Gündem
  • 4.3.2006 19:53

ÇİÇEK : "ZAMANAŞIMINA 1 AY KALA 15 GÜN KALA DOSYALARIN GÖNDERİLMESİ, GÜNEŞ BATIMI ÇÖP TORBASINI GETİRİP YARGININ ÖNÜNE KOYMAKTIR"

EDA HAN
ANKARA - Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Belçika'dan ve olması muhtemel ülkelerden bir kez daha terörist Fehriye Erdal'ın Türkiye'ye iadesini istediklerini söyledi.


Avrupa Akademi Kalp Hastalıkları Merkezi'nin açılışına katılan Bakan Çiçek, gündeme ilişkin soruları cevaplandırdı. "Terörist Fehriye Erdal'ın konusunda son bir gelişme var mı?" yönündeki soruya Bakan Çiçek, "Bugün itibariyle bana ulaşmış bir bilgi yok. Bir defa daha Belçika'dan bu kişinin Türkiye'ye iadesini istedik. Daha evvel kırmızı bülten çıkarılmıştı. Olması muhtemel ülkelerden de iadesi istendi. Bunlar bizim hukukumuz açısından terör örgütleridir ve teröristlerdir.Türkiye'nin içinde bulunduğu pek çok toplantıda pek çok anlaşmada teröre karşı uluslararası pek çok camianın işbirliği yapması gerektiğine vurgu yapıldı. Bununla ilgili anlaşmalar imzalandı, toplantılar yapılıyor. Bu toplantılarda bu anlaşmalarda dile getirilen hususlar konusunda ilgili ülkelerden samimi ve kararlı işbirliği bekliyoruz. Bunlar neredeyse hangi ülkedeyse orada ilgili makamlar tarafından yakalanıp bize teslim edilmesini arzu ediyoruz. Bu kişilerin esas itibariyle işlediği suçların ağırlıklı olanları Türkiye'dedir. Bunlar o ülkelerde şu veya bu statüde dolaştıkları sürece esas bu ülkede yargılama yapmakta bir imkansızlık söz konusudur. Biz baştan beri bunları takip ediyoruz. Sadece bu kişileri değil, suç işlemiş yurtdışına kaçmış olanları da takip ediyoruz. Geçtiğimiz günlerde Kazakistan Devleti bir kararlılık gösterdi. PKK terör örgütünün Orta Asya ve Kazakistan sorumlusunu bize iade etti. Bizde bunu aldık getirdik. Şimdi aynı davranışı aynı jesti hangi ülkede bulunuyorlarsa onlardan da bekliyoruz. Belçika ile ilgili olarak beklentilerimiz defalarca söyledik. Keşke hiç bu noktaya gelmeseydi gerekli tedbirler alınsaydı" yanıtını verdi.


Belçika mahkemesinin verdiği kararın önemine işaret eden Bakan Çiçek, "Verilen kararın da yabana atılmaması lazım. Bunlar terör örgütü üyesi olmaktan dolayı mahkum olmuşlardır. Süreç devam edecektir" dedi. Terörle mücadelede sadece ceza hükümlerinin yeterli olmayacağını, terörün desteğinin de kesinlikle ortadan kaldırılması gerektiğini vurgulayan Bakan Çiçek, "İster etnik terör, ister ideolojik terör veya başka terör bizim için farketmiyor, bunlar oralarda şu veya bu ad altında ya ticarethane ya dernek ya vakıf ya enstitü tarzında ya televizyon kuruluşu olarak ya da basın yayın organları olarak faaliyetlerine devam ediyor. Bu destekler kesilmediği sürece bu kararlar da tek başına ifade etmez" şeklinde konuştu.
Bakan Çiçek, Yüce Divan davalarının zamanaşımından dolayı düşme olasılığının hatırlatılması üzerine şunları söyledi:


"Bu sadece Yüce Divan davasıyla ilgili bir konu değil. Bu ceza hukukuyla ilgili bir konu. Biz ceza kanununu yaparken eski ceza kanunundaki zamanaşımının çok ciddi bir zorluk çıkardığın gördük. Onun için artırdık. Bugün itibariyle en düşük zamanaşımı süresi 8 yıl. Gezmişte yaşadığımız tecrübelerden yola çıkarak 2004 yılında tüm savcılıklara gönderdiğimiz bir genelge var. Özellikle yolsuzluk suçları bir ayağı itibariyle kamu görevlileriyle irtibatlı işlenen suçlardır. Kamu görevlisi oldukları zaman soruşturmasını başta savcılar yapmıyor. İlgili teftiş kurulları, hesap uzmanları yapıyor. Bu soruşturmalar uzuyor da uzuyor. Zamanaşımına 1 ay kala savcılıklara gönderiliyor.

Soruldukları zaman biz dosyayı savcılıklara gönderdik. Zamanaşımını bir ay kala onbeş gün kala yani güneş batımı bu tür dosyalar getirilirse amiyane tavırla çöp torbasını getirip yargının önüne koymaktır. Herkesin buna dikkat etmesi lazım. Zamanaşımı bir anlamda af gibi bir tesir icra ediyor. O da kamu vicdanını rahatsız ediyor."

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 09:53

İLGİLİ HABERLER