BAŞBAKAN ECEVİT : ASKER İDAMIN KALDIRILMASINA KARŞI ÇIKMADI

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/Erken seçime kesinlikle taraftar değilim. Ama yolun yarısına da geldik. Zamanında yapılacak seçime DSP açısından bazı adımlar atıyoruz. Genel merkezde çalışmalar başladı. Başbakan Ecevit, iç ve dış politikadaki gelişmeleri değerlendirirken, AB'ye üyeliği büyük çoğunluğun istediğini, ancak bunun için bütün koşulları yerine getirmenin gerekmediğini söyledi. Ecevit, Bahçeli'nin ‘‘Türk halkı eğilim olarak idam cezasına karşı olduğunu ortaya koymuştur’’ açıklamasının olumlu olduğunu belirtti. Ecevit, idam konusuna mutlaka çözüm bulunacağını kaydetti. AB'nin kısa dönemli önceliği radyo televizyon yasağının kalkması. Orta dönemli öncelikleri ise idam cezasının kaldırılması ve ana dilde öğretim hakkının tanınması. Orta dönemli önceliklerin yerine getirilmesi için son tarih nedir? Şu anda bir tarih verebilecek durumda değilim. Ama biz zaten olabildiğince hızlı çalışıyoruz. Dünyada hiçbir ülkede görülmemiş ölçüde hızlı bir çalışma yapıyoruz. TBMM gece gündüz çalışıyor. Daha hızlı çalışmak mümkün değil. Tabii Anayasa Mahkemesi biraz bu hızımızın kesilmesine yol açabilecek bir karar aldı. Ama onun da sakıncalarını aşabilmek için elimizden geleni yapacağız. AB bu yıl sonunda birliğin genişlemesi ile ilgili çok önemli kararlar alacak. Bu kararda 10 aday ülkenin 2004 yılında tam üyeliğinin başlaması, 11 ve 12'nci adaylar Romanya ve Bulgaristan'a hızlandırılmış bir yol haritasının çizilmesi bekleniyor. Siz 13'üncü aday olan Türkiye için nasıl bir karar verilmesini istiyorsunuz? Bizim beklentimiz, her şeyden önce Türkiye ile ilgili müzakerelerin daha fazla geciktirilmeden başlatılması. Laeken zirvesinde bunun kapısı aralandı. Fakat bu kapıyı daha açmak gerekiyor. Beklentiniz müzakerelerin 2003'te başlatılması mı? Olabildiğince çabuk başlatılması. 2004 yılında Türkiye'de seçimler yapılırken müzakereler sizce başlamış olacak mı? Umarım. BÜYÜK ÇOĞUNLUK AB'Yİ İSTİYOR Tam üyelik müzakerelerinin başlatılması için orta dönemli önceliklerin de yerine getirilmesi gerekiyor. Türkiye burada nerede duruyor? Bunlar Türkiye'nin gündeminde tartışılıyor. Bu tartışmaların sonunda bir yere varılabileceğine inanıyorum. İdam konusu salt hükümetin sorunu değil veya DSP'nin görevi değil. Devletin, milletin görevi. Çünkü halkımız çok büyük çoğunluğu, bütün partiler AB'ye tam üyeliği istiyorlar. AB'ye tam üyeliği gerçekleştirebilmenin başta gelen koşullarından biri de idam cezasının kaldırılması. Buna mutlaka bir çözüm bulmamız gerekiyor. Tam üyelik müzakerelerin başlatılabilmesi için bu koşulların tümünün yerine getirilmesi şart mı? Elbette hepsinin yerine getirilmesi gerekmez; ama, olabildiğince çok sayıda gereksinmelerin yerine getirilmesi gerekiyor tabii. BAHÇELİ'NİN SÖZLERİ OLUMLU Devlet Bahçeli bir demecinde, ‘‘Türk halkının eğilim olarak idam cezasına karşı olduğunu ortaya koyduğunu’’ söyledi. Bu sözleri nasıl karşıladınız? Bu olumlu bir gözlem, olumlu bir açıklama. Herkes aslında idam cezasının kaldırılmasını istiyor. 1980'lerin ortalarından beri hiçbir idam cezası uygulanmadı ve halktan da ‘niye bunları uygulamıyorsunuz’ diye bir baskı gelmedi. Kaldı ki, bu sadece AB'de tam üyeliğimiz bakımından gerekli değil. İdam cezasının kaldırılmaması, başka ülkelerde yakalanan terör suçlularının veya başka suçluların Türkiye getirmesini de güçleştiriyor, hatta önlüyor. Bunun da gözönünde tutulması gerekir. Böylelikle, dışardaki terör suçlularının Türkiye'de yargılanabilmesinin önü açılmış olacak. Bahçeli'nin bu açıklaması sizi cesaretlendirdi diyebilir miyiz? Ben umutluyum. AB'ye tam üyelik hepimizin ortak isteği olduğuna göre, elbette buna bir çözüm bulunacaktır. KÜRTÇE EĞİTİME EĞİLİM BELİRLENMEDİ Orta vadeli öncelikler arasında 'ana dilde öğretim' var. Kürtçe'nin özel dershanelerde öğretilmesi için bulunacak bir formülle bu konu çözülebilir mi? Tabii, bunlar üzerinde düşünülüyor. Henüz bir karar, kesin bir eğilim belirlenmiş değil toplumda. Fakat eğitim kuruluşlarının içinde Kürtçe'ye yer verilmesi kabul edilemez. Çünkü bunun arkasında başka niyetlerin olduğu biliniyor. Bölücü akımlar altan alta devam ediyor olmasalar, daha rahat bazı çalışmalar yapılabilir. KÜRTÇE TV İÇİN GERÇEKÇİ OLMALI Kısa dönemli öncelik, RTÜK yasasının bir maddesi değiştirilip, Kürtçe yayınların serbest bırakılması. Kürtçe öğretime kıyasla bu daha mı kolay? Bugün Türkiye'de bu şekilde bir ulusal televizyona izin verilmiyor. Ama fiilen dışarda yapılan televizyon yayınları Türkiye'ye geliyor. Sınırımızın hemen ötesinde Kürt aşiretleri, Barzani'nin kuruluşları kendi yayınlarını yapıyor. Bizim bu konuda daha gerçekçi uygulama içine girmemiz gerekiyor. Bu konuda MHP'yi ikna edeceğinizi düşünüyor musunuz? Bakalım... MECLİS'TE ÖLÇÜYÜ KAÇIRMAMAK GEREKİR Bu konuda Meclis içinde bir çözüm bulma arayışı olabilir mi? O ayrıntılara girmeyelim. Hükümetten ayrı bir takım uygulamalara yer vermek koalisyonu zayıflatır. Çok nadir, çok zorunlu durumlarda MHP'nin de itiraz etmeyeceği bazı uygulamalar yapılabilir. Meclis'te bazı konular ele alınabilir. Fakat ölçüyü kaçırmamak gerekir. Türk toplumunun AB tam üyeliğine zihinsel olarak hazır olduğunu düşünüyor musunuz? Evet, halkın büyük çoğunluğunun bunu istediğine inanıyorum. Kurbanda İslam álemine örnek olacağız Kurban kesme görüntülerini nasıl karşıladınız? Özellikle çocukların bu görüntülere tanıklık etmesini nasıl karşılıyorsunuz? Bundan herkes şikayetçi. İlk kez bildiğim kadarıyla bu yıl bir düzene bağlandı. Ama henüz eksikliklerin kaldığı anlaşılıyor. Birdenbire bu kadar iddialı bir uygulamayı kesin başarılı sonuca ulaştırmak kolay da değil. Ben inanıyorum ki, önümüzdeki yıllarda kurban kesiminin huzur verici şekilde uygulanması iyice yaygınlaşmış olacaktır. Türkiye, bunun bu şekilde düzene bağlandığı tek İslam ülkesi mi? Onu bilmiyorum. Ama biz birçok konuda bütün İslam alemine örnek oluyoruz. Bu konuda da herhalde örnek olabiliriz. Asker idama karışmıyor Bazı gazetelerde askerlerin idam cezasının kaldırılmasına ihtiyatla yaklaştıkları yolunda haberler vardı. Size bu yönde bir bilgi intikal etti mi? Hayır bu yönde, bu konuda bir görüşmemiz olmadı. Öcalan'ın idamı ilk kez gündeme geldiğinde, o dönemde Orgeneral Kıvrıkoğlu'nun ‘‘Bize görüş sormayın. Bu iş siyasilerin işidir’’ diye bir açıklaması olmuştu. Evet karışmak istemediler. Yine aynı çizgide mi duruyorlar? Evet, askerlerden herhangi bir hoşnutsuzluk gelmedi bu konuda. NE DEMİŞTİ? 3 Eylül 1999'da Orgeneral Kıvrıkoğlu, Ankara temsilcileriyle görüşmede ‘‘Genelkurmay, Öcalan hakkında verilen idam cezasının infazından yana mı, yoksa ülke çıkarları için idam edilmesin' görüşüne mi katılıyor? sorusuna şu cevabı vermişti: ‘‘Biz bu işte tarafız. 15 sene ona karşı savaştık. Bize görüş sormayın. Vereceğimiz yanıtta duygularımızla hareket ederiz. Karar Yargıtay'dan sonra siyasilere aittir. Siyasiler oturup düşüneceklerdir. Neden nihai yetki siyasilere tanınmış? Çünkü bu tür kararlarda ülke yararının ne olacağına da bakılması istenmiş. Bu iş siyasilerindir. Hangi kararı verilerse, o karar geçerli olacaktır.’’ Fogg’un maillerini yabancılar da çalmış olabilir AB Temsilcisi Karen Fogg'un bilgisayardaki özel yazışmalarının ele geçirilerek, kamuoyuna açıklanmasını nasıl karşılıyorsunuz? Son derece üzücü bir olay. Anayasa'da da haberleşmenin özelliği ve gizliliği güvence altına alınmıştır. Onun için özellikle diplomatik bir kuruluşun bu hakkının çiğnenmesi son derecede üzücü bir olay. Bunu kimin, kimlerin yaptığını, bunları yapanların hangi ülkeden olduğunu, Türkiye'den mi, yoksa başka bir ülkeden mi olduklarını henüz bilmiyoruz. Yargı, o açıklamaların bundan sonraki bölümlerinin yayınlanmamasını karara bağladı. MİT'in bu olayla kesinlikle hiçbir ilgisi yok. Çok yönlü bir soruşturma yapılıyor. Bilişim suçlarının önlenmesi için yeni bir yasal hazırlık var mı? O konuda bir hazırlığımız var. Fakat bu uluslararası bir sorun. Bu tür internet korsanlıkları her yerden yapılabiliyor. Aslında BM'nin bu konuda bir çalışma yapmak konusunda geç kaldığını düşünüyorum. Sadece kendi başımıza çok kesin çareler bulsak bile Türkiye'nin dışından kaynaklanacak sorunlar olabileceği için bu uluslararası bir sorun haline geldi. Çok yönlü bir araştırma yapılıyor. İÇERİĞİ İÇİN KONUŞMAM Fogg'un mesajlarının içeriği büyük tartışma yarattı. Siz bu mesajların içeriğini rahatsız edici buldunuz mu? Bu konuda birşey söylemek istemem. O zaman bu internet korsanlığının neden olduğu olaylarının içine biz de girmiş oluruz. Brüksel'den de açıklandığına göre AB'nin Ankara'daki temsilciliği gerekli teknik önlemleri galiba ihmal etmiş. Telefon dinleme suçlarına karşı yasal hazırlık yapıldığını söylemiştiniz. Henüz bana gelmedi. Ama hızla sonuçlandırmamız gerekiyor. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:31