
"Bu millet sadece PKK ile mücadele etmedi"
İSTANBUL - Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Türk milletinin sadece PKK terör örgütüyle değil, bu örgütün arkasında bulunan ülkelerle ve destekçileriyle de mücadele ettiğini belirterek, "Bu coğrafya kritik bir coğrafyadır. Türkiye, tüm dünyanın gözü olan bir coğrafyadadır. Türkiye böyle bir ülke. Burada ayakta kalmanın tek yolu güçlü olmaktan geçiyor. Birlik olmaktan, beraber olmaktan, tek yürek olmaktan geçiyor" dedi.
Sancaktepe Motta Restoran'da AK Parti İstanbul İl Teşkilatı mensupları, sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderleriyle kahvaltıda biraraya gelen Eroğlu, terörün Türkiye'nin en büyük belası olduğunu, öncelikle terörün neden olduğunun analiz edilmesi gerektiğini söyledi.
Haçlı seferinin Türk milletini bu topraklardan atmak için yapıldığını, ancak bunun tutmamasının ardından, Avrupa'nın toplanarak ortaya Şark Meselesi'ni ortaya attığını ifade eden Eroğlu, "Bu mesele bu milleti, bu topraklardan atmak, Osmanlı'yı yok etme, bu milleti imha etme harekatıdır. Neticede büyük bir plan yaptılar. dediler ki, 'Türkiye'yi 'parçalayıp, yutalım."
Eroğlu, bu mesele ardından Marksist bir PKK'nın kurulduğunu ve PKK'yı kuranların Türk milletinin düşmanı olan ülkeler olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
"Bu meselenin etle, tırnak gibi olduğumuz Kürt kardeşlerimizle ilgilisi yok. Zaten PKK, marksist bölücü bir terör örgütü olarak çıktı. Dolayısıyla neticede bunun ardında gizli ülkeler var. Komşularımızdan var, Avrupa ülkelerinden var. Bu örgüte büyük destekler verdiler. Bu millet sadece PKK ile mücadele etmedi. Onun arka planındaki ülkelerle de mücadele etti. İstediler ki, Türkiye ayağa kalkmasın. Neticede bir taraftan bu ülkeler, bir taraftan PKK, terörün azmasına neden oldu. Bu meseleyle yaklaşık 30-40 yıldır bütün hükümetler mücadele ediyor. Ancak bu coğrafya kritik bir coğrafyadır. Türkiye, tüm dünyanın gözü olan bir coğrafyadadır. Türkiye böyle bir ülke. Burada ayakta kalmanın tek yolu güçlü olmaktan geçiyor. Birlik olmaktan, beraber olmaktan, tek yürek olmaktan geçiyor."
-"Çözüm sürecinde taviz yok, fedakarlık yok"-
Başbakan Erdoğan'ın bu nedenle, birlik ve beraberlik projesi başlattığını ifade eden Eroğlu, "Kürtler bizim kardeşimiz. Çanakkale'de benim dedemle, Kürt kardeşimin dedesi birlikte çarpışmadı mı- Başbakanımızın başlattığı şey, milli birlik beraberlik ya da çözüm süreci" diye konuştu.
Eroğlu, PKK ile bir pazarlığın yapılmadığını ve asla taviz verilmediğini vurgulayarak, Türkiye'nin artık büyük bir güç olduğunu ve bu güç olmasa bunu başarmayacaklarını söyledi.
Türkiye'nin artık ekonomik, teknolojik bir çok güce sahip olduğunu işaret eden Veysel Eroğlu, şöyle devam etti:
"Ben Türkiye'nin her yerini gezen bir kişiyim. Son 2 yılda tüm kurumlar arasında müthiş bir birlik var. Artık son zamanlarda komandolar, özel harekat, özel kuvvetler tüm dağlara hakim olmaya başladı. Artık PKK'nın kıpırdayacak yeri yok. Bu duruma kolay gelinmedi. Bu meselenin çözülmesini istemeyen birtakım kurum ve kişiler vardı. Bunları tamamen def edince artık bütün kurumlar bu mesele üzerine yoğunlaştı. Emniyet güçlerimiz, askerlerimiz her yere hakim. Birlik beraberlik havası bütün Güney Doğu'ya hakim. Bütün Türkiye'de bayram havası var. Güney Doğu ve Doğu Anadolu'daki kardeşlerimiz de durumdan çok memnun. Artık iş adamlarımız oralara yatırım yapacak."
Türkiye'yi tüm dünyanın gıda üretim ve ihracat üssü haline getirmek istediklerini ifade eden Eroğlu, Türkiye'de büyük bir kalkınma hamlesinin olduğunu söyledi.
Veysel Eroğlu, "Başbakan Erdoğan, 'Tek vatan, tek devlet, tek millet' diyor. Hepimiz biriz, bütünüz. Bundan asla fedakarlık edemeyiz. Bizim 778 bin kilometrekarede şanlı bayrağımız dalgalanacak" dedi.
Bu sürecin birlik beraberliği daha da pekiştireceğini ifade eden Eroğlu, şunları kaydetti:
"Yeni hedefler için bu PKK belasını def etmek gerekir. Çünkü 2023 yılı çok uzak değil. 2023'de dünyadaki en büyük 10 ekonomi arasına Türkiye'yi taşıyacağız. Biz büyük bir milletiz. İnşallah atalarımıza layık olma şerefini yaşayacağız. 2023 hedefine Türkiye hazır. Bazı iddialar var. 'Türkiye'den parça mı verilecek-' diye. Hiç bir taviz, pazarlık yok. Biz ülkenin bütünlüğü için çalışıyoruz. Bu süreci sabote etmek isteyenler var. Çünkü onlar oradan besleniyor. Bazı partiler bundan rant elde etmeye çalışıyor. Netice itibariyle analar ağlamasın, şehitler gelmesin. Türkiye'nin küresel bir güç olması için çalışıyoruz."
-"Terör meselesi herkesin meselesi"-
Veysel Eroğlu, konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtladı. Bir mahalle muhtarının, "Çözüm sürecinde muhalefeti de dışarıda bırakmayın. Sizden ricamız bu" demesi üzerine Eroğlu, "Hükümetimiz herkesin hükümeti, bakanı herkesin bakanı. Biz muhalefeti de seviyoruz. Biz CHP'li kardeşlerimizi asla ayırt etmiyoruz. Biz hizmet yaparken CHP'li, MHP'li belediyelere de her türlü desteği veriyoruz. Onları ayırmıyoruz. Onlar da bizim kardeşimiz. Onlar da bu çözüm sürecini destekliyor. CHP, MHP tabanın yaklaşık yüzde 60'ı bu süreci destekliyor. En son anketlerde çözüm sürecine destek yüzde 75'lere çıktı. Çünkü bunu herkes istiyor. Bu süreci herkes istiyor. Bizim yaptığımız ve maksadımız, 76 milyonla kucaklaşmak. İster BDP'li olsun, ister MHP'li olsun biz onları da seviyoruz. Ancak yukardakiler birtakım menfaatleri dolayısıyla milli menfaatlerini kenara atıyorlar. Bizim itirazımız halka değil, CHP ve MHP'nin yöneticilerine."
Sürecin riskli olduğunun altını çizen Eroğlu, "Ancak bizim başbakanımız 'Bu mesele yeter ki çözülsün, gerekirse biz kendimizi feda ederiz' dedi. İşte büyüklük burada. Bunu kimse söyleyemez" diye konuştu.
Eroğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ne söylediğinin belli olmadığını ifade ederek, bu meselenin milli bir mesele olduğunu, kardeşliğin pekişmesine herkesin yardımcı olması gerektiğini söyledi.
-"Ergene Nehri'ni de biz temizleyeceğiz"-
Bakan Eroğlu, bir gazetecinin Ergene Nehri'ne ilişkin sorusu üzerine, nehir ile ilgi çok büyük çalışma yaptıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Ergene Nehri kirlenmiş. Tabii biz kirletmedik, yıllarca önce kirlenmiş. Ergene Nehri etrafındaki belediyelerin büyük kısmı CHP'li. Fakat bunlar atık su arıtma tesislerini inşa etmemiş. Bir takım sanayi de maalesef tesislerini tam çalıştırmıyor. Bu nedenle başbakanımızın talimatıyla 18 maddelik bir eylem planı hazırladık. Şu anda atık su arıtma tesislerini biz inşa ediyoruz. Orada dere ıslahları devam ediyor. Barajlar, göletler, sulama tesisleri ve sanayinin kontrollü çalışmaları devam ediyor."
Ergene Nehri'nde büyük ölçüde kirliliğin azaldığını belirten Eroğlu, organik kirlilik olmayan bir renk problemi olduğunu, onu da çözmek için büyük bir proje hazırlandıklarını söyledi.
Veysel Eroğlu, "Nasıl Haliç'i temizledik, 'Temizlenir' der miydi kimse- Diyor muydu- Haliç'i temizlediğimiz gibi Ergene'yi temizleme vazifesi de başbakanımızın talimatıyla bize düşüyor. Merak etmesinler temizlenecek. Biz kirletmedik. Bizden önce Ergene lağım çukuruydu. Haliç de bizden önce tamamen bir lağım çukuruydu. Hiçbir canlı yoktu ama şimdi 45 tür balık yaşıyor içinde. İnsanlar yüzüyor" diye konuştu.