Gündem
  • 23.10.2003 19:59

BÜLENT ARINÇ : "CUMHURBAŞKANININ BANA YAPTIĞI DAVETİ İNŞALLAH KARŞILAYACAĞIM VE İNŞALLAH O AKŞAM ORADA BULUNACAĞIM"

ANKARA- Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in AK Parti milletvekillerini eşsiz olarak davet ettiği 29 Ekim Resepsiyonu'na katılacağını belirterek, sorunu daha da derinleştiren davranışların sorunun büyümesine ve iyice çözümsüzlüğüne neden olacağını söyledi. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Arınç, Cumhurbaşkanı Sezer'in 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla vereceği resepsiyona AK Parti milletvekillerinin eşsiz davet edilmesi konusundaki tartışmaları NTV televizyonuna değerlendirdi. Cumhurbaşkanı ile bugüne kadar uzun vadeli bir sohbet yapamadıklarını belirten TBMM Başkanı Arınç, "Atılacak bir adım varsa sayın cumhurbaşkanımızın buna öncülük etmesi uygundur. Ancak ayıp da sayılmaz ki bizden de böyle bir teklif gidebilir. Böyle bir ihtiyacı yakinen hissediyorum. Umarım böyle bir imkanı buluruz" dedi. Arınç, Cumhurbaşkanı'nın davetiyle ilgili olarak ise, "Cumhurbaşkanının bana yaptığı daveti inşallah karşılayacağım ve inşallah o akşam orada bulunacağım. Milletvekillerimiz iki noktaya dikkat çekiyorlar. Diyorlar ki böyle bir ayrımcılığı eşlerimize karşı yapılmış kaba bir davranış olarak görüyoruz. İkincisi bu ülkede kendi kıyafetini belirlemiş insanların bu iradelerine saygılı olmak gerek. Türkiye'de türban konusu sıkça karşımıza çıkıyor. Cumhurbaşkanı milletin tamamını temsil eder. Bunların bir kısmını kucaklamak, bir kısmını da dışlamak yanlıştır. Sorunu daha da derinleştiren davranışlar sorunun büyümesine ve iyice çözümsüzlüğüne neden olur" diye konuştu. Şu anda milletvekilli olan bayanların başlarının açık olduğunu belirten TBMM Başkanı Arınç, şöyle devam etti: "Kamu görevi yapan hizmetlilerle parlamenterlik yapan arkadaşlarımızın başları açık. Bu görevi yapmaya mecburdurlar. Ben hizmet alan bir insansam hiçbir belediye personeli benim kıyafetime bakarak beni ikinci sınıf insan göremeyiz. Ama ortalığı bulandıranların bu kıyafetliler olduğunu düşünüyorsanız, ben bu sorunun çözümü için bir yıldan beri üzerime düşeni yapıyorum. Benim eşim bana refakat etmekten mahrum kalıyor. Benim gösterdiğim hassasiyeti başbakan da, dışişleri bakanı da yerine göre yapıyor. Bizim gösterdiğimiz hassasiyeti daha büyük yerlerden bekleme hakkımız var." Arınç, yaptırdığı anketle ilgili eleştirilere de şu cevabı verdi: "Çok bilinçsizce konuşulan sözler herhalde ülkemizin en büyük meselelerinden birisi. Bu ilk defa bizim yaptırdığımız bir anket değil. Bu yıl yaptırdığım anketin aynısı geçtiğimiz yıl yapılmıştı. Ben o anketin yüzde 98'sine sadık kalarak yenilik yapıyorum. Bunu yapmamdaki amaç, TBMM milletin en önemli noktasıdır. Burada milletvekillerimizin ve meclisin itibarının artması için çalışıyorum. Bu mecliste yüzde 96'sı değişmiş milletvekilleri bulunuyor. Bizim sosyolojik, siyaset, kültür açısından yeni bir anket yapmamızın kültür, inanç, kanaat, taraftar olduğu futbol takımından başlanarak sorular sorulmasını takdirle beklerken birileri bunu 'Bülent Arınç mı yapıyor, bir yerden tutalım da bunu eleştirelim' gayretine düştüler. Onun içinde Necmettin Erbakan var, ama Atatürk yok. Geçtiğimiz yılda böyleydi." Asker göndermeyle ilgili ikinci tezkerede çekimser tavır sergilediği yönündeki değerlendirmelere de değinen Arınç, "Kişisel olarak da aslında 1 Mart öncesi ile 7 Ekim öncesi çok farklı. 1 Mart tezkeresinin kabul edilmemiş olması konusunda büyük bir hassasiyet oluşturuldu. Aradan 7 ay geçti. Bu 7 aylık sürecin sonunda şartların çok farklı olduğunu gördüm. Milletvekillerimizin de aynı noktada olduğunu gördüm. Davranışlarımda değişiklik görmüşseniz bu şartlara bağlı. Benim tek görevim var. Meclisin aldığı 1 Mart ve 7 Ekim tezkerelerinin arkasındayım" ifadelerini kullandı. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:54

İLGİLİ HABERLER