Bekir Coşkun'un ''İşsiz gazetecilere birkaç kuruşluk 'bayramlık işi...'' diye değerlendirdiği eskinin bayram gazetelerini Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ergun Babahan farklı bir açıdan yorumladı. Babahan'a göre, ''o gazeteler laf ola beri gele, iş olsun diye yayınlanmış'' gazetelerdi.
Yine bayram gazetesi
Bekir Coşkun ağabeyimiz dün Bayram gazetelerinin çıkmamasından yakındı. Bunu bir geleneğin çöküşü olarak niteleyip patronları açgözlülükle suçladı.
Şöyle yazdı dünkü köşesinde Coşkun
''Bayram gazeteleri artık çıkmıyor...
Patronlara 361 gün kazanmak az geldi...
O dört günü de aldılar...
İşsiz gazetecilere birkaç kuruşluk 'bayramlık işi'ni... Eski yazar ağabeylerimize bir gıdımlık meslek keyfini... Aralıksız çalışan gazetecilerin üç günlük tatilini... Cemiyetlerimize birkaç kuruş geliri... Ama asıl; her görüşten gazetecinin el ele verip seslerini yükselttikleri o ortak deklarasyonu çok gördüler...''
Eminim ki, bir çok gazete çalışanının çok hoşuna gitmiştir Coşkun'un yazısı...
Önce son iddiasından başlayayım Coşkun'un...
O gazeteler farklı görüşten gazetecilerin ortak bir deklarasyonu falan değildi... Siyasi parti liderlerinin demeçleri ve karmaşık köşelerden oluşan tuhaf gazetelerdi.
Hiçbir bayram gazetesinde, başka gazetelerin yazamadığı bir manşet yayınlandığını hatırlamıyorum. O gazeteler, laf ola beri gele, iş olsun diye hazırlanmış ürünlerdi.
İkincisi, gazeteciler aralıksız çalışıyor. Bu doğru... Ama polisler de aralıksız çalışıyor, doktorlar da, itfaiyeciler de. Onlar çıkıp da bayramda tatil yapalım demiyor. Ayrıca, gazetecilerin Basın Yasası'yla sağlama alınmış tatil hakları var ve herkes yıllık tatilini kullanıyor.
Üçüncüsü, cemiyetlerin geliri meselesine gelince... Bayramda gazete çıkarma kararı alındığında SABAH, cemiyetlere bu gazetenin gelirini paylaşma önerisi götürdü, cemiyetler bunu kabul etmedi. Ancak, cemiyetlerin görevlerini layıkıyla yerine getirebilmesi için, gazetelerin sabit bir gelir sağlaması gerektiğinde Coşkun'la aynı fikirdeyim.
Sonuncusu ve en önemlisi, Türk Basını'nın içinde bulunduğu durumdur.
Batı'da gazetelerin çıkmadığı dönemler vardır. Ancak, Batı'nın yazılı kültürünün gelişimiyle Türkiye'ninki arasında dağlar kadar fark var.
Türkiye yazılı kültüre çok geç girmiş, televizyonun etkisiyle de görsel kültüre çok çabuk atlamıştır. Bu nedenle gazete bizim ülkemizde vazgeçilmez bir ihtiyaç değildir.
Her bayram tatili gazetelerin tirajlarını çok olumsuz biçimde etkiler. Bir zamanlar bayram öncesi okurlara 50, 100, 150 otomobil verilmesinin nedeni budur. Yani kupon kesen okurun gazete almaya devam etmesini sağlamak...
Bayramda çıkmalarına rağmen, uzun tatil nedeniyle, orta ölçekli bir çok gazete bu durumda bile ciddi tiraj kaybetmiştir. Bunu geri kazanmaları epey zaman alacaktır.
Yani bayramda gazetenin çıkması, son krizden en ağır darbeyi yemiş olan gazete çalışanlarının yararına bir durumdur. Türkiye'de gazetecilerin şu anda tatile değil, işe ve çalışmaya ihtiyacı vardır.
Yarın devam edeceğim.
medyatava
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:20
