Medya
  • 27.4.2002 11:44

CEVHER KANTARCI ASİSTANI KIZA ÜÇÜN BİRİNİ NASIL ANLATTI ?

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/Sakıp Sabancı'nın sözüyle ülke gündemine giren üçün biri tartışmaları sürüyor.Star Gazetesi yazarı Cevher Kantarcı, yanında bulunan bayanların "Üçün biri de ne oluyor.Bize anlatırmısınız ? " demesiyle zorda kaldı.Ne anlatmak istediğini bir türlü anlatamayan Kantarcı, "Aslında bebekleri leyleklerin getirdiğinin büyük bir palavra olduğunu, bebek işinin gerçekleşmesi için bazı çalışmalar yapılması gerektiğini, bu çalışmalar için de bazı uzuvlara gereksinim bulunduğunu anlattım" dedi. İŞTE KANTARCI'NIN YAZISI Hadi gel de 'üçün birini' anlat Bazen bizim gibi sokaktan yetişmiş hergele takımı da, bazı şeyleri anlatmak için zorda kalıyor..Aslında her şeyi anlatmak kolay da, karşındaki sokak diline Fransız ise iş güçleşiyor.. Çünkü sokak diline Fransız olan, çok nazik ve terbiyeli oluyor.. Bu durumda, sokak dilinde kullanılan kelimelerin veya deyimlerin sözlük karşılığını ya da bilimsel adlarını söylesen de, karşındaki morarıyor, kızarıyor.. Mesela, bizim ekonomi muhabiri arkadaşımız İlkin Aydın, bu nazik insanlardan biridir.. O yüzden ben İlkin'in yanında konuşurken, günlük konuşmamda kullandığım tüm kelimeleri ayıklarım.. Ayıkladığım zaman da, İlkin'in karşısında susarım, hiç konuşamam.. Çünkü tüm bildiğim kelimeleri çıkarınca, anlatacak bir şey kalmıyor.. Bir gün, ekonomi muhabirleri, ticaret odasının düzenlediği geziye katılıp, Bursa'ya gitmişlerdi.. Otobüste, Hasan Cemal'in yazısını okuyan bir arkadaş, katıla katıla gülmeye başlamış.. Millet de, 'Ne var, ne gülüyorsun?' diye başına, üşüşünce yazıyı okuyan herkes yerlerde.. Bunun üzerine İlkin de yazıya bakmış ama bir şey anlamayıp 'Ne var bunda gülecek? Bu kelime ne anlama geliyor ki?' diye saf saf sorunca, millet bu sefer Hasan Cemal'in yazısını bırakıp İlkin'e gülmeye başlamış.. Meğer Hasan Cemal'in yazısının bir yerinde 'yasak' kelimesi varmış.. Hasan Cemal, yazarken 's' yerine yanlışlıkla 'r' tuşuna basınca ve bu durum düzeltmenlerin de gözünden kaçınca, ortaya ortalama yaşayan her Türk vatandaşının bilebildiği, terbiyesiz bir laf çıkmış.. Dedik ya, İlkin çok terbiyeli bir kız.. O yüzden bu lafı bilmesi mümkün değil.. Saf saf herkese 'Ne anlama geliyor?' diye sordukça, herkes gülmekten yerlerde.. En sonunda Oğuz Güven hergelesi bana Bursa'dan telefon açıp, 'Abi, İlkin bilmiyor.. Sen şuna anlatıver' dedi.. Ben İlkin'e alıştıra alıştıra, yavaş yavaş bilimsellikten sokak ağzına doğru yumuşak geçişler yaparak, 'Bak kızım, Türkçe'deki anlamı aslında silahtır.. Hatta Demirel'e de bir Orta Asya gezisi sırasında gittiği Türk Cumhuriyetleri'nden birinde, eski bir Türk adeti olduğu için adlı adınca söylenerek hediye edilmiştir.. Ancak, zamanla silaha benzeyen bir uzuv da o isimle anılmaya başlamıştır.. Zaten o olmasa, biz de olmazdık.. Başına 'dal' kelimesi eklenirse, bu defa olur olmaz yerde, olur olmaz laflar eden veya olur olmaz işler yapan adamlara verilen sıfat ortaya çıkar' falan diye ürkütmeden öyle bir anlatım ki, bir daha hiç unutmadı.. Hatta talihsiz bir kaza geçirip aylarca yoğun bakımda kendini bilmeden yatıp komadan çıktıktan sonra, beni görür görmez 'Cevher abi, o lafın anlamını hala hatırlıyorum' dedi.. Şimdi de bu bilgelikten dolayı, başıma başka bir iş aldım.. Sakıp Ağa bir toplantıda, Türkiye'nin 200 milyar dolarlık borcu bulunmasından dolayı ağlayarak 'Lakırdı, lakırdı, lakırdı.. Bir elimizde 200 milyar dolar var, öbür elimizde ne var? Üçün biri var be!' dedi ya.. Salkım Hanım'ın Taneleri isimli filmin romanının yazarı ve Kastelli'nin eski müdürü Devlet Bakanımız Yılmaz Karakoyunlu bey de, bu duruma çok bozularak Sakıp Ağa'ya 'O üçün birinde Sabancı Holding de, TOBB da var' diye karşılık verdi ya.. Yine bizim nazik arkadaşlardan Zeynep bana sordu: 'Cevher bey.. Siz bilirsiniz, nedir bu üçün biri?' Hadi bakalım al başına derdi.. Üçün biri! Zaman zaman yazılarda kullanmak için bin türlü takla attığımız 'Üçün biri' lafı, hem de 18 yaşın altındaki çocukların bile seyredebildiği saatlerde, bir işadamı ve bir bakan tarafından televizyonlarda kullanılıyor.. Ne ekranın kenarında kırmızı nokta, ne haber bültenin başında 'Bazı sahneler16 yaşından küçükler için sakıncalıdır' diye bir uyarı, ne bir 'biiip' sesi.. Adlı adıca aynen söyleniyor: 'Üçün biri!' Bu durumda RTÜK ne halt edecek bilemiyorum.. Tüm televizyon kanallarını birden kapatsalar, değil idam cezasını kaldırmak, Apo'yu Cumhurbaşkanı yapsak, bir daha bizi Avrupa'ya almazlar.. Ben 'Üçün biri' muhabbetinin, RTÜK toplantısında nasıl değerlendirileceğini çok merak ediyorum.. Neyse uzatmayalım, peki nasıl anlatacağız bilmeyenlere, bu üçün birini? Zeynep'e dedim ki: 'Bak kızım.. Aslında bakan bey, Sakıp Ağa'nın üçün biri olduğunu söyleyerek yanlış bir laf etti.. Bakan bey, Türkiye'nin 'ne zalimlikler' yaptığını 'elaleme' anlatan kitaplar yazmayı biliyor ama bazı deyimlerin neye yakıştığını bilmiyor herhalde.. Mesela, asgari ücretliyi ele alalım.. Şimdi bu asgari ücretlinin brüt maaşı var.. Bu brüt maaştan vergiye, SSK'ya, damga puluna, oraya buraya kesilenler çıktıktan sonra, asgari ücretlinin eline verilen 163 milyon lira maaş, üçün biridir..Ya da, banka hortumlayanların hortumladıkları paraların zararını çıkarmak için memur, işçi, emekli gibi çalışanların maaşlarına yapılan düşük zamlar da, üçün biridir.. Ayrıca, bu yüzden esnaf, çiftçi, tüccar, hatta namuslu işadamları da, üçün birini almaktadır.. Üçün biri, bu gibi durumlarda yapılan mecazi bir benzetmedir.. Adama gerçekten üçün birini vermeye kalkmak zaten çok ayıptır.. ' Zeynep'ten bir laf: 'Ama Cevher bey, 163 milyon lira asgari ücretten bahsediyoruz.. 163'le '1' rakamı bir mi?' Haydaa iş aldık.. Çare yok anlattım.. Aslında bebekleri leyleklerin getirdiğinin büyük bir palavra olduğunu, bebek işinin gerçekleşmesi için bazı çalışmalar yapılması gerektiğini, bu çalışmalar için de bazı uzuvlara gereksinim bulunduğunu anlattım.. Anladı.. Hala anlamayanlar varsa bir biline sorsunlar... Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:40

İLGİLİ HABERLER