BAKTİMUR, EŞİNİ VE HAKAN BALKANER'İ NEDEN ÖLDÜRDÜĞÜNÜ AÇIKLADI

BELMA ALTUNCU İSTANBUL - Balkaner Plaza'da, Ali Avni Balkaner'in oğlu Hakan Balkaner ve Balkaner'in sekreteri olan, eski eşi Birgül Özmen'i tüfekle öldürmek suçundan yargılanan Tuncay Baktimur, suskunluğunu bozarak bugün ifade verdi. Baktimur, avukatının ve kendi isteği doğrultusunda gizli gerçekleştirilen duruşmada, ağır hakaretlere maruz kaldığı, bu nedenle olay günü kendisini kaybettiği ve neler olduğunu tam hatırlayamadığını söyledi. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Tuncay Baktimur ile öldürülen Birgül Özmen'in yakınları katıldı. Önceki celselerde ifade vermeyen Baktimur, suskunluğunu bugün bozdu. Baktimur, ''Beni olaydan sonra emniyete götürdüler. Orada bir şeyler imzalattılar. Savcı bana 'bir şey diyecek misin?' diye sordu. Ben de 'hayır' dedim. Buraya geldim ve avukatımla bir kez görüştüm. Beni hastaneye gönderdiler. Doktor benim yanımda bir dakika durdu. Burada konuştuğum kadar bile konuşmadım. Hemen çıkarttılar. Cezaevinde tek başıma kalıyorum. Ara sıra hastaneye yolluyorlar. İlaçla ayakta duruyorum. Eğer rahatsız değilsem bana neden ilaç veriyorlar. Bu kadar insanın önünde benim ifade vermemi istiyorlar. Namus, şeref, haysiyet bu kadar basit mi? Nasıl anlatacağım'' dedi. Sanık avukatı Kadir Kartal da, müvekkilinin rahat ifade veremediğini belirterek, ''Duruşma salonunun boşaltılmasını ve bu şekilde savunmasının alınmasını talep ediyoruz'' diye konuştu. Mahkeme heyeti, avukatın talebini yerinde bularak, davanın bu celsesinin gizli yapılmasına karar verdi. Basın mensupları, kararın ardından salondan çıkarıldı. Duruşmada ifade veren sanık Tuncay Baktimur, ağır hakaretlere maruz kaldığı, bu nedenle olay günü kendisini kaybettiği ve neler olduğunu tam hatırlayamadığını söyledi. Baktimur'un ifadesi şöyle: ''Eşimle bir arkadaş ortamında tanıştık. Bir gün onu yemeğe davet ettim ve kendisini sevdiğimi arkadaş olmak istediğimi söyledim. 4 gün geçtikten sonra bana, bekaretini tıbbi bir olay nedeniyle kaybettiğini söyledi. 2 ay sonra bana hamile olduğunu söyledi. Ancak eşimin ısrarı üzerine çocuğu aldırdık. Zaman zaman kavga ediyorduk. Daha sonra evlendik. İkinci kez hamile olduğunu söyledi. Eşimin isteği üzerine onu da aldırdık. Ali Balkaner bize yardım yapıyordu, çok para veriyordu. Eşim üçüncü kez hamile kaldı ve onu da aldırdı. Bir gün eve çok büyük miktarda para getirdi. Bu para evde durmalı ve kimse duymamalı dedi. Bazen Ali Balkaner'in korumalarıyla birlikte bir takım evraklar da getiriyordu. Eşim zaman zaman telefonla aranıyordu. Bir gün telefonu ben açtığımda 'kimsiniz' dedim telefon kapandı. Kim diye sordum Ali Balkaner'in doktorudur dedi. Ben de Ali Balkaner'e sorduğumda böyle bir doktorun olmadığını söyledi. Eşim zor durumda kaldı. Eşinin yalan söylediğine çok üzülmüştüm. Durumu ailesine de anlattım.'' Eşinin boşanma davası açtığını belirten Baktimur, ''Bir gün Hakan Balkaner bana, 'Sen ne istiyorsun. Eşin boşanacağım diyorsa boşanacaktır' dedi. Bana telefonlar geliyordu, ölümle tehdit ediyorlardı. Boşandıktan sonra, ben eşime beni ölümle tehdit ettiklerini söylemek için gittim. Bakayım kim kimi öldürecekse öldürsün dedim. Eşim, 'sen bittin' dedi. Hakan beni tehdit ederken, eşim yüzüme bakıp gülüyordu. Eşim telefonla bana, etek giydirip beni oynatacağını söyledi. Ümit Şimşek diye biri bana araya girip olayı çözeceğini söyledi. Ben ona sen niye bu işe karışıyorsun diye sorduğumda 'benim kafamı bozma, beni üç gün sonra ara kesinlikle bu işi halledeceğim' demişti. Ben de eşimi aradım. Bana 'sen laf anlamıyor musun, boşandık daha ne istiyorsun' dedi. 'Delisin senden çektiğim ne' diye bana alaylı hakaretlerde bulundu. Ölümle tehdit ediliyordum, bir silah almak istedim. Babama ait ruhsat fotokopisi ile bir av tüfeği aldım. Eşim bana 'seni bitireceğiz bir daha beni arama' dedi. Plazaya gittim. Orada kimseyi öldürmeye gelmediğimi söyledim. Eşimle konuşmak istediğimi söyledim, yukarı çıktık. Hakan karşıma çıktı, 'nedir ibne senden çektiğimiz' dedi. Beni eşimle görüştürmek istemedi. Bu sırada eşim geldi. Bana hakaretlerde bulundular. Ben kendimi kaybettim. Ondan sonra ne olduğunu hatırlamıyorum'' Öte yandan mahkeme başkanı, Baktimur'la ilgili Adli Tıp Kurumu'ndan sanığın akli dengesinin yerinde olduğuna dair rapor geldiğini söyledi. Bunun üzerine sanık avukatı Kadir Kartal, raporun gelişi güzel hazırlandığını ve raporu kabul etmediklerini söyledi. Mahkeme heyeti, müdahil vekili tarafından mahkemeye ibraz edilen telefon mesajlarının yeminli bir teknik bilir kişi tarafından zapta dökülerek çözümlenmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı'na müzekkere yazılmasına karar vererek duruşmayı erteledi. Çıkışta basın mensuplarına yönelen Baktimur, ''Artık doğruları yazın, ben doktorlarla sadece bir dakika konuştum'' dedi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:19