KAYNAK : Haber Vitrini
Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, Kars Valisi Nevzat Turhan'ın isteği üzerine Kars'taki bir gazetenin her türlü "haber yazı ve yayınlarının ihtiyati tedbiren durdurulmasını" iletişim (basın) özgürlüğüne yapılmış çok ağır hatta eşi görülmemiş bir baskı saydığını söyledi.
Ekşi'nin verdiği bilgiye göre, Kars Valisi Nevzat Turhan orada yayınlanan Çağdaş Kars Haber Gazetesi'nin kendisi hakkında son zamanlarda yaptığı yayınlarda "kişilik haklarına ve Valiliğin manevi şahsiyetine haksız ve mesnetsiz (dayanaksız) şekild saldırıldığını" ileri sürerek alınacak "ihtiyati tedbir" kararıyla bu yayınların durdurulmasını istedi.
Ancak Vali Turhan'ın isteğini kabul eden Kars İkinci Asliye Hukuk Mahkemesi Yargıcı Sevgi İdiz, "gazetede yer alan makalelerin eleştiri sınırlarını aştığı, gerek valiliğin ve gerekse valilik makamını temsil eden kişinin manevi şahsiyetine yönelik saldırı niteliği taşıdığı" gerekçesiyle Çağdaş Kars Haber Gazetesi'nin "haber yazı ve yayınlarının ihtiyati tedbiren durdurulmasına" karar verdi. Bir başka deyişle gazeteyi "hiçbir konuda hiçbir haber ve yazı yayınlamamaya" mahkum etti.
Valiliğin sabah yaptığı başvuruyu aynı gün öğleden sonra karara bağlayan Yargıç Sevgi İdiz, uygulanması için bu kararı İcra Müdürlüğüne gönderdi. İcra Müdürlüğü de 30'a yakın polis memuruyla Gazetenin İdarehanesine baskın yaptı. Polis, gazetenin idarehanesindeki eski sayılara da el koydu. Gazetenin yetkilileri Burhan Demirtaş ile Gümüşpala Kortağ'a "Çağdaş Kars Haber Gazetesinin haber, yazı ve yayınlarının ihtiyaten durdurulmasına ilişkin işlemin tamamlandığı" bir tutanakla saptandı. Ayrıca gazetenin 31 Temmuz 2002 tarihli -içinde Vali ile ilgili hiçbir haber ve yazı bulunmayan- gazetelere de polis el koydu. Böylece gazete 31 Temmuz 2002'de dağıtılamadığı gibi, 01 Ağustos 2002 'de de yayınlanamadı.
Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi bu konuda şunları söyledi:
" Kars'ta yayınlanan bu gazeteye yapılan, iletişim (basın) özgürlüğüne yapılmış çok ağır hatta eşi görülmemiş bir saldırıdır.
Bu karar ve ona dayanan uygulama, Anayasa'ya ve Basın Yasasının aslında özgürlüğü kısıtlayıcı olan hükümlerine taban tabana zıt olduğu gibi, sansürden de vahim bir olaydır.
Yasaların "yayın yasağı" koymak konusunda mahkemelere verdiği yetki aşılmış, basın özgürlüğü ile ilgili Anayasal kurallar hiçe sayılmıştır.
Bu karar Türkiye'de iletişim özgürlüğü bulunmadığının, basının vahim bir baskı altında görev yapmakta olduğunun çok çarpıcı bir örneğidir.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:34
