
''BİZİM TÜRKİYE İLE İLİŞKİMİZ, KARDEŞLİK İLİŞKİSİDİR."
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının ana vatan Türkiye ile kardeşlik bağları içinde olduğunu söyledi. Eroğlu, "Bizim ilişkimiz, kardeşlik ilişkisidir. İki ülke insanı arasında 'sanki bir kavga varmış gibi, birbirlerini sevmiyorlarmış' gibi düşünülmesine fırsat verilmemesi gerektiğini düşünüyorum" dedi.
Ekonomi Gazetecileri Derneği üyeleriyle sohbet toplantısında bir araya gelen Eroğlu, hükümetin aldığı ekonomik tedbirleri protesto etmek amacıyla 2 Mart'ta tekrar miting yapılacağını, bu miting öncesinde geçen mitingde yaşananların yaşanmaması için gerekli kesimlere uyarılarını yaptıklarını anlattı. Eroğlu, ''Geçmişte yapılan mitingden artık sendikanın da hükümetinde ders alması gerekiyor. Bizim de dersler çıkarmamız gerekiyor. 2 Mart'ta yapılacak mitingde imkanlarımız nispetinde sendikalardan bazı isteklerimiz olacak. Eylem haktır. Miting yapma hakkı... Ama Türkiye ile bizleri rencide edecek, iki ülke, iki halk arasında kırgınlıklar yaratacak pankartlara ve sloganlara fırsat vermemek adına telkinlerimiz yapılmıştır, yapılmaya devam edecektir" diye konuştu. Türkiye ile KKTC'nin diyalogdan kaçmaması gerektiğine işaret eden Eroğlu, her iki tarafın da biraz sabırla bazı konuları izlemesi ve birbirleri ile her zaman diyalog içinde olması gerektiğini anlattı.
Eroğlu, ekonomide hizmet sektörünü ön plana aldıklarını belirterek, turizm sektörünün gelişmesiyle sanayi ürünleri ile tarım ve hayvancılığı da ihtiyaç olacağını söyledi. Daha sonra basın mensuplarının sorularını cevaplayan Eroğlu, bir gazetecinin "13. maaş uygulamasına" ilişkin sorusu karşılığında şunları kaydetti:
"13. maaş, benim Başbakanlık döneminde de uygulanıyordu. Bunun kalkması yönünde bazı görüşler ortaya çıkmasına rağmen kabul etmedim. Çünkü 13. maaşın kalkması başka başka sosyal patlamalara sebep olacaktı. Bütün ekonomik krizlerde hükümetler tedbirler alır. Bunu alırken de halkın düşüncesini, toplumun yapısını dikkate alarak sosyal patlamaya neden olmayacak şekilde zamana yayarak alınmalıdır. Şimdi emekli maaştan vergi almaya kalktı hükümet. Bunun üzerine emekliler bunu Anayasa Mahkemesine götürdü.
Anayasa Mahkemesi bu yasayı iptal etti. Hükümet bunu uygulamaktan vazgeçti Anayasa Mahkeme'nin kararıyla. Maaşlar konusunda yanlış anlamalar vardır. Benim maaşım Cumhurbaşkanı olarak 9 bin liradır. En yüksek maaş alan benim Kıbrıs'ta. Bizde maaşlar 1700-1800 Liradan başlar. Derece derece ve seneye göre. Mesela bir müsteşarın maaşı 5 bin lira civarındadır.''
Eroğlu, KKTC'de emekli olanlar maaşın yüzde 70-75'ini aldığını ifade ederek, emekli ikramiyesinin Kıbrıs'ta, Türkiye'ye göre daha yüksek bulunduğunu, bunun yılların uygulaması olduğunu anlattı.
Yanlış bir kıyaslama yapıldığını söyleyen Eroğlu, KKTC'nin kıyaslanacaksa Güney Kıbrıs Rum kesimi ile kıyaslanması gerektiğini, Kıbrıslıların Güney Kıbrıs Rum Kesimi insanının yaşantısı ve maaşlarını kıyaslayarak yorum yaptığını anlattı. Eroğlu, ''Sizce hangi koşullar yerine getirince Türk limanları Rum gemilerine açılmalı'' sorusuna ise, ''Türkiye'nin bu ek protokol konusu var. Türkiye'nin ek protokolünü uygulayabilmesi için de dünya kamuoyunda verdiği sözler var. Eğer Rumlar özellikle Ercan havaalanına uyguladıkları ambargoyu kaldırırlarsa Türkiye'de Güney'in gemilerine ve uçaklarına hava sahasını ve limanlarını açar. Bu Türkiye'nin kesin tavrıdır. Eğer Rumlar samimiyse bu protokolün uygulanmasını isterlerse onların da yapması gerekenler var, onları yerine getirmelilerdir'' cevabını verdi.
Ercan Havaalanının özelleştirilmesine ilişkin de Eroğlu, hükümetin özelleştirmeyi karara bağladığını, hükümetin, özelleştirmenin şartnamesinin hazırlanması amacıyla Türkiye'nin teknik elamanlarından faydalanmak için iş birliği içinde olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Türkiye'nin kendilerinin anavatanı olduğunu, kendisinin 35 yıl içinde bulunduğu parti mensuplarının da Türkiye'yi anavatan olarak bildiklerini dile getirerek, Kıbrıs halkının da büyük çoğunluğunun böyle düşündüğünü dile getirdi.
KKTC'de bazı küçük ''zümreler'' ile ''sendikaların'' olduğuna değinen Eroğlu, bunların Güney Kıbrıs Rum kesimi ile de temaslarının bulunduğunu, bu grupların bazılarının seçime girdiğini, bazılarının giremediğini, ancak bunların oy oranını yüzde 1'i geçmediğini anlattı.
Derviş Eroğlu, son mitingde de bunların mensuplarının o provokasyonu yaptıklarını, pankartlar açtıklarını ifade ederek, ''Bunlar zamanla Kıbrıs'ın Türkiye'den kopması ve Güney'le birleşmesi düşüncesi olan insanlar vardır. Ama sayısı azdır. Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile oradaki sendikalarla diyalog içinde olup, zaman içinde Kıbrıs Türk Halkı nasılsa usanacak ve Güney Kıbrıs'ın her türlü anlaşma şartlarını kabul edecek' düşüncesi içinde olanlar da var. Ama bu çoğunlukta olmadığı için biz bunu tehlike olarak da görmüyoruz'' diye konuştu.
Eroğlu, ''Kıbrıs Türk halkı anavatanıyla kardeşlik bağları içinde bağlıdır. Bizim ilişkimiz kardeşlik ilişkisidir. İki ülke insanı arasında 'sanki bir kavga varmış gibi, birbirlerini sevmiyorlarmış' gibi düşünülmesine fırsat verilmemesi gerektiğini düşünüyorum'' dedi. KKTC'de turizmde alt yapı imkanları olduğunu anlatan Eroğlu, Kıbrıs'ta yılın 12 ayı turizm yapılabileceğini, ancak deniz turizminin 8 ay olduğunu belirtti.
Eroğlu, Kıbrıs'ta eksik olanın sağlık turizmi olduğuna işaret ederek, sağlık turizmini bugüne kadar gerçekleştiremediklerini, ancak hala bu konu üzerinde çalıştıklarını kaydetti.