ANKARA - Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun konu ile ilgili yayınladığı sektör değerlendirme raporuna göre, bu dönemde, diğer gelişmekte olan piyasalardan ayrı olarak, uluslararası piyasalardan Türkiye ekonomisinin performansına bağlı olarak, sermaye girişinin sürekliliği korunurken, yurtiçi talepteki artış, bankacılık sektörünün aracılık fonksiyonunu geliştirmesine katkıda bulundu.
Ayrıca, Kredi Kuruluşları Kanunu Tasarı Taslağı çalışmaları, Yeni Türk Lirası'na geçiş çalışmalarının başlaması, Yapı Kredi Bankası'nın satışına ilişkin süreç ve Pamukbank-Halkbank birleşme süreci yılın ilk yarısında sektör içinde gerçekleşen önemli gelişmeler olarak öne çıktı.
Raporda şöyle devam edildi:
''2004 yılının ilk yarısında banka sayısı sektörde iki yabancı banka arasında gerçekleşen birleşme neticesinde (Credit Lyonnais S.A. Türkiye Merkez Şubesi, 18 Mart 2004 tarihinde Credit Agricole Indosuez Türk Bank'a devredilmiştir) 49'a gerilemiştir. Söz konusu 49 bankanın, 35'i mevduat bankası (3 adedi kamu, 18 adedi özel, 12 adedi yabancı ve 2 adedi TMSF bankası), 14'ü ise kalkınma ve yatırım bankasıdır.
Banka sayısındaki azalmaya karşın, bankaların şube sayısı 48 adet artarak 6.126'ya yükselmiştir. Söz konusu artışta özel bankaların şube sayısındaki yükselme belirleyici olmuştur. Bu dönemde özel bankaların şube sayısı artarken (61), kamu bankalarının (13) ve gerçekleşen birleşmeden dolayı yabancı bankaların (1) şube sayısı azalmıştır.
Şube sayısındaki gelişmelere paralel bir şekilde bankaların personel sayısı 2003 yılı sonuna göre göreli bir artış göstermiş ve 2004 Haziran ayı itibarıyla 126.274 olarak gerçekleşmiştir. Yılın ilk yarısında personel sayısı, özel bankalarda ve yabancı bankalarda sırasıyla, yüzde 4,4 ve yüzde 1,9 oranında artarken, kamu bankalarında yüzde 2, TMSF banklarında yüzde 5,3 oranında gerilemiştir.
Bankaların yurtdışı şube ve personel sayıları incelendiğinde, 2003 yılı sonuna göre 2004 Haziran ayında yurtdışı şubelerin sayısı 1 adet, personel sayısı 20 adet artış göstermiştir. Personel sayısındaki artış ise esas itibarıyla şube sayısı artmadığı halde personel sayısı 11 kişi artan kamu bankalarından kaynaklanmıştır.
Bankaların şube ve personel başına faaliyet hacimlerinde 2003 yılında gözlenen göreli iyileşme 2004 Haziran döneminde de devam etmiştir. Şube başına personel sayısı 2003 yılında 20,4 iken, 2004 yılının ilk yarısında 20,6'ya yükselmiş, bu gelişmede özel bankalar grubundaki artış belirleyici olmuş, kamu, TMSF ve kalkınma-yatırım banka gruplarının şube başına personel sayısında gerileme gözlenmiştir.
Şube başına aktif büyüklüğü aynı dönemler itibarıyla 29,4 milyon dolardan (41,1 trilyon TL), 30,2 milyon dolara (44,9 trilyon TL) yükselirken, personel başına aktif büyüklüğünde belirgin bir değişim olmamıştır. Söz konusu dönemler itibarıyla personel başına aktif büyüklüğü 1,4 milyon dolardan (2 trilyon TL), 1,5 milyon dolara (2,2 trilyon TL) yükselmiştir. Bu dönemde TMSF ve kalkınma ve yatırım bankaları hariç tüm grupların şube başına aktif toplamları yükselirken, personel başına aktif toplamları, personel sayısı belirgin bir şekilde artan özel bankalar grubu haricinde tüm gruplarda sınırlı düzeyde olmakla beraber yükselmiştir.''
Bankacılık sisteminin aktif büyüklüğünün GSYİH'ya oranı, 2003 yıl sonunda yüksek oranlı büyümeye ve bankaların aktif yapısı içindeki yabancı para cinsinden varlıkların değerinin döviz kurlarındaki nominal düşüş nedeniyle azalmasına da bağlı olarak bir önceki yıla göre 7,7 puan gerileyerek 2003 yıl sonunda yüzde 69,4 olarak gerçekleşti. 2004 yılının ilk yarısında GSYİH'nın büyüme eğiliminin güçlenerek devam etmesine ve kurlardaki nominal artış oranının sınırlı düzeyde kalmasına karşın bankacılık sisteminin aktif büyüklüğünün GSYİH'ya oranı kredi portföyündeki genişlemeye bağlı olarak 1,7 puan artarak yüzde 71,1 seviyesine yükseldi.
Raporda şöyle devam edildi:
''Bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü 2004 yılının ilk yarısında yüzde 10,1 (reel yüzde 1,8) artarak 274,8 katrilyon lira seviyesinde gerçekleşmiştir. Dolar bazında ise, aktif büyüklüğü 2003 yıl sonunda 178,9 milyar dolar seviyesindeyken 2004 yılının ilk yarısında yüzde 3,4 oranında artarak 185 milyar dolara ulaşmıştır.
Bankaların en önemli işlevlerinden biri olan reel sektörün finansmanına aracılık açısından değerlendirildiğinde, sektörün 2004 yılının Haziran ayı itibarıyla bu işlevinin etkinliğinin hızlanarak arttığını söylemek mümkündür. Nitekim, mevduatın krediye (krediler+takipteki alacaklar) dönüşüm oranı 2004 Haziran ayında 2003 yıl
sonuna göre 6,4 puan artarak yüzde 54,6'ya yükselmiştir.
Diğer taraftan, kredilerin GSYİH'ya oranında da artış gerçekleşmiş, 2002 yıl sonunda yüzde 17,9 olan söz konusu oran, 2003 yılında yüzde 18,4'e, 2004 yılı Haziran ayında da yüzde 22,6'ya yükselmiştir.
2004 yılının ilk yarısında bankaların aktif plasmanları menkul kıymet ile kredi ağırlıklı yapısını korurken, likit varlıkların payı gerilemiştir. Mevduat sektörün en önemli fon kaynağı olmaya devam ederken, kamu bankalarının Hazineye yaptığı temettü ödemesi sonrasında sektörün solvabilite oranının yükselmesine bağlı olarak, özkaynakların pasif toplamı içindeki payı gerileme göstermiştir.
Yıllar itibarıyla bankacılık sektöründe kamu bankalarının payı azalmakla b acimlerinde 2003 yılında girlikte, kalkınma ve yatırım bankaları içindeki kamu payı da dikkate alındığında bankacılık sektöründeki kamu payının 2004 yılı itibarıyla yüzde 32,7 seviyesinde olduğu görülmektedir. Yabancı bankaların Türk bankacılık sistemindeki sahiplik payı ise
yüzde 3,2 düzeyindedir.
Bankacılık sektörü yoğunlaşma açısından incelendiğinde; yeniden yapılandırma süreci ve büyük bankaların yurtdışı fon kaynaklarına daha rahat ulaşabilmesinin de etkisiyle, 2003 yılında yükselen aktif büyüklüğü bakımından en büyük 5 bankanın sektör içindeki payı, 2004 yılının ilk yarısında artan rekabet nedeniyle göreli
olarak gerilemiş ve yüzde 60 olarak gerçekleşmiştir. En büyük 10 bankanın payında da benzer gelişmeler yaşanmış ve aynı dönemde bu bankaların sektör içindeki payı 0,5 puan azalarak yüzde 81,8 olmuştur.''
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:23