Yaşam
  • 26.3.2009 08:25

'BEN SADECE ..M ...K ..ÖT MÜYÜM?.. BENDE BİR GAZETECİYİM!..

Ayşe Arman'ın Kadir Topbaş'a milyonlarca insan önünde sorduğu o şok soru...Ali Atıf BİR yazdı…

Ayşe Arman Topbaş'ın yaptığını yapmıştı!

Tarihini anımsamıyorum... 2004 falan olabilir. Ayşe Arman'ı o zamanlar CNN/Turk'te yapmakta olduğum Atıf Hoca ile Reklam ve Rekabet programına konuk ettim. Programı bant olarak çekiyoruz, daha sonra kurguda ince işlerini yapıp yayına çıkarıyoruz.

Program öncesinde her konuğa hazırlandığım gibi Ayşe Arman'a da hazırlandım.. Röportajlarını tekrar okudum, çeşitli gazete ve dergilere onun vermiş olduğu röportajları inceledim. Ve programda önüne çektirdiği çok sayıda değişik "fotoğrafı" koydum ve Ayşe Arman imajının içindeki "cinselliği" konuştum..

Program bittiğinde ne olduğunu anlamadığım biçimde Ayşe Arman sinirlendi ve "Niye böyle yapıyorsun, ben sadece ..m .ik.. öt'müyüm. Ben bir gazeteciyim, ben bir gazeteciyim" diye ortalığı ayağa kaldırdı.

"Ayşecim yanlış anlıyorsun, bu program kurgulandıktan sonra senin dediğin anlama çıkmaz. Çok başarılı bir röportajcı portresi çıkar, Ayşe Arman çıkar, herkes de takdir eder" dedim.

Ayrıldık. Daha sonra Ayşe yardımcısına aratıp yayın kasetini istedi. "Yayından önce hiç kimseye kaset vermem" deyip vermedim. Daha sonra araya Neyyire Özkan girdi. Neyyire'ye de anlattım. "Ayşe gereksiz yere kaygılanıyor. Benim programdan ona zarar verecek bir şey çıkmaz" diye yineledim.

Program kurgulandı, yayınlandı. Ayşe Arman bir gün sonra arayıp özür diledi. Hatta "Betül Mardin'le izledik o da çok beğendi" dedi.

Bildiğiniz gibi duayenimiz Betül Hanım Ayşe Arman'ın (o zaman müstakbeldi) kayınvalidesi.

Tüm bu konuşmalar sonrasında fark ettim ki, sevgili Ayşe programı bir kişinin izleyip yanlış bir kanıya sahip olmasından korkuyor!. O da müstakbel kayınvalidesi Betül Mardin!

Deyim yerindeyse Ayşe'nin de o zaman hissettiği bir çeşit mahalle baskısıydı...

Hem her fotoğrafında (Süleyman Demirel'in arkasında bile) göğüs dekolteni sere serpe göstereceksin, hem iki fotoğrafından biri yatakta sere serpe yatar halde olacak hem özel hayatındaki cinselliği adlı adınca yazacaksın hem kiminle röportaj yapsan konuyu döndürüp dolaştırıp sekse getireceksin..

Sonra da kalkıp Ayşe Arman'ın imajı içindeki cinselliği konuşunca, gelecek kaygısıyla "ben önce gazeteciyim!" diye ayağa kalkacaksın..

Olacak iş mi!

Hadi oldu diyelim.. Hem bu tür insani hassasiyetler yaşayıp sonra da Kadir Topbaş'a milyonlarca seçmeninin önünde "eşinizi seksi buluyor musunuz?" sorusunu sorup, bu soru karşısında da rahatsız olup gitmek isteyen Topbaş'a "Bu soruda ne var ya?" demek neyin nesi?

Bir de arkasından 35 yıl önceki şartlarda evlenmiş bir siyasetçiye "15 yaşındaki kızla görücü usulü evlenmeyi biliyorlar ama..." diye çakmak neyin nesi?"

Kadir Topbaş "seksi buluyorum" dese, Ayşe'de "hangi pozisyon, kamasutra mı?" sorusuna gidecek kadar potansiyel var. Yalan mı? Yok mu?

O halde Topbaş'ın hassasiyeti normal değil mi? Kimi cinsel yaşamını uluorta insanlar önünde konuşmayı değerlerine uygun bulur kimi bulmaz..Her ikisine de saygı duymak gerekmez mi Ayşecim? (bugün)

Güncellenme Tarihi : 14.5.2016 23:49

İLGİLİ HABERLER