KAYNAK : Haber Vitrini
ESRA YARGICI
İSTANBUL - Günlük hayatta en sık görülen ve bel ağrılarından sonra ikinci sırada yer alan boyun ağrılarında mesleki faktörlerin etkili olduğu belirtildi.
Bel ağrılarının görülme sıklığını yüzde 80 olarak açıklayan uzmanlar, boyun ağrılarının ise, bunun dörtte biri civarında olduğunu bildirdi. Uzmanlar, ev işleri ve bilgisayar kullanımının yanı sıra, sekreterlik, öğretmenlik ve şoförlük gibi mesleki faktörlerin de boyun ağrılarının ortaya çıkmasında çok etkili olduğunu kaydetti.
DURUŞUNUZ BOZUK MU?
Yazı yazarken, bir şey çizerken, araba kullanırken ve televizyon seyrederken boynun kötü kullanımının da boyun ağrısına zemin hazırladığını ifade eden uzmanlar, boynun hiçbir bükülme göstermeksizin, herhangi bir aktivite sırasında ve dönme halinde olmaksızın serbest biçimde ve dikey doğrultuda bakması gerektiğini söyledi. Uzmanlar, boynu büken, eğen, kaldıran sistemlerden ziyade, boynun dik, düzgün kullanılması, sistemli şekilde masanın ve çalışma şartlarının düzenlenmesi gereğine işaret etti.
BİLGİSAYAR BAŞINDA DOĞRU OTURMAK
Bilgisayar kullanımında, masanın, ekranın, klavyenin, çalışma ve duruş şeklinin, mutlaka iyi bir ergenomi uzmanı tarafından kişiye gösterilmesi gerektiğini vurgulayan uzmanlar, "İkinci olarak, 20 dakikada bir ara verilmeli. Veya, 45-50 dakikada bir 5-10 dakika mola verilip, boyun hareketleri yapılmalı. Gevşeyip esnemek ve ondan sonra tekrar çalışmaya geçilmesi özellikle tavsiye edilebilir" dediler. Uzmanlar ayrıca, ağrı kesiciyle boyun ağrısını tedavi etmenin mümkün olmadığına da dikkat çekti.
KİREÇLENME-BAŞAĞRISI
Boyun ağrılarının baş ağrısı yapmasını 'tartışmalı bir konu' olarak belirten uzmanlar, özellikle nörologların, yani sinir uzmanlarının, 'boyun problemlerinin başağrısı yapmayacağı' şeklinde genel bir kanaatleri olduğunu hatırlatarak, en üst boyun omuru C1, C2 denilen omur arasında başa giden sinirler sıkışmışsa, şiddetli başağrısı yapabileceğini bildirdi. Uzmanlar, boyun kaslarının aşırı kullanımı, gergin duruşu, çalışma şartlarının ağırlığı ve stresin birikmesinin de şiddetli boyun ağrıları yapabildiğini kaydetti.
OMURGA SAĞLIĞI
Beli esas dik tutan ve korseleyen şeyin karın kasları olduğunu vurgulayan uzmanlar, karın kaslarının, belin mekaniğini koruması için en önemli yapıyı oluşturduğunu belirtti. Kadınların bu konuda bir şanssızlığı olduğunu ifade eden uzmanlar, doğumlar sonucunda gevşemenin ortaya çıktığını, ayrıca, sezaryen ameliyatlarının da buna zemin hazırladığını söyledi. Uzmanlar, kadınların iş yaptıkları mutfak tezgahının da bel ağrısı açısından risk faktörü olduğunu vurgulayarak, tezgahın yüksek olması gerektiğini dile getirdi.
TEŞHİS YÖNTEMLERİ
Boyun ağrılarının teşhisinde bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans görüntüleme yöntemlerinin, teşhiste esas basamak olmadığını belirten uzmanlar, "Esas basamak, hastanın dinlenmesi, fizik muayenesi, nörolojik muayene ile değerlendirilmesi ve hastanın durumunun belirlenmesi gerekir. Hatta, bunda psikolojisi dahil, çalışma şartları, evdeki geçimi dahil...Yani, sadece MR değil. Bütün bunların değerlendirilip, hastanın bir bütün olarak ele alınması lazım. Bunların sonucunda hastaya teşhis konulamamışsa ve tedavide cerrahi bir girişim gerekiyorsa, o zaman MR'a başvurulabilir" dediler.
TEDAVİ
Tedavide önce hastanın çok iyi dinlenmesi gerektiğini ifade eden uzmanlar, arttıran, azaltan faktörlerin, çalışma şartlarının, hepsinin değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi. Nörolojik muayenenin çok önemli olduğunu ifade eden uzmanlar, "Kas kuvvetini, refleksleri, hissiyatı değerlendirmek lazım. Kolla, göğüsle, sırtla ilgili bir sorun varsa, bunların da teker teker bölge bölge, omuz, dirsek, el bileği ve hatta akciğer filmi dahil olmak üzere değerlendirilmesi lazım. Sadece boyun MR'ına bakıp, boyun, kol ağrısını teşhis etmek, son derece hatalı yaklaşım olur" görüşünü savundular.
BEL FITIĞI
Uzmanlar bel fıtığının da başlangıç, orta ve ilerlemiş safhaları bulunduğunu kaydettiler. Uzmanlar, başlangıçta hastalığın, hastaya bir-iki haftalık yatak istirahatı, ağrı kesici ve kas kesicilerle rahatlıkla kendiliğinden düzeldiğini, orta safhada (bacağa ağrı vurmaya başlaması durumunda) gerekiyorsa, korseleme ve fizik tedaviye geçilebileceğini, ilerlemiş safhada ise yine fizik tedavi ve egzersiz tedavileri uygulanabileceğini belirtti.
Uzmanlar, sinirde fazla hasar meydana gelmişse, yani hastanın ayağı yukarı doğru kalkmıyorsa, kalkmama durumuna gidiyorsa, her iki bacakta güçsüzlük ortaya çıkmışsa, hasta yürüyemiyorsa, iki-üç aylık tedaviye rağmen hastada herhangi bir gelişim yoksa, cerrahi metoda o zaman başvurulduğunu bildirdi.
Ameliyat geçirenlerin, ilk bir-iki yıl ağrılarının daha iyi düzeldiğini, ancak üç-dört yıl sonra, ameliyat olanla olmayan arasında bir fark kalmadığını ifade eden uzmanlar, belin biomekaniğini bozan her türlü şeyin, ileride bir sorun olarak çıktığını söyledi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:58
