KAYNAK : Haber Vitrini
SULTAN SANSARCI
İSTANBUL- Psikiyatrist Dr. Gıyasettin Ekici, çocuğa anlatılan öykü ve masallarda kesinlikle korku ögesi bulunmaması gerektiğini belirterek, "Korkunç hikayeler dinleyerek büyüyen çocuk ileri ki yaşamında korkak, pasif ve kendine güvensiz bir kimlik olarak çıkar karşımıza" dedi.
Ebeveynlerin masal ve öykü anlatılırken dikkatli olması gerektiğine işaret eden Dr. Gıyasettin Ekici, "Çocukların iyimser ve ihtiyatlı olmasını sağlayacak, abartılı korku unsurları içermeyen anlatımlar seçilmelidir. Masallar ve öyküler çocukların hayal dünyasını genişleten, hayal kurma yeteneklerini geliştiren yararlı araçlardır. Ancak günümüzde yayınlanan çizgi filmler ve filmler, ne yazık ki çocuğu olumsuz etkilemekte ve bizler buna engel olamamaktayız" şeklinde konuştu.
Dr. Ekici, anne ve babaların, iyi davranışlara yöneltmek, bazen de istemedikleri davranışlardan alıkoymak için çocukları korkuttuklarını belirterek, "Örneğin; 'Karanlık çöktükten sonra dışarı çıkarsan ve evden uzaklaşırsan seni öcüler kaçırır' gibi sözlerle onları korkutarak, çocukları kontrol altında tutabilirler. Çocuk korktuğu için akşam evden çıkamaz, karanlıkta duramaz. Ancak bu korkular çoğu zaman çocuk büyümesine rağmen devam eder ve çocuğun hayatını da ailenin hayatına da olumsuz etkiler" uyarısında bulundu.
Bu korku nedeniyle çocuğun hareket alanının da kısıtlanacağını vurgulayan Psikiyatrist Dr. Gıyasettin Ekici, "Çocuk yaşadığı korku nedeniyle öylesine çaresizdir ki evin hemen karşısındaki bakkaldan ekmek almaya bile gidemez. Gece tuvalete gitmek için de uyuyanlardan birini uyandırmak zorunda kalır. Biraz büyüyünce korkuyorum demeye utandığı için başka gerekçeler öne sürer. Bazen bu gerekçelere ailesinin ve kendisinin de inandığı olur. Ancak bütün bu korkuların kökeninde annenin küçükken çocuğun dünyasına soktuğu korkular vardır" dedi
Psikiyatrist Dr. Ekici, çocuğun içinde kök salan bu duyguların, erişkinlik zamanında da değişik biçimlerde sürebildiğine işaret ederek, "Asıl sorun da bu noktada başlar. Pek çok konuda mantıklı, bilgili olan, sağlıklı düşünen erişkin insan, kendisinin ve çevresinin pek anlam vermediği korkulara sahip olabilir. Örneğin; çocukluğunda bir at tarafından ısırılmış ve canı yanmış bir çocuk bu olayı büyüyünce tamamen unutabilir. Ancak büyük ve ata benzer tüm hayvanlara karşı duyduğu korku devam edebilir" şeklinde konuştu.
Çocukları eğitirken asla gerçek dışı bilgiler verilmemesi konusunda ebeveynleri uyaran Psikiyatrist Dr. Gıyasettin Ekici, "Kendileri için iyi ve olumlu bir amaca erişmek için onları yönlendirirken asla yalan söylememek gerekir "Biraz sonra unutur" şeklindeki rast gele bir söz bile çocuğun dünyasında kalıcı izler bırakır. Çocukları muhtemel tehlikelere karşı uyarırken de abartıya kaçmamalı, onların temkinli hareket etmelerini sağlayacak ancak bir korku buhranı ya da güven bunalımına neden olmayacak tarzda bilgiler verilmelidir" şeklinde konuştu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:00
