Uyuşturucu kurbanı Burçin Bircan, vücuduna eroin, kokain ve bazı maddelerden oluşturduğu 'öldürücü kokteyli' enjekte etmiş. Uzmanların ortak görüşüne göre bu durum, genç kızın intihar ettiğini ortaya koyuyor
Türkiye Yüz Güzeli Burçin Bircan'a Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan otopsi raporu, genç kızın esrarengiz ölümündeki sır perdesini araladı. Buna göre Burçin, son kez uyuşturucu kullanırken sadece eroin ile yetinmedi. Koluna eroin, kokain, haşhaştan eroine çevrilme aşamasında elde edilen morfin olan 'opiate' ve uyarıcı nitelik taşıyan 'benzodiazepin' de enjekte etti. Genç kız, Adli Tıp dilinde 'uyuşturucu kokteyli' denen karışımın 'solunumu durdurması ve beyinde epilepsi yaratması' sonucu hayatını kaybetti.
Bile bile yapıyorlar
Doç. Dr. Arif Verimli, uyuşturucu bağımlılarının 'ölümü göze alarak' kokteyl kullandığını söyledi. Bağımlıların ölüm tehlikesini çok iyi bilmelerine rağmen bundan kaçamadıklarını anlatan Verimli, şu bilgileri verdi: 'Çünkü dozun altında uyuşturucu alırsa kriz ve yoksunluk yaşayacak. Dozun üstünde alırsa ölecek. Solunum sistemi duracak. Beyinde epilepsi oluşacak. Kalbi duracak. Ölüm dozu kişiye göre, madde kullanma süresine ve maddenin saflığına göre değişiyor. Yani bu kesinlikle ölüme giden bir yol. Kişi o noktaya tırmanmak zorunda. Bu öyle bir noktaki bir milim yukarı çıksa ölüm, bir milim aşağı inse uyuşturucu krizi. Bu bağımlının, yaşamla-ölüm arasındaki ince çizgide cambazlığı yani set duvarını aşma çabası.'
AMETEM Klinik Şefi Duran Çakmak da, madde bağımlısının kişinin 'kafa yapıcı etkisini artırmak' için kokteyl hazırladığını ifade etti. Çakmak, 'Bir madde fazla uyarırken, diğer madde bu etkiyi baskılıyor. Bağımlılar bunu deneme-yanılma yoluyla yaşadıkları tecrübelerden öğreniyor' diye konuştu.
İlaç sıkıntısı yaşıyorlar
Balıklı Rum Hastanesi'nde görevli Yrd. Doç. Dr. Ayhan Kalyoncu, uyuşturucu bağımlılarla mücadelede karşılaşılan 'ilaç sorununu' gündeme getirdi. Kalyoncu, dünyada eroin kullanımının tedavisi için önerilen 'Methadon' ve 'Naltroxone' adlı ilaçların Türkiye'de satılamadığını söyledi. Türkiye'de yaklaşık 200 bin ağır uyuşturucu bağımlısının bulunduğunu ifade eden Kalyoncu, tedavi için açılmak istenen özel kliniklere ruhsat verilmediğini öne sürdü. Bir çeşit panzehir olan ve bağımlının eroin kullanmasını engelleyen 'Naltroxone' adlı ilacı alması gereken hastaların, bunu yurtdışından getirtmek zorunda kaldığını belirten Kalyoncu, şunları anlattı:
'Bu nedenle yurdışında 120-150 Euro olan ilacın maliyeti çok artıyor. Çoğu zaman maddi sorunları olan bağımlılar ilacı alamıyor. Bir çeşit sentetik uyuşturucu olan 'Methadon' adlı ilacın da, Türkiye'ye girişi yasak. Bağımlı bu ilacı aldığında uyuşturucu madde kullanma isteği duymaz, uyuşturucu almak için fuhuş yapmaz, yasadışı yollara sapmaz. Daha önce ilacın kullanılması için izin istendi ancak Sağlık Bakanlığı vermedi.' (AA)
Uyarıcılar ölüm düşüncesi yaratır
Bakırköy Psikiyatri Tedavi ve Araştırma Merkezi'nden Psikiyatri Uzmanı Ayhan Akçan, madde bağımlılarının zaman geçtikçe dozun artırılmasına ihtiyaç duyduklarını anlattı. Dozun artırılmaması durumunda istenilen etkinin oluşmadığını kaydeden Akçan, şu bilgileri verdi: 'Alkolde de kokainde de böyle. Kişi kullanacağı dozu bilir. Ne kadar alacağını, nasıl alacağını, hangi miktarda nasıl etkileneceğini bilir. 'Son vuruş yaptı, nasıl etkileneceğini bilmedi' demek, yanlış olur. Bu mümkün değil. Bağımlı hangi maddeyi nerden alıyorsa, onun içindeki katkı maddesine kadar bilir. En büyük sosyal desteği ailesinden kopması, yaşadığı depresyon, intihar düşüncesini aklına getirebilir. Yani kokteyl hazırladıysa bu kişide ölüm düşüncesi hakim olabilir. Zaten aldığı uyarıcı maddeler de buna teşvik eder. Çünkü kişi, her şeyi bir kenara itip, bu ruh halinde sadece maddeyi önemser.'
akşam
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:27