Gündem
  • 5.1.2014 17:55

Balbay, "Herkes bırakıldı, birtek Engin Alan kaldı"

GÜLÇİN ÖZDEN
ESKİŞEHİR  - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasından sonra kabul edilen geçici 2’nci maddenin kaldırılmasını talep etmesini destekleyerek, Feyzioğlu’nun bu girişiminin sadece cezaevindekileri değil, hukuku da kurtaracağını söyledi.
Çeşitli programlara katılmak üzere Eskişehir’e gelen Balbay, görüşmelerle başlayan sürecin çok önemli olduğunu ifade ederek, Türkiye’de parlamenter sistemin yasama, yürütme ve yargı üzerine oturduğunu ve Feyzioğlu’nun bu ayaklardan birini temsil ettiğini belirtti. Metin Feyzioğlu’nun girişimini önemsediğini kaydeden Balbay, ‘‘Bu girişimin hem devlet hem de toplum katında kabul görmesini de çözümün başlangıcı olarak görüyorum. Feyzioğlu’nun girişimi sadece cezaevindekileri değil, hukuku da kurtaracak. Hukuku da tutukluluktan kurtaracak. Cezaevindeki insanlar derken sadece Ergenekon’u kast etmiyorum. Ergenekon, Balyoz, KCK, Gezi davasında tutuklu yargılanan gençler, askeri casusluk; bunlar kamu vicdanında kabul görmeyen davalar oldular’’ dedi.

‘‘FİLİSTİN ASKISININ 10 KATI MAHKEME SALONLARINDA YAŞANIYOR’’
3 bin saat boyunca hakim karşısında kaldığı süreçten de bahseden Balbay, Türkiye’deki mahkeme salonlarında Filistin askısı yaşandığını öne sürdü. Balbay, ‘‘Bu yargılama değil, işkence. Türkiye’de karakolda işkence kalktı, Filistin askısı kalktı diyorlar. Filistin askısının on katı mahkeme salonlarında yaşanıyor. Bir gizli tanık çıkıyor, sizinle ilgili her şeyi söylüyor ve sizin itiraz etmeniz yasak. Böyle bir yargılama sistemi var Türkiye’de. Metin Feyzioğlu’nun önerisi temelde yasaları yeniden düzenlemek. Bu çok temel bir şey çünkü yasanın ucu açık olunca herkes istediği gibi uygulama yapıyor. Şu anda Diyarbakır’da ayrı, Ankara’da ayrı, İstanbul’da ayrı, İzmir’de ayrı mahkeme var havası var. Böyle bir şey olabilir mi?’’ şeklinde konuştu.

‘‘ENGİN ALAN SERBEST BIRAKILSIN’’
Balbay, Türkiye’de şehirlere ve zamana göre farklı bir uygulama olduğunu, hukukun nerede ve hangi gün geçerli olduğunun karıştığını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Benim tahliyemin belli bir sürecin başlangıcı olmasını diliyorum. Çünkü cezaevinde milletvekili olarak sadece Engin Alan kaldı. Bence Engin Alan da biran önce tahliye edilmeli. Herkes serbest bırakıldıysa bence biran önce Engin Alan da serbest bırakılmalıdır. Devamında da hem Genelkurmay Başkanı hem de öteki şu anda İşçi Partisi Genel Başkan yöneticisine kadar onlarca kişi içeride. Eskiden şapkadan tavşan çıkardı, şimdi şapkadan terör örgütü çıkıyor. Ben son dönemde 17 Aralık’ın ‘hemen herkesin üstüne gittik, herkes suçlu’ mantığı bırakılmalı. ‘Biz zamanında çok çektik şimdi onlar çeksin’ bu kimseye bir şey getirmeyecek.’’

ALİ İSMAİL KORKMAZ'IN HEYKELİ ÖNÜNDE EĞİLDİ
Çeşitli programlara katılmak üzere Eskişehir’e gelen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, ziyaret ettiği Ali İsmail Korkmaz’ın heykeline çiçek bırakıp, önünde eğildi.
CHP Eskişehir Milletvekili ve Odunpazarı Belediye Başkan adayı Kazım Kurt ve Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç'la birlikte Espark Alışveriş Merkezi (AVM) yanında bulunan Ali İsmail Korkmaz'ın heykelini ziyaret eden Mustafa Balbay, Ali İsmail Korkmaz'ın kuşlar su içsin diye avuçları açık olarak yapılan heykeline çiçek bıraktı. Korkmaz’ın herkes adına ölümü göze aldığını ifade eden Balbay, ‘‘Ali İsmail yaşama tutunmak için çok direndi. O günlerde bizim kalbimiz de onunla beraberdi. Şimdi bu heykeli vücuda getirenlere, gençlere saygı duyan bir gazeteci ve milletvekili olarak teşekkür ediyorum. Ali İsmail hepimiz adına ölümü göze aldı. Soyadı gibi yaşadı ve korku imparatorluğunun oluşturulmak istendiği bir ortamda korkmamak gerektiğini de gösteren kişilerden biri oldu’’ dedi.
Cezaevinde kaldığı süre içerisinde olayları takip ettiğini anlatan Balbay, şunları kaydetti:
“Ali İsmail Korkmaz ve Ethem Sarısülük'ün yaşama tutunma mücadelesi bizi demir parmaklıkların arkasında en çok etkileyen konulardan biriydi. O gencecik 19 yaşındaki delikanlının Eskişehir’in o demokrasi iklimi çerçevesinde kendini ifade etme, daha güzel bir Türkiye’de yaşama arzusunu dile getirdiği direniş günlerinde kaldığı saldırının ardından bir gün durumunun ağırlaştığı, bir gün iyileşmek üzere olduğu haberi gelince bir ara aklımdan insan çok ağır bir olay karşısında çok sevdiği bir insanın amansız bir durumla karşı karşıya kalması noktasında söylediği söz benim de dudaklarımdan döküldü. ‘Sevgili Ali İsmail, sana gelecek olan bana gelsin’ dediğimi anımsıyorum. Çünkü gençler bizim geleceğimiz değil, aynı zamanda bugünümüz. Gençlik her ülkenin en özverili kesimidir. Yaşamın tam göbeğinde, en önünde olan kesimdir. Gençliği arkasına almayan hiçbir toplumsal hareket başarılı olamaz. Gezi olayları da gençlerimizin her şeye karşın zaman zaman polisimizin toplum vicdanında kabul görmeyen ileri gidişlerine karşın barış ve özgürlük istediklerini gördük. Gençlerimiz yedi bedel ödedi.”
Balbay, “Hapislik günlerinde yazığım yazılardan birinde, ‘Ben Namık Kemaller’den, ben Tevfik Fikretler’den gelirim. Ben sadece halkın önünde eğilirim’ diyordum. Geçekten Ali İsmail, bizim önünde eğileceğimiz mücadele büyüğümüzdür. Bazı mücadelelerde yaş önemli değil, baş önemlidir. Ali İsmail Korkmaz’ın önünde de saygıyla eğiliyorum” diyerek heykelin önünde eğildi.

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 08:45

İLGİLİ HABERLER