KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA/Hürriyet yazarı Bekir Coşkun,Avrupa Birliği tartışmalarında ilginç bir noktayı yakalayarak, "Anladığımız kadarıyla şöyle oldu: Dinci kesim AB'ye girmek istiyor, Atatürkçüler ise şeriatçı İran'a yanaşmaktan yanalar.Mösyö Recai Kutan olsun, Sir Tayyip Erdoğan olsun, Senyör Erbakan olsun, tümü ‘‘AB şart’’ demiyorlar mı?..Bizim Atatürkçüler ise nasıl oldu bilemeyiz, bir anda ‘‘İran’’ demeye başladılar " diye yazdı.
İŞTE BEKİR COŞKUN'UN KONUYLA İLGİLİ YAZISI;
AB'miz tuttu
Anladığımız kadarıyla şöyle oldu: Dinci kesim AB'ye girmek istiyor, Atatürkçüler ise şeriatçı İran'a yanaşmaktan yanalar.
Mösyö Recai Kutan olsun, Sir Tayyip Erdoğan olsun, Senyör Erbakan olsun, tümü ‘‘AB şart’’ demiyorlar mı?..
Bizim Atatürkçüler ise nasıl oldu bilemeyiz, bir anda ‘‘İran’’ demeye başladılar.
Bu akıl alacak bir şey değil gibi gözükse de, doğrusunu isterseniz akla çok yatkın.
Çünkü aslında kimse bir yere girmek istemiyor.
Dinci kesimin istediği AB değil, AB umudu ile yapılacak demokratikleşmenin gölgesine sığınıp palazlanmak.
Peki Atatürkçüler?..
Onlar ise etkinliklerini kaybetmek istemiyorlar. Akıllarına İran'ın gelmesi ise, girilmesi olanaksız olan bir başka şey akıllarına gelmediği için.
*
Bu bir komedi.
AB'ye girmek için kırk yıl çaba harcadıktan sonra, birdenbire ‘‘AB'ye girelim mi, girmeyelim mi, gireceksek nereye girelim?’’ tartışmasına başlamak ya ne?..
Üstelik herkes bu tartışmaya katılıyor.
Kenan Evren Paşa'nın ‘‘Konuşmayacaktım ama, fikri yok demesinler diye konuşuyorum’’ diyerek AB tartışmasına girmesi, bence tartışma kalabalığının nedeni.
Fikri yok demesinler diye...
Zaten bendenizin bu konuyu yazmamın nedeni de, maksat fikri yok demesinler.
İşte AB'nin şartlarını ağır bulup İran'ı öneren bizim Atatürkçülere bir fikirli sorum:
İran'a bizi alırlar mı?..
Diyelim ki bizim kadın gazeteci arkadaşlarımız, başlarını örtmeden hiçbir zaman İran sınırından içeri alınmadılar.
Ayrıca öyle içki miçki içmek de yasak, içki içerseniz İran sizi istemez.
Türkiye şeriatçı olmadan da AB yerine İran'a giremez.
Şeriata göre ceza, ticaret, miras, mülkiyet yasaları yapmadıkça, İran sizi yanına yaklaştırmaz.
Yani; mollaların İran'ının dahi şartları vardır.
Büyük bölümü Türk toplumunun özlemi olan evrensel şartları ağır bulup AB'ye direnen ve Rusya, İran gibi tuhaf önerilerde bulunanlara en iyisi sormalı:
Niçin yiğitçe ‘‘AB'ye girmek istemiyoruz’’ demiyorsunuz?..
Niçin?..
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:43