk-iş Genel Başkanı Salih Kılıç da iş yerlerinde sendikal örgütlenmeden yana olduklarını, çünkü sendikal örgütlenmeyle iş yerlerinde daha çok sosyal barış, diyalog, kaliteli üretim ve verimlilik sağlandığına işaret etti.
      Kılıç, sosyal barışın sağlanması için devletin sosyal devlet bilinciyle hareket etmesiyle mümkün olacağını kaydetti.
      TİSK Başkanı Tuğrul Kutadgobilik de konuşmasında işçi işveren ilişkilerine değinerek, kıdem tazminatı, pahalı elektrik, sigorta primleri gibi pek çok nedenden dolayı dışarıda rekabet güçlerinin zayıfladığını söyledi.
      Türkiye'nin karşısına uluslararası arenada, Çin, Hindistan ve Rusya gibi yeni rakipler çıktığını hatırlatan Kutadgobilik, istihdam paketi ve sanayi stratejisi hazırlanırken, kendilerine danışılmasını istedi.
      TİSK Başkanı ESDK'nın da 17 aydır toplanamadığını belirterek Sanayi ve Ticaret Bakanı'ndan bu konuda girişimde bulunmasını talep etti.
      TOBB Başkan Yardımcısı Faik Yavuz ise işsizlik fonuna yılda işverenden 200 milyon YTL kesildiğini, 50 milyon YTL de devletin verdiğini belirterek, bir bu kadar da faiz işlediğini söyledi.
      İşsizlik fonunda biriken paranın sadece 30 milyon YTL'sinin işsize verildiğini kaydeden Yavuz, işsizlik fonunu dipsiz bir kuyuya benzetti.
      Yavuz, emek olmadan sermayenin, sermaye olmadan da emeğin olamayacağını vurgulayarak, işsizlik fonu, kıdem tazminatı gibi konularda emek ve sermayenin çatışmadan sonuç almasını arzu ettiklerini söyledi.
      MPM Genel Kurulu'nun 46. Genel Kurul toplantısına ilk defa bir başbakan katıldı. Genel Kurul'a katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a çerçeve içinde bir bayrak armağan edildi.
      Genel Kuru'a Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun'un yanı sıra Devlet Bakanı Beşir Atalay, sivil toplum örgütlerinin başkanları, bürokratlar ve diğer yetkililer katıldı.
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 20:39

İLGİLİ HABERLER