Gündem
  • 3.4.2013 17:45

CHP Akil insanları topa tuttu

TÜRKER BEKTAŞ
ANKARA -
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, bugün açıklanan Akil İnsanlar heyetine ilişkin, “Akil İnsanlar heyetinin tamamen Başbakan Erdoğan’ın fikirlerini topluma köprü olarak götürmekle görevlendirilen bir memur kadrosu gibi gözüküyor” dedi.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında bugün toplanan Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısının ardından basın toplantısı düzenleyen Koç, gündeme ilişkin konuları değerlendirdi.
Mavi Marmara saldırısı dolayısıyla İsrail’in Türkiye’den özür dilemesini değerlendiren Koç, özrün altındaki gerçeklerin iyi tahlil edilmesi gerektiğinin altını çizdi. “One minute efelenmesinden sonra İsrail ile perde önünde ilişkiler gerginleştirilirken, maşallah gemicik iyi çalışmış” diyen Koç, “Bizzat Başbakan’ın oğlu ticaretine devam etmiş. Mavi Marmara’da hayatını kaybeden yurttaşlarımızın aileleri herhalde bu iki yüzlülüğü, yanlışlığı, samimiyetsizliği sorgularlar. Başbakan’ın oğlunun gemisinin kaç kez İsrail’in hangi limanına ne mal götürdüğü ortada. Bu güya ilişkilerin ambargoya girdiği dönemde olan süreç” olduğunu ileri sürdü. Siyasetçinin sözüyle eylemlerinin uyuşması gerektiğini sözlerine ekleyen Koç, herkesin buna dikkat etmesini istedi.

“AKİL İNSANLAR HEYETİ, BİR MEMUR KADROSU GİBİ GÖZÜKÜYOR”
Açıklanan Akil insanlar heyetini de eleştiren Koç, Başbakan Erdoğan’ın tarif ettiği akil insanlarla akil insanın sözlük anlamının birbirine uymadığını belirtti. Başbakan Erdoğan’ın terör örgütü lideri Öcalan ile pazarlık yaptığını öne süren Koç, bu pazarlığın pazarlamasını da tamamen akil adam tanımı dışında bu heyete pazarlamacı olarak halka anlatmasını istediğini ileri sürdü.
Yaptırılmak istenen işin, bu kişilerin saygınlığıyla bağdaşmadığını sözlerine ekleyen Koç, teklif götürülen bazı isimlerin olumsuz yatın verdiğini vurguladı. Başbakan’ın camdan konuşmalarının, metinlerini hazırlayan memurlarının, seçim kampanyalarını yürüten şirketlerin, ajanslar ne görev yapıyorsa oluşturulan bu heyette de aynı görevin tebliğ edileceğini kaydeden Koç, “Kim söylüyor bunu, biz söylemiyoruz, bizzat Sayın Başbakan dün söylüyor. İsmi geçenler arasında bazılarının Başbakan’ın tarif ettiği görev tanımını hak ettiklerini hiç sanmıyoruz. Çünkü akilliklerini, toplumda kendi alanlarında kazandıkları önderlik ve öncülük tanımını, Başbakan’ın bu görev tanımının, onların saygınlığını zedelercesine azalttığını kanısındayız. Sen kendi anlatman gereken pazarlıkta kendi söylemen gerekenleri millete söyleyemiyorsun, şimdi bu insanlar aracılığıyla bir görev kapsamı içerisinde, bir müsteşarlığa bağlı olarak memur olarak bu görev yapmalarını istiyorsun. Bunu, bu kapsam içerisinde kabul etmek mümkün de değil mantıklı da değil” diye konuştu.
Akil insanlar heyetinin tamamen Başbakan Erdoğan’ın fikirlerini topluma köprü olarak götürmekle görevlendirilen bir memur kadrosu gibi gözüktüğünü öne süren Koç, yapılmak istenenin ciddiyetsiz bir yaklaşım olduğunu, milletin çektiği acılarla alay etme anlamına geldiğini kaydetti.

“TÜRK MİLLETİ İFADESİ ANAYASA’NIN BAŞLANGICINDA YER ALMASI GEREKİYOR”
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün sürece CHP’nin de dahil edilmesi gerektiği yönünde gazetelerde yer alan haberlere de değinen Koç, Cumhurbaşkanı Gül’ün yaptığı açıklamaların çok önemli olduğunun altını çizdi.
Koç, CHP’nin terör sorunun çözümü için geçmişten bu yana ciddiyetle çalışan tek parti olduğunu belirterek, “Türkiye CHP’nin önerdiği tezlerin ne kadar doğru olduğunu, ne kadar doğru bir zemine oturduğunu gün geçtikçe daha iyi anlıyor, daha ili kavrıyor. O açıklamalardan çıkan temel sonuçlardan bir tanesi bu” şeklinde konuştu.
Gazetecilerin sorularını da cevaplandıran Koç, bir gazetecinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün “İmparatorluk refleksiyle hareket etmeliyiz” yönündeki açıklamalarının sorulması üzerine, “Türkiye 90 yıllık deneyimiyle Cumhuriyet devletinin refleksiyle hareket edecek birikime sahip. Refleksleri karıştırmayalım” dedi.
Türk milleti ifadesinin Anayasa’nın başlangıcında yer alması gerektiğini belirten Koç, Anayasa’nın ilk dört maddesinde CHP’nin kırmızı çizgileri olduğunu söyledi.

Damat Ferit dönemi

CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, çözüm sürecine ilişkin akil insanlar heyeti oluşturulmasını, ''Damat Ferit döneminde, İngilizler'in isteği üzerine 7'şer kişilik komisyonlar halinde nasihat heyetleri, yani akil adamlar kurulmuştu. Şimdi de çok büyük benzerlik taşıdığını görüyorum'' diye değerlendirdi.
      Tarhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugün açıklanan akil insanlar heyetine ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
      Akil insanların, genellikle talimat almayacağını, tek merkezden yönetilmeyeceklerini kaydeden Tarhan, açıklanan listede AK Parti tabanına mesaj vermek için AK Parti ağırlıklı, AK Parti tandanslı bir yapı oluşturulduğunun görüldüğünü savundu.
      CHP'li Tarhan, ''Damat Ferit döneminde, mütareke yıllarında, İngilizler'in isteği üzerine 7'şer kişilik komisyonlar halinde Heyet-i Nasihalar, nasihat heyetleri, yani akil adamlar kurulmuştu. Şimdi de çok büyük benzerlik taşıdığını görüyorum, bu bağlamda değerlendiriyorum. Doğrudan birilerinin, dış güçlerinin önerisiyle oluşturulmuş. Tarih tekerrür ediyor. O zaman da mütareke basınının katkısı ve etkisiyle yaratılmıştı. Benzerliği görebiliyor musunuz; 7'şer kişilik akil adamlar komisyonu kurulmuştu'' diye konuştu.
      AK Parti'nin çözüm sürecini değerlendirmek için araştırma önergesi verdiğinin anımsatılması üzerine Tarhan, terör örgütü elebaşının, bununla ilgili, ''Meclis'in sürece dahil edilmesi konusunda bir emri olduğunu'', Meclis'te kanun çıkarılarak, bir güvence istendiğini belirtti. Tarhan, önergenin, bu talimat doğrultusunda olup olmadığını görmeleri gerektiğini kaydetti.
     
     -''Beklentileri yeterince karşılamadı''-
    
     BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken de akil insanlar heyetine ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, AK Parti'nin, çalışma yöntemiyle ilgili eleştirilerinin bulunduğunu söyledi.
      Baluken, bütün toplumsal kesimlerin sürece dahil edilmesi ve sağlıklı çalışma ortamından sonra böyle bir heyetin oluşturulması gerektiğini kaydederek ancak bunun AK Parti tarafından yeteri kadar dikkate alındığı kanaatinde olmadıklarını belirtti.
      Görüşlerini, olması gerekenleri daha önce Hükümet yetkililerine aktardıklarını dile getiren Baluken, ''Özellikle kadın temsili konusunda, farklı kesimlerin, halkların, kimliklerin, sivil toplum örgütlerinin temsiliyeti konusunda hakkaniyetli, adaletli yaklaşım olmasını beklerdik. Bu beklentilerin yeterince karşılandığı kanaatinde değiliz'' dedi.
      Baluken, isimler düzeyinde tartışma yapılmasının yarar getirmeyeceğini ifade ederek, oluşturulan heyete önemli görevler düştüğünü kaydetti. Baluken, heyetin kamuoyunda beklentileri yeterince karşılamadığını savunarak, farklı kesimlerin sürece katkıda bulunmasını kendisine görev edinmesi gerektiğini söyledi. Baluken, heyetin, AK Parti'nin, çalışma planlaması ya da Hükümet'in plan ve programı yerine, toplumsal ihtiyaçlara cevap verecek şekilde demokratik, katılımcı bir yöntemi esas alması gerektiğini dile getirdi.
      AK Parti'nin araştırma önergesine ilişkin soru üzerine ise Baluken, önergenin gerekçesini görmediklerini söyledi. Baluken, her cümlenin bir karşılığı bulunduğunu belirterek, gerekçeyi okumaları gerektiğini kaydetti.
     

 

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 16:37

İLGİLİ HABERLER